Anladığım kadarıyla cok ende bir hastalık ve anne karnında başlıyor olması.Ben illkez duyuyroum.Meleklerim bu rahatsızlığı olan yakınınız varsa mutlaka okuyunuz.!!!

Septo Optik Dispalezi Tedavisi(SOD)
Optik Sinir Hipoplazisi ve/ veya De Morsier sendromu olarak da bilinen SOD hastalığı, cok ender gorulen ve anne karnındayken gelişen bir doğumsal kusurdur.

SOD ile doğan bir cocukta, goz ile beyin arasındaki optik sinirler, yeterince gelişmemiştir. Normal bir insanda her iki goz ile beyin arasında, bir milyondan fazla sinir hucresi mevcutken, SOD/ONH li bir cocukta bu sayı oldukca azdır. Sinir hucresinin sayısının cokluğu, gorme kalitesini arttırır. Bir goz doktoru ONH li bir cocuğu, goz icerisine bir optalmoskop ile bakarak teşhis edebilir. Ayrıca, cıplak gozle bakıldığında da, ONH li pek cok cocukta gozlerde istem dışı kayma mevcuttur.

Sod'lu cocuklarda beyinde anomalilerde olabilir. Bu anomaliler, bazen beynin fizyolojik yapısında, bazen de işleyişindedir. SOD teşhisi konan bir cocuğun, mutlaka beyin fonksiyonlarının incelenmesi gerekir. Tomografi ya da Emar ile goruntulenen beyin yapısı incelenmeli ve cocuk bir dizi norolojik muayeneden gecirilmelidir.Ancek cocuklarda, 3-4 yaşına gelene kadar, beyin fonksiyonları, orneğin, konuşma, zeka, oğrenme vb. hakkında karar vermek oldukca zordur.

Hipofiz Sapı beyinde bulunur. Vucut icin hayati onem taşıyan kimyasalları ve diğer vucut bezlerinin hormon uretim ve yonetimini sağladığından, salgılar icin "ana kontrol merkezi" olarak adlandırılabilir. Hipofiz sapının kontrolunde olan hormonlar, buyume, vucut enerjisinin kontrolu ve cinsel gelişim icin gereklidir.
Pek cok SOD lu'da hipofiz sapı oluşumunu tamamlayamadığından, hormonel bozukluklar vardır. Bu bozukluklar farkedilemeyecek kadar onemsizden, hayati onem taşıyan bir cizgiye kadar uzanabilir. Bir SOD lu mutlaka vucut bezleri ve salgıları konusunda uzman bir doktor (Endokronolog) tarafından kapsamlı bir muayeneden gecirilmelidir.

Hipofiz sapının kontrol ettiği hormonlardan biri de Buyume Hormonu'dur. Buyume Hormonu, orada uretilir ve kemik gelişimini kontrol eder. BH eksikliği olan bir cocuk, normal buyume eğrisin oldukca altında bir gelişim gosterir. Bu cocukların bazılarında kan şekeri de duşuk olur.Eğer tedavi edilmezse, cocuk buyume durduğunda, beklenenden kısa boylu olabilir.Ama gereken tedavi uygulandığında, genetik olarak erişmesi gereken boy ve kiloya erişebilir. Her 10 SOD lu'dan 6 sında BH eksikliği gorulmektedir.

Kortizol, bobrek ustu bezleri tarafından uretilen bir hormondur. Gunun belli zamanlarında, hipofiz sapından, bobrek ustu bezlerine, belli miktarda kortizol salgılanması icin sinyaller gonderilir. Kortizol aynı zamanda fiziksel baskı altındayken de (orneğin, ameliyat, yaralanma, vucudun su kaybı gibi) salgılanır. Vucudun enerji uretiminin devam etmesi, kan şekerinin kontrolu, gerekli kalp ve ciğer fonksiyonları icin de ekstra kortizol uretimine ihtiyac vardır. SOD teşhisi konan bir cocuğun kortizol seviyesine mutlaka bakılmalıdır. Eğer kortizol seviyesi duşukse, vucudun kortizol uretip uretmediğini kontrol etmek icin, kortizol uyaran testi yapılmalıdır. Kortizol eksikliği, dışarıdan ilac takviyesi ile tedavi edilir. Fiziksel baskı altındayken, dozaj arttırılmalıdır.

Hipofiz sapının kontrolundeki, diğer bir hormon ensedeki, troit bezinin urettiği tiroit hormonudur. Hipofiz sapının yeterince calışmadığı durumlarda, tiroit bezi vucudun ihiyacı olan tiroit hormonu uretimi icin gereken sinyalleri yollayamaz. Bu durumda kişide hipotiroidi oluşur.
Tiroit hormonu, buyume, vucudun enerji uretimi ve metabolizmanın calışması icin gerekli bir hormondur. Bu hormonun eksikliğinde, buyume yavaşlar, iştahsızlığa rağmen kilo alomı vardır, vucut ısısını koruyamaz, saclar dokulur, tırnaklar kırılır, bebeklerde tedavi erken başlamazsa zeka geriliği gorulebilir.
SOD teşhisi konan bir cocukta, mutlaka kanda gereken tiroit testleri yapılmalıdır. Kanda olculen ana tiroit hormonu troxin( T4 ) dur. Eksikliği, her gun duzenli olarak sentetik tiroit hormonu alınarak tedavi edilir. Uygun ilac dozajı icin, belli aralıklarla, kan testlerini tekrarlamak gerekir.

Hipofiz sapı, uretilen idrarı kontrol ederek, vucutta su tutulmasından sorumlu olan ADH (Antidiabetik Hormon) adı verilen bir hormon daha salgılar. ADH yeterli miktarda salgılanmazsa, vucut idrar miktarını kontrol edemez ve su kaybetmeye başlar. Kişi kendini susamış hisseder, ağzı kurur ve daha fazla idrar uretir. Kaybedildiği kadar su yerine konulmazsa, vucut susuz kalır ve vucutta sodyum seviyesi yukselir. Vucudun susuz kalması ciddi ve tehlikeli bir sorundur.
SOD lu cocuklar mutlaka, konunun acığa kavuşması icin, su ihtiyac testi adı verilen ve ozel bir ortamda 8 saat kadar suren bir test yapılmalıdır. ADH eksikliğinde en sık uygulanan tedavi DDAVP adı verilen bir ilacın kullanılmasıdır.