angina pectoris nedir angina pektoris nedir anjio pektoris anjina
ANGİNA PECTORİS



TANIM:

Koroner arter hastalığı (KAH) genel bir terimdir ve koroner arterlerin her turlu patolojisini kapsar. KAH yapan cok ceşitli nedenler tablo 1'de gosterilmiştir. Bunlar icerisinde en sık rastlanılan neden koroner aterosklerozdur(Kireclenme). Koroner arterlerdeki kireclenme kalp kasının kan perfuzyonunu anormal bulgu verecek şekilde azaltmışsa, aterosklerotik kalp hastalığı (ASKH) veya koroner kalp hastalığı (KKH) diye ad verdiğimiz ceşitli klinik tablolar ortaya cıkar. Bu anlamda bazen iskemik kalp hastalığı terimi de kullanılmaktadır. Amerika Birleşik Devletler'inde KKH'na bağlı olumler son 20 yılda eskiye gore bir azalma gostermiştir ama koroner olumler halen birinci sıradaki olum nedenidir. Yılda yaklaşık 500 binden fazla kişi bu nedenle olmektedir. Amerikalıların %3.1'inde (7 milyon) aktif koroner arter hastalığı vardır. Kuzey Amerika, Avustralya, Belcika, Finlandiya, Japonya gibi endustri ulkelerinde 1960'lı yılların sonlarında KKH mortalitesinde onemli yukselme olmuş, sonradan azalmıştır. Rusya, İsvec ve Doğu Avrupa ulkelerindeki KKH'na bağlı olum oranı ise halen artmaktadır.
Ulkemize gelince, Turk Kardiyoloji Derneği onculuğunde 1990 yılından beri yurutulen calışmalardan elde edilen sonuclara gore, Turkiye genelinde erişkinlerdeki KKH sıklığı %3.8 (erkeklerde %4.1, kadınlarda %3.5)'dir. Ulkemizde yaklaşık 1.200.000 kalp hastası vardır ve yılda 130.000 kişinin bu nedenle olduğu tahmin edilmektedir.

Koroner arter hastalığı nedenleri:
- Koroner ateroskleroz (koroner damarlarda kireclenme)
- Koroner embolisi(koroner damarların pıhtıyla tıkanması)
- Koroner arterlerin ani sinirsel uyarılarla kasılarak kapanması.
- Doğumsal koroner damar anormalikleri


KORONER ATEROSKLEROZDAKİ RİSK FAKTORLERİ:

Ateroskleroz gelişen kişilerde bazı faktorlerin genel populasyona gore daha sık bulunduğu epidemiyolojik calışmalardan anlaşılmıştır. Bu faktorlere risk faktorleri denilmiştir. Son 20 yılda bu faktorlerin tanımında onemli gelişmeler olmuştur. Risk faktoru kavramı, en az bir risk faktoru olan bir kişide aterosklerotik bir olay gelişme şansının daha fazla veya daha erken olacağı goruşunu kapsar. 65 yaşın altındaki insanların coğunda bu risk faktorlerinden biri veya fazlası bulunur. Birden cok risk faktorleri varsa aterosklerotik olay daha da hızlanmaktadır. En onemlileri hiperkolesterolemi (kanda kollesterol yuksekliği) ,Hipertensiyon (HT) ve sigara icmedir .

Koroner kalp hastalığı icin risk faktorleri

Pozitif risk faktorleri:
- Yaş
Erkek > 45 yıl
Kadın > 55 yıl ve ostrojen tedavisi almamış erken menopoz,
-Uzun sureli doğum kontrol hapı kullanılması
- Aile hikayesi: Birinci derecede erkek akrabalarda 55, birinci derecede kadın akrabalarda 65 yaşından once infarktus veya ani olum bulunması.
- Hiperlipidemi: Total Kolesterol > 200 mg/dl. (LDL-Kolesterol >130 mg/dl).
- Hipertansiyon veya antihipertansif tedavi alıyor olmak.
- Sigara icimi
- Diabetes mellitus( Şeker)
- HDL-Kolesterol < 35 mg/dl olması.
-Obezite, stress, fizik aktivite azlığı


Bu faktorlerin bir kısmı onleyici veya koruyucu yontemlerle değiştirilebilirler. Yaşlanma, cinsiyet ve genetik faktorler ise değiştirilemezler. Yuksek kolesterol duzeyinin duşurulmesi, HT'nun tedavisi, sigaranın yasaklanması ile KKH riski ve olumleri azaltılabilmektedir.
Risk faktorlerinin bir kısmı yaşlanma ile birlikte olduğundan yaşlanma da kompleks faktorlerden biridir.

CİNSİYET ve YAŞ: Ateroskleroz uzun yıllar icinde gelişen bir olaydır ve yaş ilerledikce ateroskleroz sıklığı artar. Erkeklerde 40-45, kadınlarda 50-55 yaştan sonra aterosklerotik olaylar cıkmaya başlar. Kadınların ORT (ostrojen tedavisi) almaması, erken menapoz veya uzun sureli doğum kontrol hapı kullanılması da riski artırır. Menapozdan once KKH gorulmesi acısından kadın/erkek oranı 1/7'dir. Menapozdan sonra bu fark giderek azalır ve 70 yaştan sonra erkeklere eşitlenir.


HİPERTANSİYON: KKH ve serebrovaskuler hastalıkta onemli bir risk faktorudur. Kan Basıncı (KB) artışına paralel olarak risk de artar. Orta yaş grubunda KB 160/95 mmHg'yı aştığı zaman, KB:140/90 mmHg'dan duşuk olanlara gore KKH insidansı 5 misli artabilmektedir. Bu durum her iki aaaa icin de gecerlidir..

SİGARA İCME: Gunde 1 paket sigara icilmesi ateroskleroz gelişmesini hızlandırdığı gibi, KKH'dan olum oranını da %70 artırır. Sigara icenlerde KKH riski icmeyenlere gore 3-5 misli artmıştır. Mortalite artışı icilen sigara miktarı ile orantılıdır ve yaşlanma ile azalır.Myokard infarktusune bağlı olum oranı kadın tiryakilerde de artmıştır ama erkeklere gore daha azdır. Diabetik ve hipertansiflerde sigara icilmesi ateroskleroz mortalitesini cok daha fazla artırır. Ani olum riski de artar. Sigaranın kesilmesiyle risk oldukca azalır ve 1-2 yılın sonunda icmeyenlerin seviyesine ulaşır.

DİABETES MELLİTUS (DM) (ŞEKER HASTALIĞI): Diyabetiklerde, DM olmayanlara gore miyokard enfarktusu sıklığı 2 misli fazladır. Bu risk genc diyabetiklerde daha fazladır. Yine diyabetik kadınlarda diyabetik erkeklere gore KKH eğilimi artmıştır.

OBESİTE (ŞİŞMANLIK) ve FİZİKSEL AKTİVİTE AZLIĞI: Vucud ağırlığı ideal değerlere gore %30'dan fazla olanlarda KKH gorulme sıklığı daha yuksektir. Obesite hiperlipidemi, DM ve HT gelişmesini kolaylaştırabilir.Ozellikle gobek kısmında yağlanma tipi obesite ile KKH arasındaki ilişki daha fazladır. 50 yaşın altındaki aşırı obesite, tek başına, az da olsa KKH icin risk oluşturur.
Framingam calışmaları, sedanter (fiziksel aktivite azlığı ) yaşayan bireylerin ani olume daha fazla yatkın olduklarını gostermiştir. Mekanizma tam gosterilemese de fiziksel aktivite azlığının lipid profilini, yağlanmayı, KB'nı, glukoz toleransını, kalp damarlarındaki kapasiteyi kotu yonde etkilediği bilinmektedir. Sedanter kişiler fiziksel aktivitelerini artırırlarsa, risk faktorlerini azaltma şansları vardır.

DİYET: Serum Kolesterol ve LDL-Kolesterol duzeyleri yağ alımı ile yakından ilişkilidir. Tuz yenmesi hassas kişilerde Kan basıncını artırır. Tekli ve coklu doymamış yağlar, balık yağı, lifli gıdalar gibi diyet komponentlerinin ateroskleroz gelişiminde iyi etkisi olduğu gosterilmiştir.

STRESS ve PERSONALİTE: Fiziksel veya ruhsal streslerin ve sıkıntıların KKH veya ani olumu arttırdığına dair klinik izlenimler vardır.

HİPERLİPİDEMİ: Kolesterol (C) ve trigliserid (TG) duzeylerinin kanda tek tek veya birlikte yukselmesine hiperlipidemi (lipid yuksekliği) denir. En onemli risk faktorlerinden biridir. Plazma lipid duzeylerinin olculmesi hiperlipidemili(lipid yuksekliği olan )kimselerin belirlenmesini sağlar ve boylece erken aterosklerozu tesbitine ve onleyici tedbirlerin alınmasına yardımcı olur.

Koroner Damar Hastalıkları(Kalp Krizi/Spazmı) Nasıl Oluşur?
Kalbde tıpkı diğer organlar gibi surekli oksijenlenmeye ve beslenmeye yani kanlanmaya gerek duyar.Kalbin tum yaşam boyu kesintisiz calışmasının ilk guvencesi bu kanlanmayı sağlayan koroner damarlardır.Koroner damarların damar sertliği dediğimiz tutulumu kalbin beslenmesini bozarak bir dizi onemli ve bazen hayat tehdit edici olabilen sorunlara neden yolacmaktadır.
Damar sertliği esas olarak,yağ,bazı bağ dokusu elemanları ve kimi donuşmuş savunma hucrelerinden oluşmuş plak dediğimiz yapıların, damar ic duvarını zaman icinde daraltarak kalbe giden kan akımını kısıtlaması ve bazende tamamen kesmesi sonucunu doğurmaktadır.
Damar sertliği dışında daha az rastlanan ve benzer kan akımı kısıtlamasını ama bu kez farklı bir mekanizma ile yapabilen ve genellikle strele tetiklenen dmar spazmınada değinmeden gecmemeliyiz.
Nedeni ne olursa olsun kalbe giden azzalmış veya kesilmiş kan akımının ortak sonucu koroner kalp hastalığı denen bir dizi hastalığın oluşumudur.Bunlar: Yalnızca efor srfetme ile goğus ağrısı vb yakınmaların belirdiği kararlı goğus ağrıları; kalp krizine evrilme olasılığı yuksek olan yeni başlangıclı veya istirahatde beliren kararsız ağrılar;kalp krizi ve ani kalp kaynaklı olumlerdir.



Kalp krizi coğu zaman,kalbi besleyen koroner damarlardaki damar sertliği ile oluşmuş damarı icten daraltan plakların yırtılması ve bu yırtılmanın kan pıhtılaşma mekanizmasını tetikleyerek damarı tam tıkaması ile oluşur.

Tıkanan damarın beslediği alan,yani kalp kası olmektedir.

Pek cok kişide kalp-damar/koroner hastalıkların ilk belirtisi kalp krizi olabilmektedir.

Sıklıkla gun icerisinde sabah erken saatlerde ortaya cıkmaktadır.

Goğus ağrısı coğunlukla doş kemiğinin arkasında geniş bir alanda(orneğin nokta kadar değil) baskı, basınc,ezici tarzdadır.Ağrı heriki kola,omuza boyun ve ceneye,mideye yayılaabilmektedir.Ağrıya terleme, bulantı,halsizlik,kusma eşlik edebilir.

Daralmış olan koroner damarlar neden goğus ağrısına neden olur?
Vucudun her yerinde o bolgeye kan, dolayısı ile de dokunun kullanacağı gıda maddeleri ve oksijeni taşıyan damar sistemleri vardır. Koroner damarlar da kalbin kendisini besler. Kalbi besleyen atar damarlarda daralma veya tıkanıklık olduğunda kalp gerekli gıda ve oksijeni alamaz. Kalp gereğinden daha az besin ve oksijenle calışmak zorunda kalır. Fizik yorgunluk, stres ve ağır yemeklerden sonra kalbin daha fazla calışması gerektiğinden oksijen ihtiyacı artar. Daralmış olan damar yatağı oksijen ihtiyacını karşılayamaz ve bu goğus ağrısına neden olur. Şemaya baktığınızda, koroner damarların kalbin dış yuzunu sardığını goruruz. Bu damarların hepsi acıksa sorun yoktur. Biri veya bir kacının ic hacmi daralmış ise goğus ağrısı (anjina) oluşur. Eğer damar tamamen tıkanır ve kan akımı durursa, kalp krizi gelişir.
Gunumuzde kalp krizinde tedavi yaklaşımı krizden sorumlu damarın pıhtı eriticiler veya acil koroner angiografi ile tıkanan damarın belirlenerek buraya balon angioplasti ve/veya stent uygulaması ile acılmasıdır.
KORONER ANJİOGRAFİ
Koroner anjiografi, ozel bir kamera ile kalbinizin atar damarlarının incelendiği bir rontgen film cekimidir. İşlemi kateter laboratuarında gercekleştirilir. İşlemi gercekleştiren doktorunuz kolunuzdaki veya bacağınızda buyuk atar damarların birine ince kucuk bukulebilir bir boruyu (katater) yerleştirir. Daha sonra kalbinizi besleyen kucuk atar damarların (koroner damarlar) cıktığı en buyuk atar damara (aorta) kadar ilerletir. Daha sonra katater koronerlerin aortaya giriş yerlerine yerleştirilerek, koroner arterlerinize, boyalı bir madde verilir. Boylece cekilen filmlerde koroner damarlarınız goruntulenebilir ve hangi bolgelerinde ne kadar darlık olduğu tesbit edilebilir.

Anjiografi doktora hangi bilgileri verir?

Anjiografi koroner arter hastalığı bulunup bulunmadığını gosteren en doğru yontemdir. Damar sertliği nedeni ile koroner arterlerin hangi bolgesinin ne kadar daraldığını ve / veya tıkanığını tesbit edebilir. Kalp kateterizasyonu ile kalp kapaklarının ve duvarlarının işlevlerindeki kusurlar da gosterilebilir. Anevrizma (kalbin bir bolumunun, kalp krizi sonrası, dışarı doğru bombelenmesi) veya kalp delikleri gibi doğumsal kalp hastalıklaının teşhisi icin de kullanılabilir.

Koroner Kalp Hastalığı'ndan KORUNMA :

Yaş, cinsiyet, kalıtım gibi unsurlardan kacamayız. Kadınlarda menapozu geciktirici ilac kullanmak ise (bu ilacların dolaylı olarak KKH oluşumunda rol oynaması nedeniyle) sakıncalıdır.İkinci grup unsurları değiştirmek ve koroner kalp hastalığından korunmak ise bizim elimizdedir. Sigara bırakılabilir, en azından azaltılır.Hipertansiyon tuz kullanımı kısıtlanarak ve ilaclarla kontrol edilebilir.Diabet (şeker hastalığı) diyet ve ilaclarla kontrol altına alınabilir.Alkol ve kahve kullanımı azaltılmalıdır.Değiştirilebilir faktorler icinde onlenmesi belki de en zor olanı strestir. Kişinin kendi iradesi, cevre ve ailesinin yardımı, gerekirse psikiyatrist ve psikologların tedavisi ile stres yenilebilir. Surekli stres altında kalan kişiler oncelikle stresin nedenlerini duşunmeli, bunları ortadan kaldırmaya calışmalı veya bunlardan mumkun olduğunca uzak durmalıdır.Bir ceşit kan yağı olan kolesterol total (toplam) duzeyinin azaltılması ve kolesterolun bir alt unitesi olan HDL-Kolesterol duzeyinin artırılması diyet ve (gerekirse) ilaclarla sağlanabilir.spor ve egzersiz, akupunktur, bitki cayları, (hekim gerekli gorurse) ilac tedavisi ve cerrahi tedavi (ameliyat). Bunlar yapılırken dikkat edilmesi gereken nokta kiloların yavaş yavaş ve uzun zamanda verilmesidir; unutulmamalıdır ki hızlı verilen kilolar yine hızlı bir şekilde yerine gelebilir.Hareketsiz (sedanter) yaşamdan mumkun olduğunca kacınmalı; orneğin yakın mesafeler icin araba kullanmamalı, asansor yerine merdivenleri tercih etmeli, hergun duzenli yuruyuşler ve egzersizler yapmalıdır. Yalnız sporu yaşımıza ve bunyemize gore yapmalı, vucuda aşırı yuklenmemelidir. Gut hastalığı varsa hekimin vereceği ilacı duzenli kullamalı, protein diyetine uyulmalıdır. Hiperkalsemi (kan kalsiyum duzeyinin yuksek olması) kan tahlillerinde saptanmışsa doktora başvurmalıdır, kontrol altına alınmalıdır.Bayanların oral kontraseptif denen doğum kontrol haplarını uzun sureli kullanmaları KKH acısından sakıncalıdır, mumkunse diğer doğum kontrol yontemleri kullanılmalıdır. Bu ilaclar kullanılmadan once hekime danışmada fayda vardır.

Hastalığın Seyri

Koroner kalp hastalığında en cok korkulan olay; koroner damarlardan hicbirinin kalp kasının kanlanmasını (dolayısıyla oksijenlenmesini) yeterince sağlayamaması, boylece kalbin kasılamaması ve vucuda kan gonderememesidir. Bu olay halk arasında kalp krizi olarak bilinen "myokard infarktusu"dur.

Koroner kalp hastalığı bu safhalara gelinmemesi icin zamanında teşhis konulup tedavi edilmelidir; en guzeli ise şuphesiz, daha hic bu rahatsızlıklar yokken risk faktorlerinin belirlenip bunlardan mumkun olduğunca korunmaktır.

Ozellikle belli bir yaştan sonra duzenli aralıklarla kalp muayenesi, tansiyon olcumleri ve check-up yaptırmak hayati onem taşır