Az once başka bir konuda benimle benzer bir sorunu olan birine rastladım ve ben de buraya bu konuyu acmaya karar verdim. Biraz uzun ama lutfen sıkılmadan okuyun ve ben ve benim gibilerin bu derdine hep birlikte cozum bulalım???
Eşimin canını istese vereceği, kardeşlerinden ayırmadığı, ailece değil sulalece goruştukleri, ailesinin de kendilerini cok sevdiği ve hatta karısı icin kayınvalidemin ''ilk gelinim o, ikinci gelinim sensin.'' diyecek kadar sevdiği bir arkadaşı var. Bunlar 5 yıldır evliler. Eşimin arkadaşına Ali, arkadaşının eşine de Ayşe diyeceğim karışıklık olmasın diye. Olabildiğince objektif anlatmaya calışacağım ki objektif cevaplarla gercek bir cozum bulabileyim. Bu işi sizin kıvrak zekalarınız olmadan cozemem cunku ben istemediğim durumlar karşısında hazır cevap olamıyorum, aklıma sonradan bi ton şey geliyor ama iş işten geciyor tabii..
Ali imam hatip mezunu mutaasıp bir ailenin iyi huylu cocuğu. Ayşe ise alkol ve şiddet dolu bir ailede yetişmiş, zor hayat koşullarından duzluğe cıkmayı başarabilmiş ama sonradan gormeliğin etkisiyle modern yaşam tarzını kavrayamamış ve uyum sağlamaya calışırken olayı yanlış anlamış, ama yine de iyi niyetli ve temiz kalpli bir kız. Bu arkadaşlarımızla surekli goruşuyoruz ve her goruştuğumuzde mutlaka beni rahatsız edecek bir konuşma geciyor. Hic istisnası yok! Anlatılacak cok şey var da ben en onemlilerini anlatacağım. Ayşe ;''Ben cok modernim,eşimle bu konuları rahatca konuşabiliyorum.'' dercesine surekli Ali'ye ''Şu kız cok guzel dimi? Buna ben bile bakarım bacakları cok guzel valla. Gecen gun bi kız gordum alışveriş merkezinde şoyle bi şort giymişti. Şurası şoyle gorunuyodu, herkes ona bakıyodu.'' gibi muhabbetler yapan bi kız. Kendi kişiliğinden kaynaklanıyor olsa gerek yeni evlendiklerinde benim eşim de dahil herkes ona cok yuklenmiş. Eski sevgilileri iceren yersiz şakalar, olmayan olayları olmuş gibi anlatmalar vs... Bu kız da o arkadaş grubundaki son ve en kucuk gelin olmam sebebiyle bana surekli aynı şakaları yapıp intikam almaya calıştı eşimden.
Ben de oyle biriyim ki; eşim başıma gelecekleri bildiğinden, cok ısrar etmesine rağmen eski sevgililerinden bahsetmemesini istedim ve bahsetmedi de. Bunun sebebi de onu kıskanmam falan değil sadece bu tur konuların aile kuran veya kurmak uzere olan insanlar arasında konuşulmasını doğru bulmuyorum. Benim nacizane duşuncem; ben cocuklarıma anlatamayacağım hic bi şey yaşamadım ve nasıl ki bi anne cocuğunun yanında eski sevgilisinden bahsetmezse, ailesinin bir diğer uyesi olan eşiyle de bunları konuşmamalı. Bu duşunceme rağmen eşim bilmek istediği icin, sırf onun fikrine saygı duyduğumdan, ben ona her şeyi anlattım ve konuyu kapattık. Eşim de benim olmadığım bir ortamda tum arkadaşlarına benim bu konudaki hassasiyetimi anlattı ve o şakaların bana yapılmamasını istedi. Herkes bu hassasiyetimi alay konusu yapsa da bir sure sonra alıştılar. (Bu olaylar olduğunda biz sozlenmiştik, nişan yapılmak uzereydi.)
Nişanlandıktan sonra biz ev bakmaya başladık. Eşim askere gidecekti, o gitmeden bi ev bulup almak istiyorduk. Ali iş icin yurt dışındaydı ve Ayşe'yi evinden alıp yeni doğum yapan bi arkadaşımızı ziyarete gittik. Donuşte evden cıktık, arabaya bindik tam emniyet kemerimi bağladım, ne olduğunu hatırlamadığım bi konu acıldı, eşime dedi ki ''sen o kadar kıskancım diyosun, kıza etek giydirmiyosun ama goğus dekoltesinin maaşallahı var.'' (Kıştı ve uzerimde sadece yakası dantel olan bence gayet de hanım hanımcık bir kazak vardı.) Şakayla karışık soyledi, bişey diyemedim. Nişanlım araba kullanıyor, ben yanındayım, o da arkada ortada oturuyor. Bana sordu ''Yanlış anlamazsan bişey sorucam, senin X'den once hic erkek arkadaşın olmuş muydu, hani univ.de, sınıftan falan...?'' Ben bu sacma ve yersiz soru karşısında alaycı bi ses tonuyla ''Yoooo, hic olmadı, bugune kadar kimsenin eli elime değmedi!'' dedim. Gulduk ettik, eşim salakca atladı: ''Olmuştu ya hani? univ.de sizin sınıftaydı.'' ''O bizim sınıfta değildi, sayılmaz.'' dedim bozuntuya vermeden gulumseyerek. Sonra arkamı donup ''Ben X'e anlatacağımı anlattım ve biz bu konuyu kapattık, ben hoşlanmıyorum evleneceğim insanın yanında boyle şeyler konuşmaktan.'' dedim. Nedenini sordu, yukarıda bahsettiğim kendi sebeplerimi anlattım. Eşim de ''sakladığın bişey mi var sanki neden anlatmıyosun ki?'' diye baskılamaya başladı. Ayşe de cevabımdan tatmin olmadı ve ikisi birlikte car car konuşmaya başladılar bu konuda konuşma ve şakalara karşı yumuşamam gerektiği konusunda beni ikna etmeye calıştılar. Ama muhabbet surekli şaka uzerinden devam ediyo, herkes hem guluyo hem laf sokuyo! Ben de sonunda ciddi bi şekilde ''Ben bu şekilde duşunuyorum ve herkes de benim hassasiyetime saygı gostermek zorunda!'' dedim. Ayşe de arkasına yaslanıp ''Bundan sonra siz isteseniz de acmam zaten konuyu.'' dedi. Ama tabi yine şakayla karışık soyluyo. Sonra eve geldik zaten, indi. Nedense benim akılsız kocam sadece Ayşe'nin soylediği bu lafa bozuldu ve bizi kıskandığını duşundu. Ki benim hic aklıma bile gelmemişti kıskanclık meselesi. Şunu da anlamadım; az once Ayşe'yle birlikte bana karşı savaş veren adam, Ayşenin bu lafından sonra ''Ayşe bizi kıskanıyor.'' demeye başladı

Bi gun topluca pikniğe gittik arkadaşlarıyla duğunumuzden 3 ay once. Ben de o zaman yeni trafik kazası gecirmiştim. Kolum alcıda, kafamda dikişler vs... sırf arkadaşlarının geniş mideliliğinden rahatsız olduğumdan tek başına gitmesine izin vermedim ve ben iyiyim bişeyim yok yalanlarıyla yataktan kalkıp gittim pikniğe. 2 gorumcem de yanımızdaydı. Biz gorumcemlerle konuşuyoduk, arkamı bi dondum Ayşe eşimin yanında ama yapışık gibi duruyo tam yanında, sağında. Ben de oteki yanına gectim eşimin. Solunda kaldım. Sağ kolum alcıda olduğu icin yanaşamadım da, sol elimle elini tuttum ama garip bi goruntu oldu. Neyse ben bi taraftan eşimi cevirip Ayşe'yi karşımıza almaya calışıyorum. Bi taraftan da sohbete ortak olmaya calışıyorum. İnsan sohbet ettiği insanın yuzune bakmak ister dimi? Bunun umru değil. Goruntuyu hayal edin 3'umuz karşıdaki dağlara bakarak sohbet ediyoruz yanyana ayakta. Neyse huzursuzluk cıkarmamak icin bişey demedim. Bi ara 10 kişi falan toplandık, ayakta kokteyl havasında sohbet ediyoruz. Konu benim eşimin keline geldi. Ayşe'nin de uzun kıvırcık sacları var. Saclarını eşimin başının ustune koydu, Ayşe'nin eşi ve gorumcelerim dahil herkes karşılarına gecti, fotoğraflarını falan cekiyolar, guluyolar eğleniyolar. Ben bi adım geriye gittim hic gulmeden bakıyorum eşime bana bakması icin. Eşim de bu tur sululukları sevmez. Onun icin fazla yuz vermiyo ama sesini de cıkarıp o sacları ustunden atmıyo! Bu konudaki rahatsızlığımı soylediğimdeyse ''O benim kardeşim sayılır, sen nasıl boyle bişey duşunursun. Onun kocası da orda, o niye ses cıkarmıyo?'' falan dedi. Ben de dedim ki: ''Sen artık cocuk değilsin. Nişanlının yanında kendinle boyle eğlenilmesine izin vermiceksin.'' Kızlar Vallahi de Billahi de kıskanclık değil bu. İnsan kendini ovmez ama başka nasıl anlatayım ki? Ben Ayşe'nin ya da diğer arkadaşların eşleri yanında Adriana Lima gibiyim! Hele eşimin yanında, Adriana Lima'nın ta kendisiyim

Ramazandan once son kez bi piknik yapalım dedik ailece. Biz de evleneli 1 ay olmuştu daha. Eşimin ailesi, Ayşe, Ali ve Ali'nin ailesi pikniğe gittik. Yemeklerimizi yedik ben orda kayınvalidemle konuşuyorum, arkamı bi dondum, goruntu şu: Eşim ve Ali yanyana oturuyorlar yerde. Ayşe de arkadan eşimin omzuna masaj yapıyor!!! Eşim sanki hic bi şey yokmuş gibi Ali'yle muhabbete devam ediyor. Ali buna sesini cıkarmıyor. Gelini kocasının arkadaşına masaj yapan aile ve oğlunun arkadaşının karısının oğluna masaj yaptığını goren aile buna karşı tepkisiz. Gayet normal karşılıyorlar. Oradaki aileler de kapalı tıkalı en az 1 kere Umre'ye gitmiş, her biri imam hatip mezunu insanlar! Benim ailemse başlarını kapatmamak icin Hacca gitmekten korkan ama yine de dinlerinin gereklerini yerine getirmeye calışan zamane Muslumanları. Yetiştiğimiz kulturleri anlatabilmek icin soyledim bunu. Orada cirkef gelin olmamak icin bişey demedim, etrafta buyukler vardı ama ben de gittim yere comelip eşimin omzuna dokundum. Bişeyler bahane edip konuştum. Sonradan bu konudaki rahatsızlığımı eşime dile getirdiğimde soylediği şu: ''Ya Ayşe benim kardeşim gibi, kotu bişey olsa kocası orda, ailelerimiz orda, neden kimse bişey demiyo da sen diyosun?'' ''Dedim ki: ''Kardeş ayrı, kardeşim gibi ayrı şey! Kimsenin bişey dememesine zaten şaşıyorum ama bana bunlar cok lacka geliyor, hoşlanmıyorum!'' Tabi ben yine kıskanc gelin damgası yiyorum! Eşimin ailesi, ailece gerek iş icin gerekse gezmek icin yurt dışına, Avrupa'ya Balkanlara vs giden insanlar. Ben hic yurt dışına cıkmadım. Acaba diyorum yurt dışına cıkanlara boyle bi rahatlama mı geliyor? Ne biliym orda daha fazlasını gorunce bunlar normal mi geliyor?
Gecenlerde iftardan sonra Ali, Ayşe, Ali'nin kuzeni ve nişanlısıyla birlikte akşam gezmesine cıktık. Gecen akşam şunu yaptık bunu yaptık derken ikimiz de o akşam kacak gelinler dizisini izlemişiz. Ayşe yine kendisinden beklediğim şekilde eşime şakayla ''Gozlerini alamadın tabi dimi? Hele o guzel olan kız hava alanında koşarken eteği hop acılıp hop kapandı biz de bekledik bişey gorcez diye ama goremedik.'' dedi. Ben de guldum ''Aman Ayşe, siz de liseliler gibisiniz valla, liseli ergenler miyiz biz gul gibi karısı yanında otururken televizyondaki kadının eteğini kollasın benim kocam?'' dedim. ''Erkekler ergenlikten cıkamıyo maalesef.'' dedi. ''Valla benimki cıkmış. Darısı senin başına.'' dedim. Tabi hepimiz gulumseyerek laf sokuyoruz

Cok uzun oldu kusura bakmayın... Daha neler var da... kısa kestim ben mevzuyu. Nolur bana cok objektif bi şekilde bi akıl verin. Ben mi mağarada yetişmişim, medeniyetten haberim yok, yoksa bunlar mı fazla geniş mideli. Ve ben ne yapmalıyım? Bana bi care???