Hanımlar merhaba,
O kadar sinirli ve gerginim ki gozyaşları icinde yazıyorum. Onceki konularımdan bilen bilir ben bir muhabirim, yani bir muhabirdim. Calıştığım şehirde yerel bı gazetede calışıyorum, ta ki bugune kadar. İşe girdiğim zamandan beri patronumun maaş zamanı geldi, elemanların maaşlarını yatirayim falan gibi bir derdi yoktu. 2-3 haftada bir o da biz istersek 500 lira, 800 lira, 1000 lira para yatardı hesaplarimiza. 5 bucuk aydır calışıyorum sadece iki kez tam asgari ucret aldım. Ocak ayında basın ilan kurumu gazeteleri denetlemeye gider, bize de gectiğimiz hafta denetciler geldi. Bu sene şartları sikilastirmislar tabii, elemanların hesap kayıtlarını isteyince bunlar tutuştu. Almamız gereken parayla aldığımız para birbirini tutmuyo cunku birimizin 9 bin, birimizin 20 bin, benim de 1800 lira alicagim var 2019 yılından. Bunlar denetcilere "bı kısmını bankaya yatırdık kalanı elden verdik" diye yalan soylediler tabii ki. Bugun de bize "icerdeki şu kadar paramı elden aldığımı beyan ederim" diye belge imzalatmaya calıştılar. Diğerleri imzaladı ben de gayet duzgun bı uslupla bunu imzalayamayacagimi, bunun patronumun kişiliğine yonelik bişey olmadığını (ben senin paranın ustune mi yaticam dedi bana cunku evet yaticakti), bunu imzalarsam o paradan hak talep edemeyeceğini ve bunun benim icin buyuk bir para olduğunu belirttim. Sonrasında patronum beni ofise cağırdı ve bağırarak "sen bana hırsız mi diyosan, bu gazete 25 senedir burada kimsenin burda parası kalmadı (yalan), ben senin Parana mi tamah edicem, zamanında bana başkasını onermislerdi ben seni ise aldım ah nasıl pişmanım, cok onemliyse pazartesi gel al paranı cıkışını da veririm" dedi. Gozumun korkucagini falan bekledi heralde. Tamam cıkış evraklarını hazırlayın pazartesi gelirim dedim ve eşyalarımı toplamaya on tarafa gittim gayet sakin bı şekilde. Arkamdan "terbiyesiz daha 23 yaşında bana hırsız diyo (oyle bişey tabii ki demedim) , bı universite mezunu olucak sana o diplomayi veren hocanın ben a..k..m, gerizekalı" gibi şeyler soyledi, ben asla duruşumu bozmadım topladım eşyalarımı cıktım. Ama sinirlerim cok bozuk, sanki bana sadaka veriyo ben hakkımı istemiyomusum gibi, oyle belgeyi imzalamak zorundaymisim gibi hem suclu hem guclu bas bas bağırdı terbiyesiz adam. Morale ihtiyacım var hanimlar