disleksi nedir
Disleksi dinleme, konuşma, okuma, yazma, akıl yurutme ile matematik yeteneklerinin kazanılmasında ve kullanılmasında onemli gucluklerle kendini gosteren bir oğrenme bozukluğudur. İlkoğretime başlayan disleksili cocuklarda eğitim alabilecek zihinsel gelişim henuz tamamlanmadıgı icin okuyamazlar, yazamazlar ve matematiksel işlemleri kavramada zorluk cekerler. Ancak bu onların zeka duzeylerinde bir sorun olduğunu gostermez. Hatta zeka duzeyi cok yuksek cocuklarda da gorulmektedir. Fakat bazen hastalık farkedilmeyebilir. Disleksili cocuklar zeka duzeyleri duşuk olmadığı gibi ozel yeteneklere de sahip olabilirler. Buna onemli kanıt disleksili olduğu bilinen bilim adamları ve sanatcılardır: Albert Eistein, Leonardo da Vinci, Tom Crouse gibi. Disleksili cocuklarda dikkat bozukluğu da gorulebilmektedir. Bu nedenle bu cocuklara bir uzman tarafından sistemli bir dikkat eğitimi verilmelidir. Disleksi ile ilgili ilk bulgular, 1896 yılında bir İngiliz doktor olan W. Pringle Morgan tarafından elde edilmiştir ve British Medical Journal’da yayınlanmıştır. Morgan makalesinde 14 yaşında olan Percy adındaki erkek cocuğunun her zaman akıllı ve zeki bir tutum icinde olduğunu, yaşıtlarıyla kıyaslandığında oyunlarda hızlı olduğunu ve arkadaşlarından geride kalan hicbir yonu olmadığını, ancak okuyamadığını belirtiyordu. Bu donemlerde disleksinin gorme sistemiyle ilgili olduğu duşunulmekteydi. Disleksi, oğrenme fırsatının yokluğuna, zeka geriliğine, beyin hastalığına bağlı olmadan, normal ve yeterli bir eğitime, normal bir zeka duzeyine, uygun sosyokulturel cevreye rağmen, okuma becerisinin kazanılmasında ortaya cıkan oğrenme gucluğudur. Bu gucluk, merkez sinir sisteminde algısal duzeyde bir entegrasyon bozukluğunu icerebilmektedir (kelime ayırt etme gucluğu, kelimeleri cumlede uygun sırada dizme gucluğu, fonetik-odiovizuel entegrasyon gucluğu şeklinde dilsel guclukler ya da vizuomotor disfonksiyon gibi).
Disleksi doğuştan gelen gelişimsel ve travmaya bağlı disleksi olarak ikiye ayrılmaktadır. Doğuştan gelen disleksi doğum oncesi ,doğum sırasında ve doğum sonrası komplikasyonlara bağlı olarak uce ayrılmaktadır. Doğum oncesi disleksiye, yetersiz ve dengesiz beslenme, gebelik sırasında gecirilen enfeksiyonlar ve bilincsiz ilac kullanımı etken olabilmetedir.Uzun ve zor doğum plesenta anomalileri doğum sırasında oluşan disleksiye ,doğumdan sonra bebeğin nefes almasındaki gecikme ve gecirdiği ateşli hastalıklar da doğum sonrası oluşan disleksi sebeplerindendir. Kalıtsal etmenlere bağlı olarakda disleksi ortaya cıkabilmektedir.
Disleksi cocuklarla ilgili en buyuk problem aslında disleksinin tedavisinden cok, disleksi tanısının konabilmesidir. Cunku diğer oğrenme bozuklukları gibi disleksi de ustu kapalı bozukluklardandır, ilk bakışta anlaşılmayabilmektedir. Bu nedenle,cocuk okula başlamadan once farkedilmesi guc olabimektedir. Disleksi, genellikle cocukluk doneminde, okumaya başlama aşamasında fark edilmektedir.
Gelişimsel oğrenme guclukleri genellikle okulun ilk yıllarında kendini gosterir, ama parlak zekalı cocuklar bu guclukleri bir bicimde dengeleyip gidererek 9-10 yaşlarına kadar gizleyebilirler. Bu nedenle parlak zekalı cocuklarda disleksinin farkedilmesi normal zekalı cocuklardan daha da gec gercekleşmektedir. Yine de daha erken donemde semptomlar kendini belli etmeye başlayabilir. Sağı-solu ayırt etmede ve saati oğrenmede yaşıtlarına gore gecikmesi ve zorlanması, parayı tanımada gucluk cekmesi, ya da telefon numaralarında sayıları yer yer tersine cevirmesi gibi.
Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından oluşturulan, Ruhsal Bozuklukların Tanı ve İstatistiksel El Kitabı olan DSM-IV’e gore (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders Fourth Edition) gelişimsel oğrenme gucluğu uc alt grupta toplanır. Bunlardan birinci alt grup, oğrenme bozuklukları başlığını taşır ve burada okuma bozukluğu, matematik bozukluğu ve yazma bozukluğu bulunmaktadır. İkinci alt grup, iletişim bozuklukları başlığı altında gelişimsel ekspresif dil bozukluğunu, reseptif ve ekspretif karma dil bozukluğunu, fonolojik bozukluğu (artikulasyon bozukluğunu) ve kekemeliği icermektedir. Ucuncu alt grup ise; motor beceri bozukluğu başlığı altında gelişimsel motor koordinasyon bozukluğunu icermektedir. Birinci grubu oluşturan okuma ve yazma bozuklukları (bunlara disleksi denilmektedir), dil fonksiyonunun gorsel (vizuel) modalitede işlenmesiyle ilişkilidir; ikinci grubu oluşturan iletişim bozuklukları ise (bunlara gelişimsel disfazi denilmektedir), dilin işitsel (oditif) modalitede işlenmesiyle ilgilidir. Genelde bu iki grup bozukluk, yani gelişimsel disleksi ve gelişimsel disfazi, aynı problemin iki goruntusu olarak ele alınmaktadır.
Disleksi, gelişimsel okuma bozukluğu olarak da nitelendirilir. Bu tanıma uygun cocuklara ait ozellikler şoyle sıralanabilir; Disleksili cocuklar sağ-sol, ust-alt, once-sonra kavramlarını karıştırabilirler. Kendi sağlarını-sollarını ayırt etmekte gucluk cekebilirler. Coğunda el-bacak-goz dominansı karışıktır veya soldadır. Benzer bicimdeki harfleri (b/d ya da p/b gibi) birbirinden ayırmakta gucluk ceker ve bunları birbiri yerine kullanabilirler. Birbirlerine benzeyen sesleri (b/m gibi f/v gibi) ayıramayıp bunları birbiri yerine kullanabilirler. Okurken cumle icinde kelime atlmaları gorulur ya da farklı satırlardan okumayı surdurebilirler. Eşanlamlı kelimeleri ya da anlamsal kategoriden kelimeleri (halı/kilim, teyze/amca, catal,kaşık gibi) birbiri yerine okuyabilir ya da yazabilirler. Kelimenin icindeki bazı harfleri atlayabilirler (“para” yerine “pra” yazmak gibi). Harflerin oncelik sonralık sırasını değiştirebilirler (“kas” yerine “sak” yazmak gibi). Benzer şekilde kelime icindeki heceleri de atlayabilirler. Hecelerin sırasını değiştirebilirler. Okurken satır atlayabilirler. Yazarken kelimeler arasında boşluk bırakamayıp kelimeleri birbirinden ayırmayabilirler. “Ayna goruntusu” denilen şekilde yazabilirler; yani hem harfler hem de kelimenin butunu 180 derece tersine cevrilerek sağdan sola doğru yazılabilir, bu yazı aynaya tutulduğunda bildiğimiz yazı gibi gorunur. Noktalama işaretlerini kullanmakta guclukleri olabilir. Bir metnin genel cizgisini kavramakta zorlanabilirler. Okudukları şeyi anlatmakta gucluk cekebilirler. Dikkatleri kısa surelidir ve kolayca ağılır. Konsantrasyon guclukleri vardır. Sosyal gelişimleri zayıftır, arkadaşlarıyla iyi gecinemezler. Uzaklık derinlik algıları bozuktur. Şekil-zemin ayırt etmede gucluk cekerler. Gorsel ve işitsel algılama ve motor becerilerinde gerilik gorulebilir. Kısa sureli hafızaları (gorsel ya da işitsel) zayıftır. Kimi zaman matematiği yalnızca zihinden yapabilirler, ama yazamazlar. Gorduklerini hatırlayamazlar ya da zihinlerinde canlandıramazlar. Dun, bugun ve yarını karıştırabilirler. İcinde bulundukları yılı, gunu ve mevsimi ayırt edemezler. Kitaplarının yerini unuturlar, eşyalarını kaybederler. Odevlerini yapmayı unuturlar. Anne-babaların sık sık bu konularda uyardıkları ve bazen de cocukları yalancılıkla sucladıkları gorulmektedir. Arkadaşları ile ilişkileri genellikle sorunludur. Disleksi ile ilgili belirtilen bu ozelliler, disleksi sorunu yaşayan cocuklar bu ozelliklerin tumunu gostermezler; disleksinin tipine gore bu belirtilerin bir bolumunu sergilerler. Disleksi sorununa matematik oğrenme bozukluğu (diskalkuli) ve diğer oğrenme bozuklukları (yazı yazma sorunları-disgrafi gibi) da eşlik edebilmektedir. Ayrıca dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, davranım bozuklukları ve depresyon da bu durumla bir arada bulunabilmektedir.
Disleksi tanısı konan cocuk eğitimi suresince olabildiğince desteklenmelidir. Sorun yaşadığı alanda ozel eğitim hizmetleri ile desteklenerek cocuğun normal sınıf ortamında başarılı olmasıdır. Bu aşamada aileye duşen gorev, cocuğun gucluğu nedeniyle sarsılan ozguveninin kazanılmasını sağlamak olmalıdır. Bu sorunun kendisinin bir hatası olmadığı, guclu alanlarının da olduğu konusunda cocuk ikna edilerek cocuğun yapabildikleri desteklenmelidir.
Erdi KANBAŞ, Ozel Eğitim Uzmanı,
Disleksi nedir
Çocuk Büyütme0 Mesaj
●36 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Hayatın İçinden
- Çocuk Büyütme
- Disleksi nedir