Eşi ve ben ailelerimizden uzak bir şehirde 15 yıla yakın suredir yaşıyoruz.. ikimizde memuruz. 2 tanede cocuğumuz var. ortaokul ve 2,5 yasında olan. eşimin yılardır memlketlere yakın bir yere tayin talebini yıllarca reddettim.. başlarda gitmediğim her yılı kendime kar olarak goruyordum ama artık eşimin psikolojik baskıları daha ağır basar oldu, ve iş ortamından artık aşırı bunalmış olduğunu gormem uzerine tum korkularıma rağmen iki şehre de 2 3 sat uzaklıkta bir yere tayin isteyebileceğimiz soyledim ki cok mutlu oldu.. bir yer dahi belirledikk.. , her bayramda, her tatilde, her duğunde, her sunnette, istediği zaman gidemediği icin, yıllık izinleirni memlketlerde gecirmek zorunda old. kendine dinlenmek icin vakit kalmadığı icin her fırsatta beni ezmekten geri durmadı bu 15 yıl icinde.
Benim de gitmemek icin ki en buyuk sebebim ise yılda 20 gun gittiğimiz memleketlerden hep bir huzursuzlukla donmemizdi..her donuşte iyiki uzağız diyordum ama artık cidden eşimin psikkolojik baskısına dayanamıyorum... kendi kendime cat kapı gelinmeyecek kadar yakın değil, acil durumlarda ulaşılmayacak kadar uzak yerler degil diyerekten boyle bir karar aldım..iyi olumlu yonlerini duşunerek kendimii bu fikre alıştırdım.. en cok ta eşimin her olumszlukta şu an yaşadığımız şehirden dolayı olduğunu, bu olumsuzluklara benim sebep olduğum duşuncesiyle başma kakılmasından kurtulacağim icin kabul ettimm. artık diyecek bir seyi kalmamıştı..
Şimdiye kadar herşey normal gibiydi taki eşimle son konuşmamıza kadar.. surekli aynı şehir olmaz sadece yakın yerlere duşunuruz.ben nasıl benim memlektim dye tutturmuyorsam, sende kendi memlketine yerleşme konusunda bana baskı kurma, benim memlkeetim sana zor gelir, senin ki bana diyordum.. bunu da kabul edp ortak bir şehire gitme kararı almışken, bana olta attı gibime geliyor... Benim memleketimde yaşamak istemeyen, yıllık izinlerinde bile bir gunun bile hesabını kendi memlketinden yana kullanmak isteyen adam, bana benim memleketime taşınabıleciğimizi soyledi.. tabi ben şokk.. olta attı diye duşunuyorum cunku benim şehrim daha ufak ikimizin işi icinde boş kadro olma ihtimali cok duşuk.. ben atlayıp kabul etsem tercihlerine kendi memleketinide dahil edecek haliyle... o benimkini kabul etmişken, benim onun şehrini kabul etmemem garip olacak... bilmiyorum kızlar kafam cok karışık.. eski yaşadıklarımı duşununce cok zor olur benim icin onlarla aynı şehirde yaşamak, farklı bir aile yapıları var..alışamamdım yıllardır..ve 15 yıl boyunca uzak şehirde yaşamanın verdiği rahatlıkla ozellikle orada rahat edemeyeceğimi duşunuorum..
Her ne kadar kendi memleketimde yaşamak istesemde bencillik yapıp eşimin bu teklifinide kabul edemem.. ki eşimi cok iyi tanıyorum buluttan nem kapan birisi. yılda toplasan beş kez gorduğu annemde babamda bile kusur arayan, her lafı evirip cevirip başka tarafından anlayan, beraber gittiğimiz zamanlarda hic bir zevk vermeyen, adeta diken ustunde olduğum tatilller gecirdim memleketimde eşimden dolayı.. şimdi bu iyi olacagız yonundeki vaatleri bana inandırıcı gelmiyor.. olmassa yılımızı doldurup başka şehre gideriz diyor ki başka sehirden kastı tamammen kendi memleketi olacakk. buna şuphem yok..nasıl olsa o benim şehrime geldi denedi, ben de pekala ona olan borcu odemeliyim..iste tam da bu yuzden bana olta attığını duşunuyorummm..
en son konuyu nasıl bağladınız diye sorarsanız.. 2 3 saatlik yakın yere taşıp cocukların bakımı acısından zorluk cekersek bana bu gunu hatırlatacağinı soyledi..
ben yakın yer kararını o kadar zor, 15 yıl boyunca gordğum psikolojik siddetlerden kurtulmak icin almışken bu kez de beni, daha gitmeden bunlarla korkutmaya başladıı... belli ki bu kez de kafama bunu kakıcakk... siz olsanız ne duşunursunuz ne yapardınız..