kardeşlikte kıskanclık,kardeş kıskanclığı nasıl onlenir,kardeş kıskanclığı ile nasıl başa cıkılır,kardeş arasındaki kıskanclık,kardeşler arası kıskanclık hakkında bilgiler






Din kitaplarında iki kardeş olan Habil ile Kabil’in hikayesi anlatılır. Eski uygarlıklarda, tarihte kardeş kıskanclığını okuruz. Pek cok romanda, filmde kardeş kıskanclığı işlenmiştir. Klasik edebiyatta kardeş kıskanclığının işlendiği bilinen pek cok eser vardır. O halde kıskanclık, cocuklar arasında hep yaşanan ve yaşanmaya devam edecek bir durum. Peki bu durumda neler yapmalı, cocuklarınıza nasıl davranmalısınız.

Cocuğa kıskanmamalısın derseniz, doğasına aykırı hareket etmesini istemiş olursunuz.
Kıskanclık doğal ve sağlıklı bir duygudur. Kardeşler arasında da sıkca gozlenmektedir. Kardeşlerin aralarındaki kıskanclığın sağlıklı bir iletişime donuşturulmesi mumkundur. Kardeşler arasında işbirliği yapmak, paylaşmak, hoşgoru gostermek, vermek ve almak oğrenilebilir davranışlardır. Bu davranışları aile icinde gorerek oğreniriz. Ailenin kardeşlere tutumu, kıskanclığı belirlemektedir. Aileler bazen farkına varmadan cocuklarını boluşurler. Bu benim cocuğum bu da seninkisi diye ayırabilirler. Burada soylemek istedikleri belki de bu cocuk sana benziyor bu da bana benziyor şeklinde olmaktadır. Buradaki benzerlik kişilik, huy benzerliğidir. Ben bana benzeyeni korurum, kollarım, daha fazla severim cunku ben kendimi onda gorurum. İnsanın kendisine kızması cok da kolay değildir.

Sorunlu ve mutsuz ailelerde yetişen cocuklar, mutlu ailede yetişen cocuklara oranla daha kıskanc oluyor.
Ailede keyifli, mutlu, hoşgorulu bir ilişki varsa cocuklarda kardeş kıskanclığının cok hissedilmediğini gormekteyiz. Ailede sorunlar, problemler, zorluklar yaşanıyorsa kardeş kıskanclığında da belirgin artış dikkati cekmektedir. Bazen de aile bu kıskanclığı tatlı bir rekabete, imrenmeye daha iyisini veya daha farklı alanda geliştirmeye donuşturebilmektedir. Her iki cocuktan da guzel resim yapması beklenilmemeli, diğerinin de iyi bir muzik veya spor becerisi desteklenebilmelidir.

Aileler cocuklarına kardeşini kıskanma demeden once kendi cocukluklarını hatırlarlarsa ve bu anıları kendi cocuklarına gulerek anlatma yolunu kullanırlarsa cocuklarının daha rahatladıklarını gorebileceklerdir.

Hiperaktif cocuklara daha fazla zaman ayrılmalı.
Kardeşlere bazen eşit davranmak doğru bir hareket olabilir. Bazen de kardeşlerden bir tanesine daha fazla zaman ayırmak gerekebilir. Ozellikle hiperaktif ozellikler taşıyan cocuklara daha fazla zaman ayırmak onlarla ilgilenmek gerekebilir. Bu durumu diğer kardeşe izah etmek gerekli olacaktır. Hiperaktif ozellikler taşıyan kardeş hem haksızlık olmasını istemez hem de daha fazla ilgi, destek, yakınlık bekler ve ister. Boyle ozellikleri olan cocuğa zaten ilgi gostermek gerekecektir. Cunku ilgisinin ve dikkatinin cabuk kaybolmasıyla huysuzlaşıp kendisine veya cevresine zarar verebilir. Oyunlarla ve kucuk gorevlerle cocuğunuzun konsantrasyon gucunu geliştirmeye calışın. Duşuncelerini, gunluk yaşantısını, isteklerini ve umutlarını dile getirmesine yardımcı olun.

Kardeşler arasındaki sıralama, yaşamlarında psikolojilerini direk etkilemektedir.
Cocukların hayatlarında sıralamada ilk cocuk, ikinci cocuk, ortanca veya en son cocuk olmak yaşamlarında psikolojilerini direk etkiler. Bu sıralamada hep en kucuk cocuk avantajlıdır. Cunku aile ilk cocuktaki acemiliğini sonlandırmış, tecrube kazanmıştır. Bu cocukla artık neyi nasıl yapacaklarını bildiklerinden işler daha keyifli, rahat hale gelmiştir. Heyecan ve panik ortadan kalkmıştır. Boyle durumlarda en ufak cocuk diğer kardeşleri tarafından kıskanılmaktadır. Bazen de kardeşler arasında fazla yaş farkı olabilir. Biz boyle cocuklara halk arasında tekne kazıntısı dendiğini biliriz. İşte bu cocuklar anne babanın olgunluk doneminde dunyaya geldikleri icin bazen anne baba ve ailenin tum bireyleri tarafından şımartılabilirler. Boyle durumlarda bu beklenmeden gelmiş olan ufak kardeş zaman zaman okları ustune ceker ve diğer kardeşler tarafından kıskanılır. Diğer kardeşler kendilerine tanınmamış olan pek cok ozgurluğun ona tanındığına kızdıklarını soylerler.

Kardeşini kıskanan cocuk, tepkisini sessizleşerek ya da hırcınlanarak gosteriyor.
Cocuklar kardeşlerini kıskandıklarında iki davranış bicimi gosterirler. Ya ice kapanıp, sessizleşirler. Yada daha hırcın ve saldırgan davranışlar gosterirler. Bu hırcın davranışlar onları aileden daha fazla soğutur, bıktırır, usandırır. Boylece aile onlara sert yaptırımlar uygulamaya başlar. Bu durumda onlarda hırcınlıklarını daha da arttırırlar. Sonunda patlamalar ortaya cıkar. Aile sorun cıkaran cocuğa kızar. O da kıskandığı kardeşine daha sert ve acımasız davranmasını daha da arttırır. Aileler kıskanclık durumlarında sert davranışlara girmemelidirler. Bu konuda sert davranış nasıl zararlı ise “kıskanmak kotu bir şey”, “kıskanmamalısın” gibi konuşmalar da kıskanclığı durduracağı yerde fazlalaştırır. Kıskandığı icin, kısıtlama, yasaklama gibi cezai yaptırımların tumunun uygulanması kıskanclık duygusunu ve davranışını arttıracaktır.

Aileler, cocukluklarında yaşadıklarını, kendi cocuklarıyla paylaşmalı. Aileler cocuklarına kendi cocukluklarından ve kardeşlerini, arkadaşlarını kıskanıp kıskanmadıklarını cocuklarıyla paylaşmaları bu tip durumlarda cocuklar icin cok rahatlatıcı olmaktadır. “Kıskanclık doğal bir duygudur. Bende senin yaşındayken kardeşimi cok kıskanıyordum. Bu kıskanclığı okulda ondan daha başarılı olup ailemin ilgisini cekmek bicimine donuşturdum” diye anlatabilirsiniz. Bazen gercek olayları, bazen de bu konu ile ilgili oykuler anlatabilirseniz cocuğunuz sizinle iyi bir diyaloga girecektir. Cozemediğiniz şeylerde bir uzman psikologdan yardım isteyebilirsiniz.

İhtiyacı olana daha fazla ilgi gosterin.
Kardeşlerden biri veya birkacı sevgiye, ilgiye, yakınlığa, desteğe daha fazla ihtiyac duyabiliyor. Bu durumlarda aileye onerilen, ihtiyacı fazla olana daha fazla sevgi ve ilgi gosterilmesi. Ama bu durumun ne anlama geldiği diğer cocuğa acık ve onun anlayabileceği şekilde anlatılmalı. Boylece hem fazla ilgi gosterdiğiniz cocuğunuzun hem de diğer kardeşin mutsuz olmasını engellersiniz. Bu şekilde davrandığınızda hayatın daha kolaylaştığını ve cocuklar başta olmak uzere tum ailenin mutlu ve huzurlu iletişime girdiğini ve kıskanclığın ortadan kalktığını goreceksiniz.

Aileler ikinci cocuğu kardeşi yalnız kalmasın diye değil, gercekten istiyorlarsa yapmalılar. Aileler coğu zaman cocuklarının tek başına buyumesinden veya cocuk istediği icin ileride kardeşsiz olmasından endişe edebiliyorlar ama tek cocuktan korkulmamalıdır. Aile cocuk sıkılıyor, cocuk oynayacak, cocuk istiyor diye kardeş yapmamalı, kendileri istiyorsa ikinci cocuğu yapmalıdırlar. Cocuklar, kardeşini bazen oyuncak bebek gibi bazen de eve onlarla oynamaya gelmiş bir misafir gibi algılayabilirler. Ailesine biz sevdik, artık gitsin diyen cocukları sık gorebiliyoruz. Orneğin, cocuk yuruyup eşyalarını karıştırmaya, odasına girmeye başladığında daha once kardeş istemiş olan cocuk isyan etmeye başlamaktadır. Kendisi otur deyince oturan, dur deyince duran, onun oyuncaklarını, defter- kitaplarını karıştırmayan, onun odasına girmeyen kardeş beklemektedirler. Ailelerinden bir şey alınmasını istediğinde kendisine ikinize birlikte alamayız, birinize bu ay birinize diğer ay alabileceğiz sozunu duymak istememektedirler. Kardeşi de hicbir zaman bu istediklerini yerine getiremez.

Size, tek cocuk sağlıklı buyuyemez, mutlaka kardeşi olsun demişlerse bu duşuncenin gunumuzde gecerliliğini yitirdiğini bilmelisiniz.Kardeşsiz cocuk sağlıklı yetişemez fikri yanlıştır. Tek buyuyen cocuk; sevgiyi, ilgiyi, yakınlığı, zamanı ve hicbir şeyi paylaşmak zorunda değildir. Uzmanlar uzun surecli araştırmaların sonuclarını aldıklarında kardeşi olmayan cocukların mutlu ve başarılı olduklarını gormuşlerdir. 20-30 yıllık uzun sureli bir araştırmada “tek cocuk” olarak buyuyen bir kişinin okul, eğitim, iş ve aile yaşamında nerede olduğuna bakıldığında hayatı daha sıkı ve sağlam kavradığını, hayatta iş adamı, iş kuran veya yonetici olarak atıldıklarını gozlemlemişlerdir. Yaşamda hırslı, tuttuğunu koparan kişiler olarak gorulmektedirler.

Ailelerin tavrı nasıl olmalı.
Cocuklarınıza; hayat bizim icin bir armağandır, bunun keyfini nasıl guzel cıkartabiliriz hep birlikte duşunelim felsefesini vermelisiniz. Hayatınızı zenginleştirmek, guzelleştirmek, geliştirmek icin cocuklarınızın gorevlerini, sorumluklarını, sınırlarını belirleyin. Cocuklara kendi sorumluluklarını guzel sozcuklerle, onları overek ve odullendirerek anlatın. Boylece, cocuklarınızın aralarındaki kıskanclıkların ortadan kalktığını veya cozulebilir bir problem haline geldiğini goreceksiniz.