Radyoterapinin amacı kanserli hucreleri yok etmektir, ama bu arada tedavi alanı icinde kalan sağlıklı hucreler de etkilenecektir. Bu şekilde ortaya cıkabilecek yan etkiler coğu zaman hafif olmakla beraber, bazı hastalarda onemli sakıncalar yaratabilir. Tedaviye başlamadan once doktorunuz, tedavi suresince ve sonrasında olabilecek yan etkileri size anlatacaktır. Bu konuda sizin sorularınızla da genişletilecek acıklamalar sizi bilgilendirecek ve daha sonra doğabilecek sorunlara hazırlıklı olmanız sağlanacaktır.
Radyoterapinin olası yan etkileri bircok faktore aynı anda bağlıdır:
- Tedavi alanının genişliği ve lokalizasyonu : Alan genişledikce komplikasyon riski artar. Ayrıca tedavi alanının icinde yer alan kritik organ sayısı ve hacmi arttıkca, risk artar. Her organın radyasyona direnci değişiktir. Ozellikle radyasyona toleransı az olan bobrek, karaciğer gibi dokuların alan icinde bulunduğu durumlarda azami dikkat gerekir.
- Uygulanacak toplam ve gunluk doz miktarı: Gerek toplam ve gerek gunluk doz miktarı ne kadar yuke, yan etki riski de o kadar yuksek olacaktır.
- Hastanın yaşı ve genel durumu: Yaşlı ve direnci duşuk hastalarda, genel durumu bozuk hastalarda radyoterapiye bağlı yan etkiler daha cabuk gelişir ve daha problemli seyreder.
- Tedavinin kalitesi: Doğru cihaz secimi, doğru planlama ve tedavi suresince dikkatli bir takiple yan etki olasılığını asgariye indirmek mumkunudur.
Radyoterapi, olası yan etkilerinden olabildiğince kacınabilmek amacıyla, seanslara bolunerek verilir. Ozel durumlar dışında haftanın 5 gunu uygulanır, haftasonu 2 gun ise sağlıklı hucrelerin kendini toparlamasına izin vermek amacıyla dinlenilir. Ayrıca yan etkileri asgariye indirebilmek icin, tedavi alanı icinde kalan ve ışınlanmasına gerek olmayan sağlıklı dokuları radyasyondan korumak amacıyla ozel yapılmış kurşun koruma blokları kullanılır. Yan etkiler genellikle ilk gunlerde değil, ilerleyen gunlerde, doz arttıkca başlar. Vucudunuzdaki en ufak bir değişikliği, hissettiğiniz en ufak bir yakınmayı mutlaka doktorunuza bildiriniz. Bircok hasta tedavi ilerledikce gelişen yan etkileri, esas hastalığının artmaya başladığı, hatta hastalığın başka yerlere atladığı şeklinde yorumlamaktadır. Bu, onun tedaviye olan inancını ve psikolojik durumunu bozmaktadır. Oysa en baştan itibaren bu yan etkiler hakkında bilinclenerek ve ortaya cıkacak her yeni durumdan doktoru haberdar ederek, bu olumsuzluktan kurtulmak mumkundur. Yan etkilerin cok buyuk bir bolumu tamamen gecicidir. Tedavi sonrası bazıları gunler, bazıları haftalar icinde kaybolacaktır. Ayrıca her yan etki icin, yakınmaları hafifletecek tıbbi careler mevcuttur. Bazen birtakım ilaclar kullanarak, bazen tedaviye bir sure ara vererek bu yan etkileri hafifletmek mumkundur. Yan etkiler, asla tedavinin kotu gittiği ya da bir işe yaramadığı şeklinde yorumlanmamalıdır.
Radyoterapinin yan etkileri, tedavi suresince gorulen “erken komplikasyonlar” ve tedaviden bir sure sonra beliren “gec komplikasyonlar” olarak sınıflandırılır. Ayrıca olası yan etkiler, tedavinin uygulandığı bolgeye gore değişir :
KANDA GORULEN YAN ETKİLER:
Radyoterapi bazen kan yapıcı sistemin urettiği hucreleri etkileyebilir. Erişkin bir insanda kan hucrelerinin yapımı ozellikle kemik iliği dokusunda gercekleşir. Dolayısıyla radyoterapi alanı dahilindeki kemik dokusu hacmi arttıkca (omurga, kalca kemiği gibi) kanla ilgili yan etki riski de artar. Ayrıca kemoterapi ile birlikte giden ya da kemoterapiden hemen sonra başlayan radyoterapide kan ile ilgili yan etkiler daha sık gorulmektedir. Kandaki olası yan etkileri zamanında saptayabilmek ve gerekli onlemleri zamanında alabilmek icin radyoterapiye giren her hastaya haftanın belli bir gunu, duzenli olarak kan sayımı yapılır.
Radyoterapi, kandaki 3 grup hucreyi etkileyebilir :
Eritrositler (Alyuvarlar) :
Bu hucreler tedavi nedeniyle azalabilir. Bu durumda kendinizi yorgun, halsiz, iştahsız hissedersiniz. Eğer eritrosit sayısı cok duşerse (radyoterapide bu cok nadir gorulen bir durumdur) tedaviye ara vermek gerekebilir. Bu gibi durumlarda kan nakli ya da kan yapımını hızlandırıcı ilacları kullanmak gerekebilir.
Lokositler (Akyuvarlar) :
Radyoterapi ile azalma riski en fazla olan hucre grubudur. Bu hucrelerin duşukluğunu hissedemezsiniz. Bunu ancak rutin ve duzenli yapılan kan sayımları ortaya koyabilir. Bu hucrelerin belli bir seviyenin altına duşmesi, sizi enfeksiyonlara karşı daha duyarlı kılar, direncinizi duşurur. Bu nedenle yuksek ateş, yeni başlayan oksuruk gibi durumlardan doktorunuzu derhal haberdar ediniz. Lokosit sayısı cok duşukse tedaviye ara vermek, birtakım ilaclar kullanmak gerekebilir. Hatta enfeksiyon riskine karşı evde ya da hastanede, izole bir odada bir sure istirahat etmeniz, antibiyotik kullanmanız gerekebilir.
Trombositler :
Bu hucreler kanın pıhtılaşma fonksiyonundan sorumlu hucrelerdir ve radyoterapiye bağlı olarak pek nadiren azalabilirler. Ceşitli yerlerden kucuk kanamalar, cildinizde noktacıklar ya da curume tarzında gorunumler bu hucrelerin duştuğunun gostergesi olabilir. Bu durum icin de gerekli onlemleri doktorunuz alacaktır.
CİLTTE GORULEN YAN ETKİLER:
Radyasyon tedavisinin uygulandığı her bolgede cilde ait birtakım yan etkiler gelişebilir. Bu yan etki riski, uygulanması planlanan toplam doz yukseldikce artar. Yani daha cok 5-6 hafta suren uzun sureli tedavilerde ve tedavinin ileri donemlerinde gorulur. Koltuk altı, boyun gibi cilt dokusunun ince olduğu bolgelerde, anus bolgesi, ağız ici gibi mukoza dokularında bu tip yan etki riski daha fazladır. Cilde ait yan etkiler, uzerine basmakla solan hafif kızarıklıklarla başlar (guneş yanığı gibi) ve sulu, acık yaralara kadar gidebilir. Doktorunuz ve tedavi teknisyeniniz cilt değişikliklerini surekli kontrol edecek ve cilt reaksiyonlarına ait ilk belirtileri gorduklerinde gerekli onlemleri alarak, sizi de bilgilendireceklerdir. Bu gibi durumlarda tedavinize bir sure ara verilmesi gerekebilir. Birtakım ilaclar kullanmanız onerilebilir. Ama doktorunuz onermeden krem, pansuman turu uygulamalardan mutlaka kacınınız. Cildiniz icin alacağınız onlemler size mutlaka anlatılacaktır. (Bir sonraki konuda soz edilecek) Cilt reaksiyonlarının buyuk bolumu tedavi bitiminden 2-4 hafta sonra kaybolur. Bazen tedavi sonrası uzun donemde radyoterapi alanına dahil olan cildinizde noktasal tarzda koyu lekeler (telenjiektazi) kalıcı olabilir ve zararsızdır. O bolge cildiniz, diğer bolgelere gore daha koyu renkli ve daha sert olarak değişikliğe uğrayabilir ve bu durum coğu kez zamanla normale yaklaşır.
BOLGESEL YAN ETKİLER :
Baş ve Boyun Bolgesi Radyoterapisindeki Olası Yan Etkiler :
- Dişlerle ilgili yan etkiler : Ağız boşluğuna radyoterapi uygulanması, dişlerinizin curume eğilimini artırabilir. Bu durumda duzenli bir diş hekimi kontrolune ihtiyacınız olacaktır. Florid tedavisi, dişlerinizin radyoterapinin yan etkilerinden korunmasında faydalı olabilir. Doktorunuz tedaviye başlamadan once ozel bir diş kontrolu isteyebilir. Ayrıca tedavi sırasında ya da tedavi sonrası erken donemde herhangi bir sebeple diş hekimine gittiğinizde, ağız bolgesinden radyoterapi aldığınızı ya da almakta olduğunuzu mutlaka soyleyiniz.
- Ağız boşluğu ve boyuna ait yan etkiler : Ağız ici hucreler radyasyona duyarlı olduğundan, tedavi suresince ağız icinde yaralar olabilir. Bu nedenle tedavi suresince ağız bakımınız son derece onemlidir. Bu konuda ilgili personel size yardımcı olacaktır. Bazen tedavi boyunca duzenli antiseptik gargara ve gerekirse başka ilaclar kullanmanız gerekebilir.
Bu bolgede tukruk ureten cok sayıda salgı bezi vardır ve bunlar radyoterapiden etkilenerek tukruk uretimini oldukca azaltabilir, hatta tamamen sonlandırabilirler. Bu durum sıkıntılı bir tablo yaratabilir. Yutma gucluğu, ağız kuruluğu, ciğneme zorluğu sıkca gorulur. Ayrıca tukruk salgısının azaldığı bu ortam fırsatcı enfeksiyonlar icin cok uygun bir ortamdır. Bir fırsatcı mantar enfeksiyonu tablosu olan Pamukcuk Hastalığı bu hastalarda sık gorulur. Doktorunuz bu durumda gerekli ilac ve onlemleri size bildirecektir.
Bu tedavi dilinizi de etkileyeceği icin bu bolgede bulunan tat almadan sorumlu hucrelerin fonksiyonu azalabilir. Bu durum, tat alma duyunuzu aksatabilir. Bazı hastalar, hicbir gıdanın tadını alamadıklarını, her gıdanın tadının aynı olduğunu soylerler. Bazıları ağızlarında surekli lik bir tat hissederler.
Boyun tedavisine bağlı cilt yaraları, yutma gucluğu gelişebilir.Hastalar tedavinin ilerleyen donemlerinde, yutma sırasında boğazlarında bir yumru hissettiklerini ifade ederler.
Alkol ve sigara ağzınızın icini tahriş edebileceğinden, tedaviniz suresince bunları hic kullanmamanız en doğrusu olacaktır.
Bu yan etkilerin buyuk coğunluğu gecicidir. Ama bazı yan etkilerin duzelmesi gecikebilir. Orneğin ağız kuruluğu aylarca surebilir. Nadiren kuruluk kalıcı da olabilir. Onceleri bu durum size zor gelecektir, ama size yardımcı olabilecek careler vardır. Doktorunuz ağzınızı nemlendirecek yapay tukruk spreyleri, antiseptik ilaclar onerebilir. Tat alma bozukluğunun duzelmesi bazen tedavi sonrası 1 yıla kadar gecikebilir. Ama coğu kez yan etkiler tedavi sonrası yavaş yavaş ortadan kalkacak ve herşey normale donecektir.
- İştah azalması ve ona bağlı etkiler : Ağzınızda olan bu yan etkiler iştah azalmasına ve dolayısıyla kilo kaybına yol acabilir. İştahınız azalsa bile, doktorunuzun onereceği tarz besinleri almaya azami gayret sarfetmelisiniz. Hızlı kilo kaybı vucudunuzun direncini duşurur, bu da tedavinizi etkileyebilir. Yağlı, baharatlı, kızartma turu yiyeceklerden, cok sıcak ve cok soğuk ya da asitli iceceklerden tedavi suresince uzak durmanız faydalı olacaktır. Sağlıklı bir beslenmeye devam etmek, tedaviniz icin cok onemlidir. Gerekirse, ağız ici sorunlarınız gecene kadar yuksek kalorili solusyonlarla takviye yapılabilir. Yemek yeme zorluğunuzu doktorunuza mutlaka bildirmeniz gerekir. Boğazınız cok tahriş olmuş, yeme-icmeniz sancılı bir hal almışsa, tedaviye bir sure ara vermek de gerekebilir. Bu tur yan etkiler tedavi tamamlandıktan sonra birkac hafta kadar daha devam edebilir.
- Ses değişiklikleri : Ses tellerinizin bulunduğu bolgeye (boyun) radyoterapi uygulanıyorsa, sesinizin boğuklaşıp kısıldığını, bazen tamamen kesildiğini fark edebilirsiniz. Bu durumu hastalığın ilerlediği yonunde yorumlayan hastalar coktur. Oysa bu bir yan etkidir ve bu değişiklikler gecicidir. Tedavi bitiminden en gec birkac hafta sonra sesiniz eski haline donecektir.
- Sac ve kıl dokulmesi : Sadece radyoterapi uygulanan bolgede olmak uzere, sac ve vucut kılları dokulebilir. Genellikle tedavinin ikinci haftasından sonra başlar. Bu durum gecicidir, tedavi bitiminden 2-3 ay sonra normal haline doner. Kimi zaman yeni cıkan sacların daha değişik renk ve tipte olduğu, hatta biraz daha gur cıktığı izlenir.
Goğus Kafesi Bolgesi Radyoterapisindeki Olası Yan Etkiler :
- Yutma zorluğu : Radyoterapi esnasında ve sonrasında bir sure icin goğus kafesinizde bir daralma hissi olabilir. Bu nedenle katı yiyeceklerin alınması zorlaşabilir. Daha ileri aşamada sıvı gıdaların alınması bile zor olabilir. Bunlar tedavinin getirdiği durumlardır, hastalığın kendisi ile ilgili değildir. Boyle bir durumdan doktorunuzu olabildiğince erken haberdar etmeniz gerekir. Cunku bazı ozel ağrı kesici ve gargara turu ilaclarla, yemek sırasında hissedilen bu ağrıyı hafifletmek mumkundur. Takviye edici, yuksek kalorili hazır solusyonlar kullanmanız gerekebilir. Ayrıca zamanla, deneyerek kolay yutulan yiyecekleri bulacak ve daha rahat edeceksiniz. Bu tip ağrılar ve yutma zorlukları tedaviden sonra giderek azalır ve genellikle 5-8 haftada tamamen gecer.
- Bulantı-kusma : Bazı hastalar tedavi suresince, hatta ilk gunlerden başlayarak bulantı ve bazen kusmadan yakınırlar. Tedavi alanı mideye ne kadar yakınsa, bu yakınma o kadar yaygındır. Bazen bulantı hissi nedeniyle yemek yeme problemi olan hastalarda hızlı kilo kaybı başlar. Bu durum da sizin kendinizi halsiz, yorgun hissetmenize ve vucut direncinizin duşmesine yol acr. Bunu onlemek icin doktorunuz mide bulantısı ve kusmayı onleyici ilaclar verecektir. Gunumuzde bu konuda cok etkili yeni ilaclar mevcuttur. Radyoterapi biter bitmez bulantı ve kusma yakınmalarınız da kalmayacaktır.
- Nefes darlığı, oksuruk : Goğus bolgesine radyoterapi uygulanması sonucu kuru oksuruk, nefes darlığı gelişebilir. Bu konudaki sıkıntılarınızı hafifletecek bazı ilaclar vardır, doktorunuz bunları size onerecektir. Ancak tedavi bitiminden birkac ay sonra gelişebilecek oksuruk, nefes darlığı yakınması, mutlaka uzerinde durulması gereken bir husustur. Akciğer radyoterapisi sonrası bir gec komplkiasyon olarak ozel bir enfeksiyon gelişebilir (Radyasyon Pnomonisi) Bunun asıl hastalıkla ilgisi yoktur, ama sıkıntılı bir durumdur. Bu enfeksiyonun akciğerde bıraktığı hasar kalıcı olabilir. Doktorunuz bu konuda gerekli tedavi ve onlemleri size bildirecektir.
Mide ve Karın Bolgesi Radyoterapisindeki Olası Yan Etkiler :
- İshal : Bu bolge ışınlamalarında ishal, cok defa beraberinde mide krampları ve şişkinlik yakınması ile birlikte yaygın bir şekilde gorulur. İshal yakınmanızı başlangıc aşamasında doktorunuza bildirmeniz gerekir. Tedavi oncesi size bu konu hassasiyetle anlatılacak ve ishal olduğunuzda mutlaka haber vermeniz istenecektir. Zira ishal devam ederken tedaviye devam edilmesi, ishali artırır, onlenmesini geciktirir ve bu durum ozellikle duşkun hastalarda sıvı kaybına yol acarak ciddi sorunlar yaratabilir. İshal durumunda coğu kez ishal sona erene kadar tedaviye ara verilir ve bu arada ishal kesici ilac başlanır. Az lifli gıdalar almak, bol miktarda su icmek faydalı olacaktır. İshal, tedaviden sonra tamamen gececektir, kimi zaman birkac hafta devam edebilir. Daha fazla sure devam ederse doktorunuza bildiriniz.
- Bulantı-kusma : Bu bolge ışnlamalrında bulantı hissi ve kusma daha sıktır. Ama bu durumu onleyebilecek guclu ilaclar mevcuttur. Bazı hastalarda gun boyu bulantı olabilirken bazılarında sadece tedaviden hemen sonra olur. Bu durumda her tedaviden 30 dakika once alınacak bir bulantı kesici ilac cok etkili olacaktır. Tedavi bitiminde genellikle bulantı da kesilir.
- İştah azalması ve kilo kaybı : Bulantı sonrası iştahsızlık da, ishal de kilo kaybına yol acabilir. Bazen yemek yeme duşuncesi ve hatta yemek hazırlama fikri bile midenizi bulandırabilir. Aslında hic de yoğun olmayan yemek kokularını cok rahatsız edici olarak algılayabilirsiniz. Bu tur durumlarda yemeğinizi bir başkasının hazırlaması en iyisidir. Duzenli, rutin oğunler yerine az ve sık oğunler yapmak daha doğru olacaktır. İştahsızlığınız ileri derecede ise takviye edici, yuksek kalorili solusyonlar kullanmanız gerekebilir. Hatta hızlı kilo kaybı durumunda hastanede yatırılıp, besleyici serumlar, ozel yollarla beslenme (burun ya da ağızdan mideye ulaşan tupler) tedavileri ile yeniden yemek yiyebilecek duruma gelene kadar hastanede kalabilirsiniz. Bu durumlar radyoterapi pratiğinde cok nadiren karşılaşılan durumlardır.
- İdrar yaparken ağrı : Aşağı karın bolgesi ışınlamalarında idrar kesesinin radyasyona maruz kalması sonucu gelişen ve sistit adı verilen iltihabi durum, sık sık idarara cıkma, idrar yaparken yanma tarzında ağrı yakınmalarına yol acabilir. Bol su icmek bu belirtileri hafifletir, ama bu gibi zamanlarda cay, kahve, alkol turu iceceklerden olabildiğince kacınmakta fayda vardır. Doktorunuzun onerisi ile antiseptik ve antibiyotik turu ilaclar kullanmanız gerekebilir. Bu yakınmalar tedaviden sonra kısa surede kaybolacaktır.