

Sevgili melekler,
Her anne adayı sağlıklı bir cocuğun ozlemiyle 9 ay boyunca yanar tutuşur.Gunumuz teknolojisi pek cok yonden anne adaylarını bu korkularına cevap verecek şekilde taramalar yapmaya musaittir.Bunlardan biri de fetal kardiyografidir.Konuyla ilgili olarak ,Memorial Ataşehir Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bolumunden Doc. Dr. Azmi Ozler'den bilgi alıyoruz..
Bebeğinizin bir kalp rahatsızlığı varsa
Hamileliğin 19. gunude gelişmeye başlayan kalp hakkında 16. haftadan itibaren fetal ekokardiyografi denilen ultrason aleti ile yapılan taramalarla bilgi alınabilmektedir. Ozellikle 22. haftadan itibaren kalp hastalıkları konusunda, genelde doğrudan, bazen de dolaylı olarak (orneğin ense kalınlığına bakarak) bilgi edinmek mumkundur. Anne karnındaki bebekte kalp rahatsızlığı fetal eko (ultrasonografi) aleti yardımıyla saptanabilmektedir. Goruntuler 16. Haftadan itibaren netleşmekte ise de en iyi 22.haftalarda kesin tanı konulabilmektedir. Yapılan fetal eko tetkikiyle her turlu kalp hastalığı saptanabilir. Karıncıklar arası delik(VSD), kalp kapak darlıkları, kulakcıklar arasında geniş delik(ASD), kalpten cıkan ana damarların yer değiştirmesi (TGA),bircok kalp bozukluğunu iceren(TOF) gibi, bircok kalp hastalığının tanısı konulabilir. Yapılan ceşitli calışmalar ve araştırmalarda, fetal eko tetkikinin anne ve bebeğe zararlı bir etkisi saptanmamıştır.
Her anne adayı fetal eko yaptırmalı mı?
Fetal ekonun hamile olan tum kişilere yapılması uygundur; fakat bu pratik olarak pek mumkun olmamaktadır. Yalnız kendisinde veya ailesinde kalp rahatsızlığı bulunanlar, şeker hastalığı ya da lupus hastalığı olanlar, viral enfeksiyonlar (Kızamıkcık gibi) gecirenler, aşırı alkol veya kokain kullananlar, radyasyona maruz kalmış anne adayların kesinlikle fetal echo yaptırmaları gerekmektedir. Anne karnındaki bebekte fetal ECHO tetkiki ile saptanan kulakcıklar arasındaki delik (PFO) ve aort ile akciğerlere kan goturen damar arasındaki acık olan damar (Ductus Arteriozus) normal oluşumlar olup, bunların varlığı ile kalp anne karnında normal işlevini yapabilmektedir. Bu iki oluşum bebek doğduktan bir muddet sonra değişik mekanizmalarla kapanarak işlevlerini tamamlarlar.
Anne karnında acık olan kulakcıklar arasındaki delik (pfo) ve aort damarı ile akciğer damarı (pulmoner arter) arasındaki damar (ductus arterıozus) gibi oluşumlar, doğumdan sonra farklı mekanizmalarla belirli surelerde kapanırlar. Kapanmadığı durumlarda, secilmiş olgularda, kardiyologlar tarafından ceşitli aygıtlar kullanılarak ameliyatsız yontemle, olmazsa cerrahi olarak kapatılma işlemi gercekleştirilir. Bu iki oluşum dışında kalpte saptanan butun bozukluklar patolojik olarak değerlendirilmelidir.
Genetik gecişin yanında annenin gecirdiği bazı hastalıklar kalp hastalığına neden olabilir
Anne karnında ve cocuklukta, kişinin kalp hastalıklarından korunması kişinin kendi elinde değildir. Bu donemdeki hastalıkların daha cok genetik geciş ve dış etkenlerden kaynaklanan kalp hastalıkları olduğunu gozlemlemekteyiz. Anne karnında oluşabilecek kalp rahatsızlıkları genetik gecişli olabileceği gibi, anneye bağlı şeker ve lupus hastalığına, aşırı alkol ve sigara kullanımına, annenin kullandığı bazı ilaclara, gebelik doneminde korunmasız rontgen ışınlarına maruz kalınmasına, annenin gecirdiği bazı enfeksiyonlara (ozellikle kızamıkcık gibi viral enfeksiyonlar) bağlı olabilir.
Bazı kalp hastalıkları anne karnında tedavi edilebilir
Anne karnında saptanan bazı kalp bozuklukları, anne karnında yapılacak girişimlerle duzeltilebilinir, bazı kalp problemler icinse doğumdan sonra duzeltilmek amacıyla onlem alınabilinir. Anne karnında kalp hastalığı tanısı konulan bebeklerde eğer basit kalp problemleri mevcut ise bunlar doğumdan sonra giderilebilinir. Kalp kapak darlıkları veya ritm bozuklukları gibi kalp problemleri anne karnında yapılacak girişimlerle cozumlenebilir. Kalp damarlarının farklı yerlerden cıkması (TGA), mor cocuk hastalığı (TOF,Trikuspid atrezisi) gibi sorunlarda ise bebek doğar doğmaz girişim gerekebileceği icin kadın doğum uzmanı, pediatrik kardiyolog ve pediatrik kalp cerrahisi kontrolunde doğumdan sonra değerlendirilerek, ilac veya girişimsel tedavi kararı alınabilir. İleri duzeyde cozumlenemeyecek ya da anne ve bebeğin yaşamını tehdit edecek olgularda , gebelik sonlandırılabilinir.
Gunumuz koşullarında gelişen tanı ve teknolojik destekle yenidoğanlar başarılı bir şekilde ameliyat edilebilmektedir. Bazı olgularda pediatrik kardiyologlar tarafından yapılan girişimlerle ameliyatsız yontemlerle kalp problemi giderilebilmekte veya ameliyata kadar gecen surede bebeğe yardımcı olunmaktadır. Kalp hastalığının turune bağlı olarak tedavi goren cocukların buyuk bir coğunluğu operasyon sonucu normal yaşamlarına devam edebilirler.