İnfeksiyoz mononukleoz insandan insana tukuruk salgısıyla, en cok opuşme gibi yakın temasla bulaşır. Hastalığın aktif doneminde bulaştırma olasılığı yuksektir. Ayrıca kan ve kan urunlerinin verilmesi ile de başkalarına bulaşabilir.
EBV ile oluşan bu tur hastalıklar tum dunyada yaygın olarak gorulmektedir. Kucuk yaşlarda genellikle daha hafif seyreder, yaş ilerledikce ozellikle 15-25 yaş grubunda belirtiler daha belirgindir.


Virusun vucuda girmesinden sonra cocuklarda 10-14 gun, erişkinlerde 30-50 gun icinde hastalık oluşmaktadır. Genellikle başlangıcta 3-5 gun suren hafif baş ağrısı, halsizlik, uşume, titreme, terleme, ateş basması, bulantı gibi yakınmalar vardır. Sonrasında şiddetli boğaz ağrısı, duşmeyen ateş ve lenf bezi buyukluğu, ayrıca kas ağrısı, goz arkasında ağrı, oksuruk, karında rahatsızlık hissi oluşur. Hastalarda daha cok oğleden sonra ve akşam yukselen 38-39 °C’ye hatta bazen 40 °C’ye cıkan ateş vardır. 10 gun kadar devam edebilir.
Hastalık gecirilince bağışıklık oluşur. Erişkin yaş gurubunda bağışıklık bircok ulkede %90-95’dir.
Genel olarak toplumda gorulme sıklığı mevsimlere gore fazla değişiklik gostermez. Ancak oğrenciler arasında yapılan calışmalarda ilkbahar ve sonbaharda daha fazla gorulduğu saptanmıştır.
Belirtiler ve Bulgular
Yutakta kızarıklık ve şişlik yanında, boğazda bademciklerde gri-beyaz tabakalı iltihap, hastaların hemen hemen yarısında gorulur. Ateş, boğaz ağrısı ve anjin 7-10 gun kadar surer. Hastaların bir kısmında yumuşak ve sert damak birleşim yerinde 1-2 mm capında sayıları 5-20 arasında değişen kızarıklıklar vardır.
Opucuk hastalığında en onemli bulgu boyunda iki tarafta lenf bezlerindeki aşırı buyumedir. En fazla boyunda gorulmekle birlikte cene altında, koltuk altı, kasık, goğus ve karın icinde de lenf bezleri buyuyebilir. Tek veya birden fazla, sert, dokunmakla ağrılı, birbirine yapışık olmayan 2-3 cm. boyutunda lenf bezi buyuklukleri şeklindedir. Lenf bezlerinin kuculerek kaybolmaları birkac hafta surebilir.
Hastaların akciğer ve kalp muayene bulguları normaldir; yarısında dalakta, on kişiden birinde karaciğerde buyume bulunur. Daha az olasılıkla sarılık da olabilir. Sarılık veya karaciğer buyukluğu olsun ya da olmasın, hemen hemen tum hastalarda karaciğer testleri birkac hafta sureyle yukselmiş olarak bulunur.
Hastaların bir kısmında govdede kol ve bacaklarda kırmızı dokuntuler olabilir. Ampisilin iceren antibiyotik verilirse, yaygın cilt dokuntusu olmakta ve ilacı kesince gecmektedir.
Opucuk Hastalığında Laboratuvar Tetkikleri
Akyuvarların sayısı ve tiplerinin belirlenmesi
İnfeksiyoz mononukleoz duşunulen bir hastada ilk yapılması gereken laboratuvar incelemeleri kanda akyuvarların sayısı ve tiplerinin belirlenmesidir. Hastalığın erken doneminde akyuvarlar normal olabilirken, ikinci-ucuncu haftalarda artmaktadır.
Akyuvarların bir kısmı atipik lenfosit denen hucrelere donuşur. Bunlar daha buyuk, cekirdekleri parcalı veya centikli hucrelerdir. Atipik lenfositler infeksiyoz mononukleoz yanında, kızamıkcık, kabakulak, gibi diğer diğer bazı virus hastalıklarında da gorulebilir, ancak bu hastalıklarda ancak sayıları cok daha azdır.
İnfeksiyoz mononukleoz tanısında gereken hastalarda Paul- Bunnel testi, Monotest, antikorların tespiti ve karaciğer fonksiyon testleri yapılabilir.
Ayırıcı Tanı
İnfeksiyoz mononukleozlu hastaların coğunda muayene bulguları yanında, atipik lenfositler, Paul- Bunnel testi ve monotest pozitifliği tanıyı koydurur. Adenovirusler ve beta mikrobu ile oluşan hastalıklarından ilave tetkik ve kulturler yapılarak ayırt edilmelidir.
Komplikasyonlar
İnfeksiyoz mononukleozda nadir de olsa Zaturre ve Sepsis denilen mikrobun kana gecmesi durumu ve bir kansızlık hastalığı olan Otoimmun Hemolitik anemi gibi hastalıklar oluşabilir.
Cok nadiren Trombositopeni denen kan pıhtılaşma hucrelerinde azalma sonucu beyin kanaması ve olume yol acabilir. Bu durumda hemen steroidler uygulanır.
Bazı infeksiyoz mononukleozlu hastalarda bademciklerin ve yutaktaki lenf dokularının aşırı şişliğine bağlı ust solunum yolu tıkanıklığı gelişebilir.
Cok nadiren dalak parcalanması oluşabilir. Acil kan verilmesi ve dalağın acilen ameliyatla alınması gerekebilir.
Klinik Seyir ve Prognoz
Olum cok nadiren, norolojik komplikasyonlar, Splenik Ruptur, ust solunum yolu obstruksiyonuna bağlı olarak gorulur. İnfeksiyoz mononukleozun ağır seyrettiği Duncan tipi X'e bağlı Resesif İmmun yetmezliklerde infeksiyonun akut doneminde olum gorulebilir veya birkac yıl icinde Agamaglobulinemi ve Lenfoma gelişebilir.
Kronik veya Persistan EBV İnfeksiyonu
Persistan EBV infeksiyonunun, genc ve orta yaşlı erişkinlerdeki halsizlik, yorgunluk ve diğer bircok belirtiyle kendini gosteren kronik yorgunluk sendromu ile ilişkili olabileceği duşunulmuştur. Fakat serolojik ve epidemiyolojik araştırmalar EBV infeksiyonunun bu sendromun oluşumundaki etiyolojik rolunun ancak, diğer mikroorganizmalar kadar olabileceğini gostermiştir.
Tedavi
İnfeksiyoz mononukleozlu hastaların coğu 2-3 haftada iyileşir.
Tedavi buyuk olcude destekleyici tedavidir. Hastalığın aktif doneminde yatak istirahati gereklidir. Aspirin ve benzeri ilaclar ateş ve boğaz ağrısı icin verilir. İleri solunum yolu tıkanıklığı, pıhtılaşma bozukluğu, kansızlık gibi bazı ağır komplikasyonlarda kortizon onerilmektedir.
Viruslere etkili ilaclarla tedavi bazı olgularda denenmiştir. Ancak iyileşmeye cok az etkisi olduğu gozlenmiştir