İyi akşamlar,hanımlar. Size yaşadığım ve uzerinde epeyce duşunduğum ve karar veremediğim bir durumumu anlatmak istedim. Olay şoyle başlıyor:
Mobil ve web uygulaması yapılacak bir projenin icinde yer aldım 1-1.5 ay once. Benimle birlikte birkac kişi de var. Mobil kısmını o gruptan bir kişiyle boluştuk. Bu kişiye Esad diyelim. Hesapladık aramızda 8 sayfa arayuz/tasarım cıkıyor. Bana "4 u sana 4 u de bana"diyerek 4 tasarımı verdi. Bana bunu verdikten 1-2 gun sonra başladım yapmaya. Kullanılan yazılım dili yabancı geldiği icin araştıra araştıra yapıyorum. Haftada 3 gun antremanım var,ona gitmiyorum,evde doğru durust yemek yapmıyorum. Sırf buna odaklanıyorum -ki iş sarkmasın diye. Sonra 14 yıl once tanıdığım arkadaşım vefat ediyor. 1-2 saat ağlama seansı ve sonra "profesyonel ol Hyperborean" diyerek butun işkolikliğimi kusuyorum,işe gomuluyorum. 1-1,5 gun kala Esad'a kodları birleştirmesi icin teslim ediyorum.
(Bir derdim var kısmı burada başlıyor) Bana hatalar cıktığını soyluyor.Ben "neresi soyle duzelteyim" diyorum,mesajlara cevap gelmiyor. En son hata olabilecek yerleri rotuşlayıp proje whatsapp grubuna atıyorum ardından mesaj atmayan,arayınca cıkmayan servisdışı Esad cevap veriyor. Hem de dakikasında saniyesinde. "Ben yaptım gerek yok". tarzında mesaj atıyor. Sinirlendim haliyle ve yazdım: "Sana kim işimi yap dedi" gelen cevap şu: "4 gun once vermen gerekiyordu,seni mi bekleyeceğim


Ertesi gun toplanacağımız saatin iptal edildiği soylendiği icin katıldığım bir eğitim seminerine gittim. Esad da bu eğitimdeydi fakat gelmedi. Sonra telefonuma gelen mesaja baktım. Yazan,projenin başındaki hocamız: "Esad toplantı teklifiyle geldi,10 da toplantı var" diye yazmış. Benim dışımda herkesin haberi var gibi duruyordu. Ben ise şehrin merkezindeydim. Gelmeyeceğim şekilde ayarlandığını duşunup,o bir haftanın butun acısı gozyaşı olarak cıktı. Keşke vakit harcamasaydım diyerek icimden kendime kufurler ediyorum,hem de Esad'ı da yılan falan olup zehirlemek istedim. Oğleye doğru kaynanasını kovmuş gelin gibi geldi on sıraya oturdu. Ben o sırada bir Suleyman Cakır,bir Eyşan,bir Emir Kozcuoğlu,bir Firdevs Yoreoğlu misali sokacağım ağır lafları calıştım. Ara verilince onu cağırıp "sakince" yaptığının etik olmadığını ve bir daha alanıma girerse sakin olmayacağımı soyledim.(Merak edene medeniyet ve mantık cercevesindeki konuşmamızı anlatırım) İcimi doktum sakinleştim.
Bu manas destanını yazdıran derdin Allah belasını diyerek ve sizi de şişirdiğim icin ozur dileyerek karar veremediğim noktaya geliyorum.
O olaydan sonra hocanın yapıcı şu cozumu geldi "sen de tanıtım videosu hazırlarsın Hyperborean". (Sorun şu ki erkek arkadaşımla o meseleyi konuştular yani aslında benim işim bile değil. Sadece safdışı bırakılmış yedek olmayan oyuncuyum)
Kendimi cok kotu,işe yaramaz,kandırılmış,reddedilmiş hissediyorum. Birkac gundur "Mobbing nedir" enter yazarak cozum aradım. Hatta bi sayfada şu yazıyordu:"Size az iş mi veriliyor? Toplantı saatleri size bildirilmiyor mu? Dışlanmış mı hissediyorsunuz? O zamaaan mobbinge uğradınız". Bu bana yardımcı olmuyor. Bunun icin iki yol duşundum ama hangisini yapsam bilemedim:
1-Kontrol edebileceğim şey var edemeyeceğim şey var. Kontrol edebildiklerimi yaptm. Mucadele ettim. Ama sonuc bu. Sana avuntu işi kabul etmek yerine,sığıntı hissetmek yerine cık gruptan diyorum kendime
2-Cıkma,belki tıkanacakları bir yer vardır. Hem de cıkarak pes ettiğinin resmini cizmiş olursun kısmını da duşunuyorum
Ek Soru: Mobbinge uğrayan hanımlar nasıl mucadele ediyorsunuz?
Tekrardan verdiğim rahatsızlık icin ozur dilerim