Babamin işi nedeniyle bir suru şehir gezdik. Doğdugum yerde her gun sokakta oynardım. Arkadaşlarım vardı. Sonra babamın tayini doğuya cıktı. Orada hic arkadaşım yoktu. Okula gitmiyordum. Tum gun bilgisayarda oyun oynar, boyama yapar, televizyon izlerdim. Her cocuk gibi ben de bilgisayar oyunlarını cok severdim. Akrabalar hep beni bilgisayar bagimlisi olarak gorduler.
Koye gitmekten nefret ediyorum. Cunku insanlar dedikoducu. Tek bildikleri şey dedikodu evlenmek cocuk yapmak... Kafaları sadece buna basıyor. Yaptıkları şakalar da iğrenc. Bana da akrabalar "Seni evlendirirken satacagiz" diye şaka yaptılar (!). Ama insanlar benim koyu internet olmadigi icin sevmedigimi duşunuyorlar. Yemin ederim ki o yuzden değil. İnternet olsa bile o koyde kalmam.
Babam hattımı taşıdı artık koyde de cekecek. Onceki hattım uni icinde bile cekmiyordu. Bu aksam akrabalar toplu olarak koydeydi. Bi akrabam bana "ticaretcikiz hattın artık koyde de cekecek İnternetsiz kalmazsın" dedi guldu tum akrabalarin yaninda benimle dalga gecti. Zaten kendisi hep benimle dalga gecer. Ailemize gelin geldiğinden beri. Ben ise onun cocuklarını bebekken avuttum kuzenim dedim bağrıma bastım. Agladiklari zaman besiklerini ben salladım. Onlar dağıttı ben topladım.
Uni sınavına hazırlanmaya başladığım zaman sadece pazar gunleri bilgisayar acardim onun dışında her gun ders calisirdim
Anneme az once "Onlarin cocukları dağıtıyor ben topluyorum" dedim. Annem kendi kendine soyleniyor. Ben tahammulsuzmusum. Yıllardır tahammul ediyorum ama bu bardağı taşıran son damlaydi. Artık AKRABA diye bir şey yok benim icin. Annem suan bana cok kızıyor

"Bir daha benimle konuşmasın" diyor yine akrabalarin tarafını tutuyor... Ben bu kadar mı değersizim? Kendimi cok yalnız hissediyorum