Ankara Numune Eğitim Araştırma Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Klinik Şefi Doc. Dr. Serdar Guler, "Cocuğumuz doyuyor ise lutfen uzerine giderek daha fazla yemek yedirmeye calışmıyoruz. Lutfen cocukluk cağında obez cocuk oluşturmayalım" dedi.
Aynı zamanda Ulusal Obezite ve Diyabet Koordinatoru olan Doc. Dr. Guler, yaptığı acıklamada, dunyada diyabet ve obeziteye dikkat cekmek ve farkındalık oluşturmak amacıyla duzenlenen 14 Kasım Dunya Diyabet ve Obezite Gunu etkinlikleri kapsamında, Sağlık Bakanlığı’nın diyabet ve obeziteye yonelik eğitim ve etkinlikler duzenlediğini kaydetti. Guler, obezitenin son 10 yıl icerisinde Turkiye’de ciddi bir şekilde arttığını belirterek, ozellikle ailesinde şeker hastalığı olanlarda obezitenin daha sık gorulduğune dikkat cekti. Diyabetin onlenmesinin obezitenin gelişmesini onlemeyle paralel olduğuna işaret eden Guler, obezleşmemek icin gunluk hayatta hareket halinde olmanın gerekli olduğunu vurguladı.
"DİYABETİ HAFTADA 3 GUN EGZERSİZLE ONLEMEK MUMKUN"
Guler, obezitenin onlenmesi konusunda hareketli yaşam tarzının benimsenmesi ve sağlıklı beslenme alışkanlığı edinilmesi gerektiğini ifade ederek, şunları kaydetti: "Haftada en az 2 tercihen 3 gun, 30 ile 45 dakikanın uzerinde orta duzeyde, cok da kendimizi yormayacak şekilde egzersiz yaptığımız zaman diyabeti yuzde 70 oranında engelleyebiliriz. Toplum olarak yiyeceklerimize dikkat etmemiz lazım."
"KALORİSİ YUKSEK GIDALARA DİKKAT"
Guler, prensip olarak hicbir yiyeceği zararlı ya da yararlı şeklide sınıflandırmadıklarını belirterek, "Her besinin belli bir kalorisi var. Hesabımız cok belli. Eğer biz gunluk faaliyetlerimiz icin gerekli olan gıdanın fazlası gıdayı alırsak, daha fazla yersek bu durumda bu icimizde kilo olarak kalacaktır. Kalorisi yuksek gıdalara dikkat etmemiz lazım" şeklinde konuştu.
Olcu olarak, mumkun olduğu kadar acıkmadan sofraya oturmamak ve pek fazla doygunluk hissetmeden sofradan kalkmak gerektiğini vurgulayan Guler, "Sofraya oturduğumuz zaman lutfen yemeğimizi yavaş yavaş yiyelim, lokmalarımızı sakin sakin ciğneyelim. Cunku vucuda gelen gıdayı beynin haber alması yaklaşık 15-20 dakikayı buluyor. Biz bu sure icerisinde hızlı hızlı yemek yersek bu durumda doygunluğu pek fazla hissetmeden gereğinden, ihtiyacımızdan cok fazlasını almış oluruz" uyarısında bulundu.
Guler, kilo almamanın kilo vermekten daha kolay olduğunu aktardı ve alınan kilonun kaybedilmesinin daha zahmetli olduğunu dile getirdi.
"HANIMLARDA KAŞINTILARIN ORTAYA CIKMASINA NEDEN OLUR"
Diyabetin yetişkin hastalığı olarak tanındığını anlatan Guler, bu hastalığın tipik belirtileri olarak cok su icme, sık idrara cıkma ve ozellikle gece tuvalete kalkma şeklinde sıralayarak, "Lutfen en yakınınızdaki bir sağlık merkezinde ac karnınıza bir kan şekeri olcturun. Bu şikayetler şeker hastalığının belirtisi olabilir. Ozellikle hanımlarda kaşıntıların ortaya cıkması. Cunku şeker hastalığı enfeksiyonlarda ozellikle mantar enfeksiyonlarının kolay oluşmasına sebep olur bu da kaşıntı yapar" dedi.
"COCUKLUK CAĞINDA OBEZ COCUK OLUŞTURMAYALIM"
Ebeveynlere ve cocuklara cağrıda bulunan Guler, şunları kaydetti: "Cocuklarımızı aktif halde tutalım. Tabiki teknolojinin imkanlarından yararlanıp bilgisayar oyunu da oynayacaklar, oturarak telefonlarıyla oyunlar oynayacaklar. Ama lutfen bizim cocukluğumuzdaki gibi yaşamaya başlasınlar, aktif olsunlar, koştursunlar, hoplasınlar, zıplasınlar, yurumeyi oğrensinler ve bunları hayatlarının bir parcası halinde tutmaya calışsınlar bu cok onemli. Cocuğumuz doyuyor ise lutfen uzerine giderek daha fazla yemek yedirmeye calışmıyoruz. Lutfen cocukluk cağında obez cocuk oluşturmayalım"