İstenmeyen gebelik icin, bir cok korunma yontemi vardır ve bu yontemler arasında mutlak suretle biri uygulanır, bebek istemeyen kadın tarafından... Zira yapılan araştırmalara gore Turk kadınlarının yanlış korunduğu saptanmıştır Melek'ler...






Korunan Kadın Bilincli Kadın sloganıyla yeni bir bilinclendirme kampanyası başladı.
korunan bilincli kadın kampanyasıTurkiye’de, her yıl 1,9 milyon gebelik gercekleşmekte, bunların 550.000'i (%30) istenmeyen gebeliktir. 350.000 gebelik kurtajla sonuclanıyor. 6000 cocuk sokakta yaşıyor. Her 5 cocuktan 1 tanesi okuma yazma oğrenemiyor. İlkoğretim cağındaki 1.4 milyon cocuk, okula gidemiyor. Kimsesiz cocuk sayısı 800 bin civarında. Her yıl ortalama 500 bebek sokağa bırakılıyor. 4 milyonu aşkın cocuk kucuk yaşlardan itibaren calışmaya mecbur kalıyor. Sosyal Hizmetler ve Cocuk Esirgeme Kurumu'nda toplam 14.398 cocuk barınıyor.

Turkiye'nin bu carpıcı gerceklerinden yola cıkarak Turkiye Aile Planlaması Derneği tarafından başlatılan kampanyanın amacı Turkiye’nin bu acı hikayeleri yaşamaması icin aile planlamasının onemine dikkat cekmek, planlı olmayan gebelikleri azaltmak, modern doğum kontrol yontemlerinin kullanımını arttırmak ve bu konuda halkı bilinclendirmek.

“Korunan Kadın Bilincli Kadın” reklam kampanyası ile ‘Hamileliğinizi Planlamadan Değil, İstediğiniz Zaman Yaşayın’ planlanmayan hamileliklerin yaşanmaması icin ‘Yılda En Az Bir Kez Doktora Gidin’ mesajları verilirken, tum yurtta bilinclendirme seminerleri ve ceşitli etkinlikler duzenlenecek.


Turk kadını yanlış korunuyor
“Aile planlaması, ailelerin istedikleri zaman ve istedikleri sayıda cocuk sahibi olmaları demektir” diyen Turkiye Aile Planlaması Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Hakan Şatıroğlu kampanya ile ilgili yaptığı acıklamada Turk kadınlarının yarısının yanlış korunduğunu belirtti. Turkiye Aile Planlaması Derneği tarafından Turkiye genelinde 26 ilde 2020 kadın uzerinde gercekleştirilen “Aile Planlaması Bilinci-Doğum Kontrol Yontemleri Kullanımı” araştırması sonuclarına gore Turkiye’de her iki kadından sadece biri doğru korunuyor, her beş kadından biri ise doğurganlık doneminde en az bir kez kurtaj yaptırmış. Jinekologa gitme sıklığı ise yılda bir. Araştırmaya gore, her yıl milyonlarca cocuğun dunyaya geldiği Turkiye’de kadınların yarısı doğum kontrol yontemlerini kullanmıyor. Aile planlaması kadınların gorevi olarak gorulurken erkekler prezervatif yerine guvenli olmayan geri cekilme yontemini tercih ediyor.

Halen geri cekilme, takvim yontemi kullanılıyor
Ulkemizde modern yontemler yerine, halen geri cekilme, takvim sayma gibi etkisiz ve riskli yontemleri kullanan ciftler olduğunu belirten TAPD Genel Başkanı Prof. Dr. Hakan Şatıroğlu, istenmeyen gebeliklerin en cok bu grupta yaşandığına dikkat cekti. Prof. Dr. Şatıroğlu “Geri cekilme yonteminin sadece yuzde 60-70 oranında koruyuculuğu var. Yani bu yontemi kullanan her dort kadından biri istemese de gebe kalıyor. Duzenli cinsel yaşamı olan ciftlerin haftada ortalama dort kez birlikte olduklarını varsayarsak bu risk oranının hayli yuksek olduğu ortada. Takvim yontemi ise, kadınların neredeyse yarısının duzenli adet gormemesi ve yumurtlama zamanının hep aynı zamana denk gelmemesi gibi riskler taşıyor. Bu nedenle takvim yontemi kullananlar, cok sık hesap hatası yapabilmekte ve korunmaya gerek yok sandıkları bir gunde istenmeyen gebelik ile karşılaşabilmektedir” dedi.

Turkiye’de Doğum Kontrol Hapları Kullanım oranı %9, Cezayir’de %44!...

Modern korunma yontemlerinin risk oranlarının ise cok duşuk olduğunu belirten Prof. Dr. Şatıroğlu, “Doğum kontrol hapları duzenli kullanıldığında %99.8 oranında bir koruma sağlıyor. 1000’de 2’lik risk, genelde hap saatinin gecikmesi veya unutulması gibi kullanım hatalarından kaynaklanıyor. Spiral, rahim ici araclar ve rahim ici sistemlerde ise, 5 ile 10 yıl boyunca yuzde 99.7 oranında koruma gercekleşiyor. Ancak toplumda modern yontemler ile ilgili maalesef onyargılar ve korkular var. Tekrar gebe kalamama korkusu ya da yan etkiler dolayısıyla bu yontemlere on yargı ile yaklaşılıyor. Orneğin haplar % 90 oranında bilinmesine rağmen, kullanım oranı sadece % 9. Bu oran az gelişmiş ulkelerden bile daha duşuk. Orneğin İran’da doğum kontrol hapı kullanımı %21, Mısır’da %10, Cezayir’de ise %44.

Doğum kontrol ilacları yanlış tanınıyor
Ulkemizde doğum kontrol haplarının kullanımının duşuk olmasının en onemli nedeninin onyargılar, yetersiz ve yanlış bilgi olduğunu belirten Şatıroğlu, son araştırmalara gore Turk kadınlarının yuzde 51,8’inin ‘kilo aldırır’, yuzde 25,3’unun ‘depresyon ve sinirlilik yapar’, yuzde 23,5’inin ‘tuylenme yapar’, yuzde 18’inin ise ‘hormonlar vucuduma zarar verir’ duşuncesiyle doğum kontrol haplarını kullanmaktan cekindiğini soyledi.

Bu onyargıların doğru olmadığını belirten Şatıroğlu “Doğum kontrol hapları adet oncesi donemde su tutulumu şikayeti olan hastalarda tedavi edici amaclı kullanılıyor. Yine tuylenme artışının tedavisinde en etkin ve yaygın olarak kullanılan doğum kontrol hapları adet kanamasının miktarını azaltır, dolayısıyla kansızlığı engeller. Adet ağrısını yuzde 80 civarı azaltırken bazı haplar adet oncesi gerginliği ortadan kaldırır. Doğum kontrol hapı bırakıldıktan sonraki ilk 3 ay icerisinde başka bir sorun yoksa gebelik oluşur. Ozellikle 5 yıldan uzun sure duzenli hap kullanan kadınlarda kullanmayanlara nazaran rahim ici ve yumurtalık kanseri daha az gorulmektedir.” diyerek halk arasında doğru bilinen yanlışlara dikkat cekti.