Bir adım atarken bir soz soylerken “abiye dur kızım etme bulma dunyası bu yaptığın ileride sana doner mi”
diye duşunuyorum elimden geldiğince. İleride cocuğum olursa o da mesai arkadaşı tarafından kalbi kırılır mı, bi vatandaş mi geldi yanıma; annem yada sevdiğim biri bi kamu kurumuna gitmişte bi şeye ihtiyacı olmuş gibi yardımcı olmaya calışıyorum.
Ozellikle hak yeme ve kalp kırma konusunda cok hassasım. İnsanız istemeden yanlış yaptığımızda olmuştur bir daha Aynı hatayı tekrar etmemeye calışırım.
Gel gelelim iş dunyasındaki donen dolaplara alışamadım kac yıl oldu.
Bugun minicik cidden sacma bir şey ustume farklı aksettirildiği icin gidip hesap verdim.
Ustum aksettiren kişiye inanmış “neden boyle boyle dedin” dedi
“Demedim efendim doğrusu bu “ dediğim zaman “tamam zaten oyle de “ dedi
Ben olsam “boyle mi dedin abiye?” diye sorarım once
Bu yanlış aksettiren kişi babam yasında velevki hata yapmış olsam hatamı kapat. İspiyonlama.
Bu babam yaşındaki adamın ince oyunlarından acık aramalarından hata yapınca keyif almasından midem bulanıyor artık laf vermemek icin elli kez duşunup hareket ediyorum bu da yoruyor.
Bunu neden yazdım konuşacak kimsem yok ya sadece benim başıma geliyormuş gibi hissediyorum.
Sanki herkes benim gibi duşunup herkesin arkasını kolluyor ama bi benim başıma kotu şeyler geliyormuş gibi..
Bir de boyle zamanlarda suratımı duşurmeden o kişiye fırsat vermeden devam etmek istiyorum işime. Yapamıyorum :/
Umursamaz nasıl olunur :/
Ekleme: bu kişinin kotu kalpliliği icin bi ornek vereyim. İşkurlu bir personel vardı calıskanda bi kız bi isteğini yapmadığı icin (mantıklı sebebi var) kıza kıl olup bir daha aldırtmadı. Cokk uzulmuştum bu kotuluğe şok oldum.
Ama kız şu an uzman yardımcısı olarak başka yerde calışıyor cok şukur
