Yaygıngelişimsel bozukluklar, gelişimin değişik alanlarında ortaya cıkan ciddi ve kalıcı bozukluklarla belirli bir cocukluk donemi sorunudur. Ciddi ve kalıcı bozukluklar karşılıklı sosyal etkileşim ve iletişim becerilerinde zayıflık, stereotipik davranışlar, sığ ilgi dağarcığı ve sınırlı aktiviteler şeklinde kendini gosterir. Yaygın gelişimsel bozukluklar ana başlığı altında şu bozuklukları ele almaktadır;
• Otistik Bozukluk
• Rett Bozukluğu
• Cocukluğun Dezintegratîf Bozukluğu
• Asperger Bozukluğu
• Başka Turlu Adlandırılamayan Yaygın Gelişimsel Bozukluklar (Atipik Otizm)
Yaygın gelişimsel bozukluklar, genellikle yaşamın ilk yıllarında kendilerini belli ederler. Sıklıkla zek geriliği ile beraber bulunurlar. Kimi zaman diğer bir tıbbi hastalık da birlikte bulunur. Kromozoma!" anomaliler, konjenital infeksiyonlar, MSS yapısal anormallikleri bu tıbbi hastalıklara ornektir.
Otizmin erkek ve kız cocukları arasındaki yaygınlığına bakıldığında, erkek cocuklarda kız cocuklarından 4 kat daha fazla ortaya cıktığı gorulmektedir. Kız cocuklarında ciddi zek geriliği ile birlikte olma olasılığı daha fazladır.Ayrıca otistik kız cocuklarının, otistik erkek cocuklarına gore daha fazla dil ve bilişsel problemleri olduğu gozlemlenmektedir. Otizmi olan cocuğa sahip bir ailenin ikinci cocuklarında otizm gorulme riski % 4 ile % 10 arasındadır.
Otistik bireylerde epilepsi gorulme oranı %4-32 (otistiklerin yaklaşık 1/3'u) arasındadır. Otistik cocuklarda bu nobetlerin, en sık ilk 3 yaşta ve ergenliğe geciş olmak uzere 18 yaşına kadar, hastaların %25-35'inde gorulduğu belirtilmiştir. Otistik cocukların buyuk bir bolumunde de dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna rastlanmaktadır. Otistik bireylerin buyuk bir bolumunun dikkati oldukca dağınıktır. Ozellikle aşırı hareketlilik iki yaş civarında fazlasıyla belirgindir. Otistik cocukların bir kısmında bu hiperaktivite ve dikkat eksikliği sendromu uzun sure devam etmektedir. Dolayısıyla da en temel sorunlardan biri haline gelmektedir. Zaman icinde aşırı hareketlilik donemleri azalır ya da aşırı aktif donemleri, hareketliliğin az olduğu donemler izler. Aşırı hareketliliğin sadece belirli bir ortamda ve durumda gorulduğu de olur.
Amerika’da yapılan bir araştırmada bilim adamları, otistik cocukların beyinlerinin daha erken buyuduğunu tespit etmişlerdir. Lifeline dergisinin internet sitesinde yayınlanan haberine gore, ABDnin Seattle kentindeki Washington Universitesinde yapılan iki araştırmada, otistik cocukların beyinlerinin 12 yaşına kadar sağlıklı cocuklara gore daha hızlı buyuduğu ortaya cıkarılmıştır. Birinci araştırmayı yapan bilim adamları, 3-4 yaşlarındaki otistik cocukların beyinlerinin sağlıklı cocuklarla karşılaştırıldığında yuzde 10 oranında daha buyuk olduğunu tespit etmişlerdir.
Lisan gelişiminde gecikmeler bu cocukların doktora başvurusundaki temel gerekcesi olmaktadır. Otistiklerin buyuk bir kesiminde konuşma hic gelişmezken, bir kemsinde gelişmekte , ancak soyleneni tekrarlama, anlamsız tekrarlar, zamirleri ters kullanma ve ses tonunun tek duzeliği şeklindedir. Sozel (konuşma) ve sozel olmayan konuşma (konuşma dışında jest ve mimikler) iletişimdeki yetersizliklerin, okul oncesi cağda gorulmesi, otizmin en sık rastlanan belirtilerinden biridir. Konuşmada gelişmeme, gecikme, gucluk gorulebilir. Bazıları yaşamları boyunca hic konuşma becerisi geliştiremezler. Bu gruptaki cocuklar iletişim sağlamak icin taklit ya da işaret kullanımı girişiminde de bulunmayabilirler. Konuşabilen cocuklarda başkaları ile etkileşim başlatma ve surdurme yetersizliği gorulur. Yaşlarına gore konuşma becerilerinin beklenen duzeyde olmaması, monoton bir sesle konuşmaları; konuşulan dili ve karşısındaki kişinin yuz ifadesini, mimik ve jestlerini anlayamamaları, ozellikle soyut kavramlarda gucluk cekmeleri, tehlikeyi algılayamama, otistik cocukların bu alandaki yetersizlikleri arasındadır. Otistik cocukların konuşma ozellikleri arasında, konuşmanın her uc elemanında; diğer bir deyişle kelime uretebilme, konuşmanın vurgu ve tinisini doğru kullanabilme, dil kurallarını uygulayabilmede bozukluklar gorulur.
Normal bebekler genellikle 1 yaş civarında ilk kelimelerini soylerler. Yaşamın birinci yılında sesler cıkarır, cıkardıkları sesleri farklılaştırır, bu şekilde duygularını, isteklerini ifade ederler, Normal bebeklerde gorulen badıldamaların (Ba-ba, ba sesleri,…) otistik bebeklerde gorulmediği belirlenmiştir.
Anında ya da gecikmiş ekolali (tekrarlama) gorulmektedir. Normal cocuklarda ekolali 3 yaşından sonra kaybolurken , bu cocuklarda 3 yaşından sonra artar. (Yaratıcılıklarının olmamasından ekolaliyi kulandıkları sanılmaktadır.) Spontan konuşmayı kazansalar bile gramerleri bozuk olabilmektedir (okula gidelim yerine okula git derler). Ben, sen o zamirlerini kullanamaz, kendilerinden 3. tekil şahıs olarak soz eder, kendilerini ‘o’ olarak algılarlar. Sen zamiri zaman zaman ben zamirinin yerine gecebilir. Edatlardan; icinde, altında, yanında kavramlarını kullanmakta gucluk cektikleri icin iletişimde sorun yaşarlar. Evet ve hayırı fonksiyonel olarak kullanamazlar. Seslerini kontrol edemez, ya fısıltı şeklinde ya da bağırarak konuşurlar. Sesi nerede nasıl kullanacaklarını bilemezler. Kullandıkları tonlama mekanik, inişli-cıkışlı ve duygudan yoksun olabilir. Tek duze bir ses tonuyla konuşur, sorulara ya da soylenenlere belirli kalıplar icinde cevap verebilirler.
Konuşma becerileri ne kadar gelişmiş olursa olsun, konuşmayı iletişim aracı olarak kullanmayı istemezler, yalnızca zorda kaldıkları zaman veya bir isteklerini belirtmek icin konuşurlar.
İşlevsel olmayan davranışlara (koklama, dokunma gibi) karşı ozel bir ilgi sıkca gorulebilen bir belirtidir. Bu tanı ozelliklerine ek olarak otistik cocuklar sıklıkla korku, fobi, uyku ve yeme bozukluğu, ofke nobetleri (babalan tutma), saldırganlık gibi ceşitli sorunlar gosterirler. Kendini yaralama (orneğin bileklerini ısırma), ozellikle ağır zek geriliği olan otistiklerde sık gorulur. Muziğe karşı aşın ilgileri vardır. Secicidirler ve beğendikleri muziği saatlerce dinleyebilirler.
Otistik cocukların %70’inde mental retardasyon yani zeka geriliği gorulmektedir. Otistik cocukların ozel eğitim ihtiyacları işlevsel ve akademik beceriler ve bağımsız yaşam becerileri uzerinde yoğunlaşmaktadır. Otistik cocukların eğitimlerinin temel amacı, bu cocukların, yaşamlarını bağımsız olarak devam ettirebilmeleri icin gerekli olan becerileri kazandırmaktır. Bu amacla, otistik cocuklara okul oncesi donemden başlayarak guvenli ve bağımsız yaşam becerileri kazandırmaya yonelik eğitsel birtakım duzenlemelere yer verilmelidir.Otistik cocukların gelişimi hangi duzeyde olursa olsunlar normal cocuklardan farklıdırlar. Ancak bu cocukların gelişim ihtiyacları onlarınkinden farklı değildir. Bu cocuklarda yemeğe,icmeye,sevilmeye,başarmaya,kabul edilmeye ve toplumun bir uyesi gibi yaşamaya gereksinimleri vardır. Otistik bireylerin sosyal cevrede yaşamlarını surdurmeleri icin gereken kişilik olgunluğuna erişmeleri sozu edilen ihtiyacların karşılanması ile mumkundur.
Erdi Kanbaş –Ozel Eğitim Uzmanı
Otistik Cocuklar
Çocuk Büyütme0 Mesaj
●37 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kadınlar Kulübü
- Aile, Evlilik, Evlilik Hazırlığı
- Çocuk Büyütme
- Otistik Cocuklar