aslında başlık 'evlenen arkadaşlarım benden kacıyor' olacaktı ama son anda değiştim cunku bu başlığın altında yatan derin psikolojik sorunlarım var.. oncelikle psikolog, psikiyatrist veya terapist okuyup yorumlarsa cok sevinirim cunku seanslar cok pahalı gidemiyorum..

cocukluk ve ergenlik yıllarım aile ici şiddet, aşırı icine kapanık ve maddi anlamda zorluk cekerek gecti. kısacası cocukluğumu eğlenerek geciremedim. tam tersi korku, tedirgin ve guvensizlik duygusu icime kadar işledi. universite yıllarım hic istemediğim bir yerde, kucuk, tabiri caiz izole bir şehirde gecti. verimli değil, aksine dumduz universite yılları. ne festival, ne kultur-sanat, ne de gezme tozma vardı (gerci burda benim icime kapanıklığımda cabası idi) yani her arkadaşım gibi bende İstanbul'da yaşamak- okumak isterdim ama olmadı. mezun olduktan sonra ani bir kararla yurtdışına staj yapmaya gittim ve hayatımın donum noktası oldu. hayatı orda tanıdım desem yeridir. koyden inmiş şehire havası ile 1 yılım gezme tozma, eğlenme, gece partileri, kultur turları, konserler vs derken hayatımın en guzel yılını yaşadıktan sonra memleketime kesin donuş yaptım. kucuk bir şehir ve aşırı aile baskısı uzerine birde pandemi vurunca, e birde işsiz ben, kendimi aşırı depresyonda buldum. yaşım 28 ve duzenli bir hayatım yok. evlilik duşunmuyorum (oraya geleceğim) surekli ve surekli 18 yaşımı duşunuyorum, gecmişe takılıp kalıyorum.

gunlerim evde hastalık hastası annem (evet gercekten hasta ruhlu annem) ile geciyor. bu yaşlarımı bu şekilde heba etmek istemiyorum. memlekette hic arkadaşım yok, niye mi cunku hepsi teker teker evlenip (yada ciddi ilişkisi olup) benden uzaklaştı. yani zamanında bana hergun mesaj atan erkekler yok oldu gitti. goruştuğum kimse yok. şu ana kadar hic sevgilim olmadı. flortlerim oldu ama coğu uzak olduğundan başlamadan bitti. nedeni ise şiddetli gecen cocukluk ve ergenlik yıllarımdan sebep erkeklere ilgi duymadığımı fark ettim. guvensizlik diyelim. korkuyorum, cekiniyorum.. sulalede mutlu evliliği olan kimse yok, hatta kadın cinayeti bile var. yani sorun koklerde. cevremde bu kadar umutsuz, mutsuz ciftleri gorunce evlilikten soğudum, aman kalsın dedim ve hayatıma bu şekilde kalacagım diye soz verdim. ama omur de hastalık hastası ebeveylerim ile gecmiyor. başka şehire veya eve de cıkamıyorum cunku dediğim gibi aşırı baskıcı bir aileye sahibim.

28 yaşındayım. geriye donup bakıyorum, ne yaptım diyorum koca bir hic. kendimi yetersiz goruyorum. hergun psikolojik kitaplar okuyup zihnimi sağlıklı tutmaya calışıyorum ama bir sohbet edecek kimse de yok. arada yabancı sitelere girip rasgele mektup arkadaşı arıyorum. hep sanal alemde ve bu durum artık cok sıktı. başka şehirlerde arkadaşlarım var, arada gel diyorlar ama ailem izin vermez. ustune boyle bir şeyi dile getirsem ağıza alınmayacak laf ederler. arkadaşlarıma bu durumu soyleyince gulup 'kac yaşındasın beee halen izin alıyonnn puhaha' diye dalga gecince cok kotu oluyorum. hep saklıyorum hayatımı.. gunlerim kitap okuma, film seyretme ve 1 saat son ses muzik dinleme ile noktalayıp ertesi gune yine aynı acılışı yapıyorum.. bir omur boyle mi gececek? soruyorum size.