Meleklerim Cocuğunuzun dil gelişimi sesinizi ilk duyduğunda başlar .


Cocuğunuz ilk anlaşılır sozcuğunu soylemeden uzun sure once sizinle iletişim kurmaya başlar. Sizinle beden dili yoluyla ve anlaşılmaz sesler cıkararak ve ağlayarak iletişim kurar. Cunku onun dil gelişi anne karnında gelişmeye başlamıştır bile.
Bebeğiniz, yukselip alcalan ses tonunuzu ve soylediğiniz şeylerin bazılarını -ozellikle bunlar sevgi ya da yol gosterici ifadelerle bağlantılıysa- yorumlamayı coktandır biliyor. Bebeğinizin konuşmaya başlaması, onun algılama ve ses cıkarma yeteneğinin sozlu dile donuşmesi gibi bircok beceriyi de beraberinde getirir. Cocuğunuz hemen hemen doğumundan bu yana ses cıkarma alıştırmaları yapıyor. “B-b-b-b-b” gibi tekrar eden harf sesleri ve anlaşılmaz sesler cıkarması, tukuruk baloncukları yapması, aynı zamanda sesini yukseltip alcaltarak cıkarabildiği sesleri denemesi, belki de dikkat cekmek icin bağırması artık size tanıdık geliyordur. Henuz sizinle konuşamasa bile, ona “Ayakların nerede?” gibi “Nerede?” soruları sorarak, cocuğunuzun ne kadar anlayabildiğini gorebilirsiniz. Size ayaklarını gosterirken buyuk olasılıkla gucluk cekmeyecektir!
İlk sozcukler birkac anlam ifade edebilir
Cocuğunuzun ikinci yılında konuşmaya başlayacağını bekleyebilirsiniz, ancak cocuklar arasında buyuk farklılıklar vardır. Aynı zekaya sahip olanlarda bile bu gorulebilir. Bu biraz da kişilik ve yaratılışla ilgili bir şeydir. Bazı cocuklar diğerlerinden daha fazla sozlu kişiliğe sahiptir. Ayrıca, erkek cocuklar kızlardan daha gec konuşma eğilimindedirler; kız cocuklar daha cok konuşmak ister. Cocuklar ortalama olarak bir yaş civarında ilk sozcuklerini soylerler. Bu, onlar icin bir anlamı olan, tekrarlanan bir ses olabilir. Orneğin, ne zaman bir kopek ya da fotoğrafı gorseler “hav hav” dedikleri gibi. “Baba” ve “dede” de bilinen orneklerdendir. Soylenen her sozcuk aynı zamanda o nesneyi gosteren ya da dikkatinizi onun konuşma cabalarına cekmeyi amaclayan bir el hareketiyle tamamlanır. Orneğin, “hav hav” yalnızca butun kopekler icin değil, tum dort bacaklı hayvanlar icin kullanılır. Aynı zamanda, bu yaştaki bir cocuğa oturan bir kopek resmi gosterirseniz, onu bir kopek olarak tanımlamayabilir; cunku bir kopeği tanıması icin gerekli olan dort bacak gorunmemektedir. Cocuğunuz aralarında ayrım yapmadan bir dizi nesneyi tarif etmek icin tek bir sozcuk kullanabilir; orneğin “vak vak” ile gercek bir ordeği değil tum plastik oyuncaklarını kastediyor olabilir.
Dilsiz eğlence; televizyon
İlk sozcukleri, iki sozcukten oluşan cumleler takip eder: Bunlar genellikle, “git buradan” ya da “onu ver” gibi rica ya da emir cumleleridir. Bebeğinizin anlaması ve sozcuk bilgisi geliştikce, bunlar “Ali ayıcığı istiyor” gibi basit cumlelere donuşecektir. Bebeğinizin ikinci yılında sozlu becerilerinin ilk sozcuklerden, yalnızca onemli isim ve fiillerin soylendiği telgraf cumlelerine doğru gelişmesini bekleyebilirsiniz. Bu gelişme onun anlamasına da yardımcı olur, cunku bebeğiniz artık bir şeye olan ilgisini daha acıkca iletebilir, sizden daha detaylı sozlu bilgi alabilir.
Televizyon bu yaş grubu icin onerilmemektedir. Hızlı hareket eden goruntuler cok cekicidir, fakat konuşmaları takip etmek genellikle cok zordur. Bu da televizyonu dilsiz bir eğlence bicimine donuşturur. Bu nedenle, bebeğiniz zamanının buyuk bolumunu televizyon seyrederek geciriyorsa, bu onun dil gelişimi uzerinde buyuk olasılıkla ters bir etki yaratacaktır.
Dil gelişimini destekleme
Araştırmalar sonucu, dil gelişimi ve ardından gelen okuma-yazma becerisi arasındaki bağlantı kanıtlanmıştır. Cocukların gunde 2 ya da 3 kez, her biri 10 ila 15 dakikalık surecler halinde bir yetişkinle bire bir zaman gecirmelerinin, bu sureclerde arka planda gurultu olmaksızın onlarla konuşulmasının, onlara kitap okunmasının ya da şarkı soylenmesinin cocukların dil gelişimi uzerinde cok olumlu etkileri vardır. Bu ceşit bir birlikteliği yaşamış olan cocuklar, yedi yaşına geldiklerinde, okuma yaşı olarak akranlarının hemen hemen 18 ay onundedirler.
Boyle bir farkın oluşmasının nedeni, farklı harf seslerini duyma yeteneğidir. Cocuğunuz alfabenin harflerini ve seslerini birer birer oğrendiğinde, onları yazılı olarak gormesi tanımasını daha da kolaylaştırır. “Bal” ve “kal” sozcukleri cok belirgin olan “al” sesiyle biter, fakat başlarındaki farklı harflerden dolayı iki cok farklı anlam icerirler. Harf sesleri arasındaki ayrımı yapabilmek, daha sonra hecelemeyi oğrenirken daha cok onem kazanır.
Cocuğunuz icin evde iki dilin konuşulduğunu duymak sorun yaratmaz, ancak her zaman aynı kişinin aynı dili konuşması gerekir; orneğin siz her zaman Turkce konuşurken, anneannesi her zaman İngilizce konuşabilir.
Karşılıklı basit konuşmalar
Genel olarak dil gelişimini artırmak icin yapabileceğiniz cok şey var. Orneğin, yeni yuruyen bebeğiniz bir sozcuğu ya da iki sozcuklu bir cumleyi soylemeye kalkıştığında, soylemeye calıştığı şeyi desteklemek icin ona tekrarlayın. Eğer “kedi gitti” derse, siz de “evet, kedi gitti. Kedi nereye gitti?” diyebilirsiniz. Cumleleri basit tutun. Bunu yaparak bebeğinizin cabalarını yinelemiş olursunuz; boylece soylemeye calıştığı şeyi daha doğru bir bicimde duyabilir. Ayrıca boylelikle, karşılıklı konuşmaya devam etmiş ve uzerine yenilerini ekleyebileceği yeni fikirler ve kavramlarla onu tanıştırmış da olursunuz. Konuşmasını acık acık “duzeltmeyin”, cunku bu onu konuşmaktan vazgecirebilir.
Yeni yuruyen bebeğinizle karşılıklı konuşmayı surdurebilmek icin bahsettiğiniz şeyleri ona gosterin, onu dinleyin ve soylemeye calıştığı şeyle ilgili bilgi verin. Cabalarını destekleyin. Onu giydirirken uzerine giydiği elbiseler hakkında konuşun. Organlarının adlarını soyleyin. Markette alışveriş yaparken onunla konuşun ve ne yaptığınızı tarif edin. Başlarda tek yonlu sohbetler size biraz garip gelebilir, ancak diyalog cok hızlı bir bicimde gelişecek ve her ikiniz icin de cok eğlenceli olacaktır.
Tekerleme ve şarkıları kullanın
Cocuk tekerlemeleri ve şarkılar boşluğu doldurmaya yardımcı olur, aynı zamanda dil becerilerini geliştirmek icin de harikadır. Hatta bazılarının el hareketleri bile vardır. El hareketleri, bebeğinizin şarkının ya da tekerlemenin icindeki sozleri ve sırasını hatırlamasına yardımcı olur. Aynı zamanda cocuğunuzun odaklanmasına da yardımcı olur, cunku tekrarla birlikte cocuk neyin geleceğini tahmin eder ve beklemeye başlar; boylece dikkatini daha uzun sure şarkıya vermiş olur ve dikkat etmesini oğrenir.
Dil gelişiminde duymanın rolu buyuktur
Konuşmak icin cok onemli bir gereksinim vardır, o da duyma yeteneği. Bebeğiniz mukemmel duyabilse bile, cevrede herhangi bir gurultu olmaksızın farklı sesleri birbirinden ayırabilmeye gereksinimi vardır.
Bebeğinizin dikkati dağılmadan sık sık bire bir iletişimde bulunması onemlidir. Boylece yalnızca soylenilenden değil sozcuklerin seslerinden de net bir bicimde duyma yararı sağlamış olur. Bu yalnızca onun duyduğunu doğrudan taklit etmesine yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda her bir sozcuğu hangi seslerin oluşturduğunu ayırt etmesi icin beynini eğitecektir. Yavrunuz daha sonra okumaya, yazmaya ve sozcukleri hecelemeye başladığında, bu ona yardımcı olacaktır. Bu nedenle, televizyonun ya da radyonun arka planda surekli bir gurultu yaratmasından kacının. Eğer gercekten dinlemiyorsanız ya da izlemiyorsanız, radyo ve televizyonu kapatın. Cocuğunuz dinlemeye calışırken, sizin yaptığınız gibi gurultuyu saf dışı bırakamaz ve sozcukleri net olarak duymaya ihtiyacı vardır.
Duyma yeteneği olmayan bir cocuk icin konuşmayı oğrenmek mumkun değildir. Konuşma, duymaya ve sizin anlaşılmanızı sağlayan sesleri taklit etmeye bağlıdır. İşte bu nedenle, doğduğunda, 8. ve 18. aylarda yapılan duyma testleri cok onemlidir. Bir duyma problemi ne kadar erken ele alınırsa, cocuk ve gelişimi icin o kadar iyi olur. Yineleyen kulak enfeksiyonu ve kirden tıkalı kulak bile cocuğunuzun duyma yeteneğini ve sonrasında da dil gelişimini kotu etkileyebilir. Cocuğunuzda bir kulak enfeksiyonu varsa, onu mutlaka doktora goturun.
Muzikli bilezik dil gelişimini destekliyor
Bebek basit bir muzikli bileziğin cıkardığı sesleri keşfediyor. Sozcukleri duymak ve muzik dinlemek dil gelişimi icin cok onemlidir.
Birlikte okuma
Cocuğunuza kitap okumak bircok aile uyesinin de katılabileceği bir aktivitedir ve buyukanne-babaların ozellikle hoşuna gider. Bebeğinizle aranızda bir bağ kurmak icin harika bir yoldur.
Bebeğinizle beraber kitaplara bakmak onun dil becerilerini geliştirmenin de iyi bir yoludur. Birlikte bir kitaba bakmak icin birbirinize yakın oturmanız ya da cocuğunuzu kucağınıza almanız gerekir. Bu şekilde gecirdiğiniz bire bir zaman, dil oğrenimi icin iyi bir fırsattır. Sizin dikkatiniz ve yakınlığınız bu zamanın değerini ve guzelliğini artırır.
Ayrıca, yuksek sesle bir kitabı okumak cocuğunuzun oykuyu oğrenmesi icin dinlemesi gerektiği anlamına gelir. Bu eğlenceli bir etkinlik olduğu icin sizi dinler ve tat alır, boylece dinlemeyi oğrenir.
Bebekler icin yazılmış basit oykuleri ve dikkat cekici resimleri olan kitapları secin. Eğer hangi kitabı sececeğinize karar veremiyorsanız, oturduğunuz semtin cocuk kutuphanecisine ya da kitapcısına danışın. Ayrıca bebeğinizin size yon gostermesini sağlayın, istediği kitabı secmesine izin verin. Bir kitap, zaman zaman tekrar acıp bakmaktan mutlu olacağı bir şeydir ve her kitap size cok faydalı olacaktır. Kitaplarda cocuğunuza gitgide tanıdık gelecek olaylar sırası vardır. Cocuğunuz, ona daha once bircok kez okuduğunuz, en sevdiği oyku kitabının icindeki olayları tahmin ederek beklemeyi oğrenir. Aynı zamanda oykunun icindeki olaylar hakkında sorduğunuz sorulara yanıt da verebilir. Eğer icindeki resimlerle ilgili sorular sorarsanız, onları da parmağıyla gosterir.