Sanırım ilk kez buraya dert yanmaya geliyorum. Gercekten o kadar doluyum ki ağlamadan, gozlerim dolmadan bir saatim gecmiyor neredeyse iki gundur. Anlatmaya nereden başlanır bilemiyorum.

Ben yaklaşık iki ay once bacağımdaki platinleri aldırdım, sağolsun doktorum "koş, oyna, zıpla" dediği icin beni hic ikaz etmediği icin erkek arkadaşımla kaldığım ve okula gittiğim yere dondum. Neyse bir hafta sonra bacağım tekrar kırıldı, tekrar aynı sureci yaşayacak olmak beni cok yıprattı, bilen bilir femur kemiği en sıkıntılı ve iyileşmesi zaman alan kemiklerden birisi. O anın buhranı ve yanımda sevdiğim insanları gormek istediğimden annemgili de cağırdım. Cehennem gibi iki haftaydı. Annem erkek arkadaşımın her şeyine laf ediyor, ben de annemin gazıyla arada erkek arkadaşımla tartışıp sonra gerisin geri barışıyordum. Bir tartış bir barış bir annemle bir erkek arkadaşımla bazen birbirleri hakkında şikayetler duyuyorum bazen annem gereksiz yere laf sokarak konuşunca annem gitmeye karar verdi gitti. Neyse sonra arada tartışma yaşasak da ben bir duzen oturtmuş iyileşmeme bakıyordum.

Her şey dun tekrar tepetaklak oldu, eski ev arkadaşımın kontratı olduğu ve benim olmadığı icin kiracı bir anda kirayı 1000'den 1500'e cekeceğini soyledi. Bir de evde bir ay kalacaklarını...

Şimdi muhtelemen 7 - 8 ay boyunca hem sevgilimden uzak, hem annemin surekli şikayetlerini dinleyerek nasıl iyi olacağım bilmiyorum. Tam bu yazıyı yazarken ilk donem okulların acılmayacağını da oğrendim. İkinci donemde de Erasmus'ların tekrar duyurusu yapılırsa ki sanırım tekrar başlayacak bahar doneminde ben sevgilimin yanında olamayacağım. İki gozum iki ceşme ağlıyorum dunden beri. Cunku biliyorum uzak kalınca ben de ondan uzaklaşacağım cok tartışacağız o tartışmalar da buyudukce buyuyecek.

Psikolojik destek almaya başladım, kemik iyileşmem icin sigarayı bıraktım ama delireceğim yakında. Cok zor... Bir de erkek arkadaşım "23 yaşında kadınsın daha ailene hayır diyemiyorsun" dedi ama siz de bilirsiniz ki ozellikle baba bir kere hayır dedi mi, izin vermez bir daha. Zaten babam sabah da anneme "ya gelecek, ya gelecek" demiş.

Boyle işte hanımlar, bir sakat halimle taşınmadığım kalmıştı o da geldi başıma. Sevdiğim insandan uzakta...