

Ağlamak, bir bebek icin her şeyi anlatmanın yoludur; aclığının, uykusuzluğunun, yorgunluğun... Yani bebekler icin pek cok nedenin bir ortak sonucu vardır; ağlamak!
Annelerin ilk aylarda en caresiz kaldıkları durum, ağlayan bebektir. Neden ağladığını anlayamayan anneler, aklına gelen butun ihtimallere karşı ellerinden geleni yaparlar; beslemeye calışırlar, altına bakarlar, kucaklarına alırlar, okşarlar, ninniler soylerler... Ama bazen butun ihtimalleri yok sayan bebek ağlamaya devam eder... Bu gibi durumlarda, aklınızdan şunu cıkarmayın; her ağlama, ihtiyactan değildir. Yapılan araştırmalar da gorulmuş ki, her 5 bebekten 4’u gunde 15 dakika ile 1 saat arasında nedensiz ağlayabilirler. Ozellikle akşam saatlerinde daha cok ağlarlar. Tahminen akşam saatlerinde ailenin bir araya gelmesi, toparlanması ve ev ici duzenlemelerin yapılmasına tepki gostermektedir. Ya da gunun yorgunluğunu ağlayarak ifade etmektedir. Ayrıca gun icinde biriken stresi de deşarj etmek icin ağlarlar. Nedensiz bu ağlamaları yaşaya yaşaya bebeğinizin ses tonundan sorununun ne olduğunu anlamanız mumkun olacaktır.
Ancak bebeğiniz ağladığında, yine de, ağlama nedenlerini bir bir değerlendirin: Ac mı, uykusuz mu, altı kirli mi ya da kabız da kaka mı yapmaya calışıyor, gazı mı var, uşudu mu veya tam tersi uzeri mi kalın geldi, yoksa yanında sizi mi hissetmek istiyor? Hangi durumda nasıl ağladığına dikkat etmişseniz, nedeni anlamakta zorluk cekmezsiniz. Ancak henuz yeni bir anneyseniz ve bebeklerin ağlama dili hakkında bilginiz yoksa paniklemeden, dikkat ederek, bebeğinizi gozlemleyin.
Ağlama nedenleri
Aclık: Aclık bir bebek icin en onemli ağlama nedenidir. Bebekler emmek icin beklemeyi bilmez. Onun icin ağlayan bebeğinizin tam beslenip beslenmediğine dikkat edin. Ancak her ağlamanın beslenmek istediği anlamına gelmediğini bilmelisiniz. Ozellikle ilk kez anne olan ve emziren annelerin sık yaptığı hatalardan biri, ne kadar emdiğini bilmediği icin bebeğin yeterli beslenmediğini duşunmesidir. Bebek, ayda ortalama 600-800 gr alıyorsa, yeterli anne sutu alıyor demektir. Eğer lohusalık donemindeyseniz, bebeğinizin en fazla bir oğunde 30-60 cc sut ictiğini bilmelisiniz. Zaten karnı tok olan bir bebek, diliyle memenin ucunu iterek, tok olduğunu belli eder. Bebekler belli geciş donemlerinde buyumesine bağlı olarak daha daha sık emmek isterler ve dolayısıyla ağlayarak bunu belirtebilirler. Ozellikle 2 haftalık, 6 haftalık, 3 aylık donemde beslenmek istediğini anlatmak icin daha sık ağlaması doğaldır.
Gaz Sancısı: Gaz sancısı ya da diğer adıyla kolik, herhangi bir sağlık sorunu olmamasına rağmen, bebeğin duyduğu ağrılara verilen isimdir. Hemen hemen her 100 bebekten 20’sinde kolik gorulur. Elbette ağrı ceken bebeğin bunu ifade etmesi ise, ancak ağlayarak olur. Ustelik tipik kolikte ağladığı saatler coğu zaman akşam saatlerine denk gelir. Kolikli bebeklerin gunde ortalama 3 saatten fazla ağladığı biliniyor. Koliğin, bebek 2 haftalık olduğunda başladığı, 4. haftada şiddetlendiği, 3. ayda genellikle kaybolduğunu soylemek mumkun. Ancak bazı bebeklerde bu durum 9. aya kadar surebilir. Peki bebeği bu kadar ağlatan koliğin nedeni ne? Henuz bilinmiyor. Ceşitli teoriler olsa da, ispatlanmış değil. Ancak şunu bilmenizde yarar var: Sizin tutumunuzla bir ilgisi yok. O nedenle boşuna endişe etmeyin. Eğer sağlık kontrollerinden iciniz rahat cıkıyorsanız, telaşlanmayın! Bebeğiniz bu durumu diğer bebekler gibi atlatacaktır ama biraz fazla ağlayarak! Ancak koliği azaltacak bazı onlemler var; yediğiniz gaz yapıcı yiyeceklere dikkat edebilir, baharatlı gıdalar yemek ile cay kahve icmeye 3-4 gun ara verebilirsiniz. Eğer cocukta kolik ağrılarının azaldığını fark ediyorsanız, yiyeceklere karşı daha dikkatli olabilirsiniz.
Altı kirlendiğinde: Bebeklerin cildi hassastır, bir yetişkine benzemez. Dolayısıyla altının kirli ve havasız kalması, idrarla temas eden cildini tahriş eder. Bu cilt tahribatı bebeğin huzursuz olmasına ve ağlamasına neden olur. Bu nedenle bebeğinizin altını sık sık kontrol etmelisiniz.
Isı değişiklikleri: Bebekler sıcak ve soğuk ortamdan rahatsız olurlar. Onun icin bebeğinizin oda ısısına ve giysilerine dikkat etmelisiniz. Oda icin uygun ısı 18-22 derece arasıdır. Normal sıcaklıktaki odada ise, kat kat giydirmemeye dikkat etmelisiniz. Zıbın ya da bodynin ustune pamuklu bir tulum ve yelek ideal bir giyimdir. Oysa pek cok anne, bebeği uşutme korkusuyla bebeklerini kat kat giydirmeyi tercih eder. Unutmayın ki, bebekler de bizim gibi, değişen sıcaklık karşısında belli bir dereceye kadar uyum gosterebilirler. Aksine cok giydirilen bebek, fazla sıcaktan bunalabilir. Bebeğin uşuyup uşumediğini merak eden annelere pratik bir onerimiz var; işaret ve orta parmağınızı sırtına ve goğsune dokundurun, eğer ılıklık hissediyorsanız, bebeğiniz uşumuyordur. Ayrıca anneler bebeğin ellerinin uşuduğunu duşunerek eldiven giydirirler. Oysa bebeklerin parmak ucları cok kucuk ve burayı besleyip ısıtan kılcal damar dolaşımı da cok zayıf olduğu icin el ve ayakları zor ısınır. Bunun icin siz eldivenlerden uzak durun. Cunku eldiven nedeniyle hava almayan bebeğinizin elleri, nemlenerek mikro organizmaların uremesi icin ortam oluşturur.
Yalnızlık duygusu: Bebekler de yalnızlık ceker. Daha anne karnında etrafındaki kişilerin seslerini duymaya alışan bebek, doğduktan sonra zaman zaman aynı sesleri duymak ister. Ağlamasının bir nedeni de, duyduğu yalnızlığa karşı, anne gibi, gerek sesi gerek dokunuşuyla kendisine guven hissi verecek birini yanında bulmak ihtiyacıdır. Ancak bazı anne babalar bebeklerini uyanık olduğu saatlerde sık sık kucağına alırlar. Halk arasında ‘kucağına alışmak’ deyimiyle ifade edilen bu durumda, bebek uyanır uyanmaz ağlamaya başlar; ta ki, annesi onu kucağına alana dek. Bu durum ozellikle anneler icin cok yorucudur. İşte bu nedenle bebeğinizi, kucağa alıştırmamaya dikkat etmelisiniz.
Hangi durumda nasıl ağlar?
Acıkırsa: Ses tonu duşer ve yukselir, kısa kısa ağlar. Parmaklarını emer, yanaklarına vurur. Emmeye başladığında ağlaması durur.
Sancı cekiyorsa: Feryat eder, keskin ağlar, ağlarken uzun aralıklar nefes alır, ağlarken cığlık atar. Bacaklarını kendine cekebilir.
Sıkılıyorsa: Ses tonunun yankı yaptığını fark edersiniz. Arada mırıldanır. Ozellikle birinin yakın ilgisini ister ve kucağa alıncaya kadar ağlamaya devam eder.
Yorgunsa: Yorgun bebekler uyumak ister. Uyuyuncaya kadar yumuşak tonda, şarkı soylercesine ritmik şekilde ağlar.