Herkese merhaba. Sizlerin fikrini almak icin foruma yeni uye oldum. Kusura bakmayın, her şeyi anlatabilmek icin cok uzun yazdım.
Eşim cevresi tarafından genellikle cok saygılı ve sakin diye tanınan bir insan. Benim aileme karşı da oyle. Evlenmeden once bana karşı hep sevgi dolu ve saygılı davrandı. İki gunde bir ben onun yanına giderdim, o da beni karşı cıktığım halde arabasıyla evime bırakıp kendi evine donerdi. Evler arasındaki mesafe 50 km. Benim icin şehrime yerleşti. İlişkinin 3. yılında evlendik. Bu 3 yılın bir kısmı aynı, bir kısmı ayrı şehirlerde gecti, toplamda 1,5 yıl aynı yerdeydik. O benim yaşadığım şehirde iş bulunca evlenebildik. Evleneli henuz 10 ay oldu.
Evlenmeden once ara ara ofkeli olduğu zamanları gormuştum. Ama kontrolunu ve bana karşı saygısını kaybetmemişti. Evlendikten kısa bir sure, belki 1 ay gibi bir zamanda ise ilk şoku yaşadım. Cinsellik icin ona yanaşıp sonrasında o moda giremediğim icin cok sinirlendi. Salona gidip kapılara vurdu. Kendi kendine mırıldanarak bana ağzı alınmayacak bir kufur etti. Benim duymadığımı sandı ama duydum. O lafı da duyduktan sonra kilitlenip olduğum yerde kaldım, hic tepki veremedim. Daha cok yeni evli olduğumuz icin boşanma fikrine cesaret edemedim. Sonrasında duzeldik ve ben duyduğum kufur hakkında bir şey soylemedim.
Sonrasında aylar boyunca ara ara iyi, ara ara yine kavgayla devam ettik. İyi olduğumuz zamanlarda gercekten cok iyiydi. Kotu zamanlarında ise sık sık boşanmayı dile getiriyordu. Tartışmamız icin hep beni sucluyordu. Kendisinin hic hatası yok gibi davranıyordu. Zaman zaman yine ofke patlamaları yaşadı. Ocak ayında bana el kaldırınca ben cıldırdım. El kaldırdı ama vurmadı. Bu bende bir korkuya ve yaraya yol actı. Bana el kaldırdığını bir turlu kabul etmedi. Senin ustume gelmeni engellemeye, durdurmaya calıştım dedi. Hem empati yoksunluğu hem de bu olay yuzunden cift terapisine gitmek istedim. Bir kez gittik ama gittiğimiz psikolog ikimize de yetersiz geldi. Sonra kendiliğinden duzeldiğimizi gordum. Birbirimizle uzun uzun konuştuk ve cozduk dedik.
Sanırım bir 3-4 ay kadar onemli bir sorunumuz olmadı. Mayıs ayında sacmaasapan bir gerginlik yaşadık. Tartışma bile değil aslında. Her şeyi yanlış anlamaya meyilli. Konuşmaya, kendi acımdan olayı anlatmaya calıştığımda dinlemiyor. Ben onu dinlemek istediğimde sadece beni sucluyor. Beni bir turlu dinlemediğinde sinirleniyorum. Onunla bir turlu konuşamadığımı, cocuk gibi davrandığını, ufacık şeye kin tuttuğunu soyledim. Karşımda bir yetişkin goremiyorum dediğimde cıldırdı. Kufur etti, yuzuğu attı. Tum kapıları carptı. Kapıları carptığı icin peşinden gittiğimde elini kaldırdı. Sonrası aynı laflar, ben sana elimi kaldırmadım. Sonrasında hicbir şey olmamış gibi davranıyor, ben yumuşuyorum ve yine normale donuyoruz.
Bir hafta kadar oncesinde de olaylar şoyle gelişti. Kahvaltıya gittik. Ben bir erkek youtuber'dan, onun yaptıklarından bahsettim. Yuzume bakıp cevap bile vermiyor. Bazen boyle, en ufak sohbet edilmiyor, ben bir şey anlatıyorum anlatıyorum, tek bir yorum bile yok adamdan. Yorum beklediğimi soylediğimde, tanımıyorum ki, ne yorum yapayım dedi. Ben de iyi o zaman dedim. Telefonuma bakmaya başladım. Ki ilk başta yine onu ilgilendiren bir konuya internetten bakıp ona gondermiştim. Sonra kendim araştırma yapmaya başladım. Ne yapıyorsun dedi, sonra o da başladı kendi telefonuna bakmaya. Sonunda eve donduk. Ben tabii biraz gerginim. Niye gergin olduğumu, niye orada konuşmayı kesip telefona gomulduğumu sordu. Ben de dedim, ben konuşuyorum ama sen bir yorum bile yapmıyorsun, ben telefona bakıyorsam zaten konuşamadığımız icin. İlla konuştuğum konu hakkında yorum yapmak zorunda da değilsin, ama konuşmamamızdan yakınıyorsan sen başka bir konu acabilirsin. Ama yok her şeyi benden bekliyor. Konuyu da ben acıcam, benim modum duştuğunde o hic modumu değiştirmeye bile calışmayacak ama o halimden yakınacak. Sonra bir anda bağırdı, o o.c. yuzunden tartışıyoruz diye. Ben ona izlediğim youtuber'la ilgili enerjisi yuksek demiştim. Ama ona gore ben ondan elektrik aldım demişim. Benden 12 yaş falan kucuk, onu soylediğimde bizim de aramızda yaş farkı var diyor. O buyuk benden. Gercekten sacmasapan bir olay. En son beni dinlemeyince, huyum değildir ama sabrım taştı, kufredip gittim. Bunun uzerine o bana aynı kufru etti karşılık olarak. Aynı kufru anneme de etti. Tartışma yine alevlendi, kolumu tutup sıktı ve buktu. Bu kufur ve kol sıkma olayının sırasını şu an cok da hatırlamıyorum. Ama hem hic alttan almaması, bu kadar bağırıp cağırması, hem bana hem anneme kufur etmesi ve kolumu bukmesi bendeki sevginin coğunu bitirdi.
Ertesi gunu ben kalkıp annemlerin yazlığına gittim. Kafamı dinlemek ve netleştirmek istedim. Orada boşanma kararını da verdim. Sonra o yazmaya başladı. Ben de boşanmaktan başka cıkış yolu goremediğimi, ancak kendisi ofke kontroluyle ilgili terapi alırsa bir şeylerin değişebileceğini soyledim. Terapiyi kabul etti. Ben onun terapi almasını istiyordum ama goruştuğum yer once cift terapisi almamız gerektiğini, gerekirse bireysel terapiye yonlendirdiklerini soyledi. Tamam terapiye gidelim dedi ama, ikimizde de hata olduğunu savunan şeyler yazdı. Ben onun ofke kontrolsuzluğu ve şiddet eğilimi yuzunden soylediklerini kabul etmedim. Hala bende de hata olduğunu kabul ettirmeye calışması beni iyice sinir etti. Pişmanım bile demedi. Bir iki gun sonra yazmaya devam etti. Ben kendisiyle konuşmak istemediğimi, terapi odasında konuşacağımızı soyledim. Bir daha tartışmalarımızın hicbir zaman o seviyeye gelmeyeceğini soyledi. O bile sinir etti beni. Yani şu an sadece iyi şeyler de soylese ters tepki yapıyor bende. Gozumun onune o bağıran, kufreden nefret dolu suratı geliyor. İnat değil, depresif bir haldeyim ve ne ona bakmayı ne de konuşmayı icim almıyor. Bana bir fiske vurmuş olsaydı şans da vermezdim, ama her sıkıştığında ofkesini kontrol edememesi, şiddete başvuracak olması, gitgide bunun artması ihtimali cok kafamı kurcalıyor.
Bugun eve geldim. O işte, ona mesajla haber verdim. O geldiğinde gerilmek istemediğim icin baştan ben odamda olacağım, beni rahatsız etme yazdım. Ben bunu yazamadan, sadece gunaydın demişken beni cok ozlediğini soylemiş. İnanın gitgide itici gelmeye başladı bana. Ama eve gelip copte bira kutularını gorunce bir icim de acıdı. Terapi olmasa coktan boşanıyordum. Pek bir duygu hissedemiyorum. Terapiye 5 gun var. O gune kadar benim uzak durmamdan sıkılıp belki kendisi bitsin de diyebilir. Ya da terapi sırasında da ben bitirmek istediğimi soyleyebilirim, kendime guvenemiyorum. O zaman ne olur, doğru mu yaptığım diye duşunuyorum ama ona bakmak, aynı yatakta uyumak icimden gelmiyor. Terapiden sonra gelir mi onu da bilmiyorum. Hala boşanmayı duşunup duruyorum. Lutfen akıl verin, bekleyeyim mi? Boyle bir insanın değişme ihtimali var mıdır?