Herkese merhaba. Yeniyim forumda o yuzden bir hata yaparsam lutfen beni affedin.

8 yıl once oğlumun babası beni aldattığı icin boşandım ve oğlumla ankaraya taşındım. oğlum şu an 10 yaşında.

8 yıl boyunca karşıma 7-8 kişi cıktı hepsi de malesef beni maddi - manevi kullanmak istedi. boşanmamda ve sonra ki flortlerimde yaşadığım sıkıntılardan dolayı 1 yıldan beridir kimseyi yanaştırmıyorum yanıma. Fakat mart ayı sonunda cok sevdiğim guvendiğim bir arkadaşım (Selin) beni biriyle tanıştırdı. ismi mehmet. mehmet arkadaşımın firmasına başlayalı 4-5 ay olmuş ve bu donemde calışkanlığıyla efendiliğiyle herkesin taktirini kazanmış. Arkadaşım mehmetin resimlerini gonderdi ve "Fusun mehmet cok farklı bir insan, telefonunu veriyorum, bir cay icin, tanışın, sonrası sizin taktiriniz" dedi. kabul ettim. mehmet 4 yıl once cok kotu bir boşanma yaşamış. onun da oğlu 8 yaşında.

covid tedbirleri kapsamında kafeler 19da kapandığı icin ilk buluşmamız bir saat surdu. yumuşak sesli, kibar, ciddi, cok naif, iyi yurekli, ağır-oturaklı bir insan, fırlama, yılış-yılış, ukala, kaşı ayrı gozu ayrı oynayan tiplerden değil. ne bileyim ilk buluşmamızda (29 mart) ve sonraki buluşmalarımızda hep olumlu puan aldı benden. Flort ettiğim diğer erkeklere kıyasla mehmet everest dağının tepesinde. her sabah gunaydın mesajı atıyoruz, gun icinde işten vakit buldukca mesajlaşıyoruz, 1-2 defa konuşuyoruz, akşamları konuşuyoruz, cok guzel ve olculu iltifatlar ediyor, herşey inanılmaz guzel gidiyor. (Hatta instada takipleşmeye başladık ve oğluyla olan bir resmindeki kadını eski eşi sandım, hala nasıl eşinin fotosunu saklar derken, Selini aradım, kızkardeşiymiş ))))

fakat ben 9 nisan gunu bir iş teklifi aldım, izmirden. mevcut işimdeki mevkiiden daha aşağı bir pozisyon maaşı da az. ben konuyu aynı gun mehmete actım. birdenbire bembeyaz oldu, gozleri sulandı. gozlerimin icine bakarak "Fusun kararın ne olursa olsun buna saygı duyacağım ve seni destekleyeceğim" dedi. bende uzuntusunu gorunce "henuz bir şey yok ortada bu sadece bir ihtimal" dedim. yuzunden duşen bin parcayla hayırlısı olsun dedi ve kalktık kafeden.

ertesi gun mesajlaşmalarımız konuşmalarımız aynı hızla devam etti. akşamında bizi tanıştıran arkadaşım Selin aradı ve kız sen izmire mi gideceksin dedi. Seline belli etmedim ama sinirlendim mehmete, butun guvenim ve inancım sarsılmıştı. neden bunu soylemişti seline?!?!? Aldatılmış bir kadın olarak ben guvenmek istiyorum, istediğim şey cokmu zor? gecmiş ilişkilerimi kastederek yazıyorum, benim sutten ağızım cok fena yandı, yoğurda hem ufluyorum hemde vantilator tutuyorum.

11 nisandan itibaren mesafe koymaya başladım mehmete. mesajlarına gec donuyordum, aradığında musait olduğum halde acmıyor 2 saat sonra donuyor cok soğuk konuşuyordum, akşam aradığında meşgule atıp musait değilim diye mesaj atıyordum. zaten 13 nisanda da ramazan başladı, kısa sureli de olsa buluşma teklifini 2 kere reddettim. gunlerce isteksiz ve soğuk davrandım ama o hic cizgisini bozmadı, ne kibarlığından odun verdi ne de ses tonunda bir değişiklik oldu. Neden boyle yapıyorsun diye tepki bile gostermedi, soru sormadı.

22 nisanda kendisine şu mesajı attım: merhaba mehmet. nasıl soyleyeceğimi bilemiyorum ama soylemeliyim. o kadar iyi bir insansınki seni uzerim diye korkuyorum. sende farketmişsindir benim duygularım seninki kadar yoğun değil. seni uzmek yormak boşuna uğraştırmak istemiyorum.

10 dakika sonra aradı. nasılsın faslından sonra şunları soyledi "ben duygularını cok iyi ifade edebilen birisi değilim ama elimden geldiğince anlatacağım. sen bende kalmadığına inandığım ve bir daha yaşayamayacağımı duşunduğum duyguları yaşatıyorsun, karnımda 24-25 yıl sonra kelebekler ucuşuyor. seni kaybetmek istemiyorum, birbirimizi iyice tanımadan karar alalım istemiyorum. covid tedbirleri, oruclu olmamız ve senin mesainin gec bitmesi, sık goruşup birbirimizi tanımamıza engel oldu. Bir muddettir birlikte şehir dışına bir yerlere gidip iki ayrı oda tutup birlikte uzun zaman gecirip birbirimizi tanımanın planlarını yapıyorum (Aslında bunu bende istiyorum o yuzden hayır mehmet gerek yok, istemiyorum demedim). Ben sende oyle birşey gordumki... yarınımı, evimi gordum (cok cok hoşuma gitti bu sozu, kedi yavrusu gormuş cocuklar gibi guldum tutamadım kendimi) bu elimden gitsin istemiyorum, lutfen beni kestirip atma" dedi... "mehmet benim duygu ve duşuncelerim ileride değişmezse daha fazla uzulmeyecekmisin" diye sordum. "Fusun yarını hickimse garanti edemez, senin duşuncelerin de değişebilir benimkiler de. yarın ne olacağını bilemeyizki" dedi. cevap veremedim, haklıydı. devam etti "belki bu soylenmez ama seninle tanıştığımız 29 marttan beri (bu da cok hoşuma gitti, tutamadım kendimi ufak bir gulucuk daha attım, ilk buluşma tarihi hatırlayan bir erkek)) 9 kilo verdim, yemeden icmeden kesildim."

Cok guzel ve yapıcı bir konuşma değil mi bu arkadaşlar, ne yalan soyliyim o konuştukca benim icim eridi. başka biri olsa ne halin varsa gor seninle mi uğraşcam derdi, ya da olumsuz başka bir soz sarf ederdi.

"sana karşı bir hatam oldu mu" dedi. "evet aslında oldu" dedim. "Seline izmir işini niye soyledin" dedim. "ogun moralim cok bozulmuştu, akşamında selin buluşmanız nasıl gecti diye arayınca ve moralimin bozuk olduğunu anlayıp nooldu nooldu diye ısrar edince bende anlattım" dedi. "ben izmir işini anneme bile anlatmadım ama sen seline anlatmışsın" dedim. "yerden goğe kadar haklısın, anlatmamalıydım, ozur dilerim." dedi. birkac guzel soz daha soyledi ve telefonu guzelce kapattık.

Ancak hergun 3-5 mesaj atan arayan adam Perşembe gununden beri ne iftarda Allah kabul etsin mesajı ne gunaydın mesajı attı ne de aradı. pek oyle taktik yapacak birisi değil. kendini geri cekti, biliyorum. Onu ben mi aramalıyım, mesaj mı atmalıyım ya da ararsa mesaj atarsa nasıl davranmalıyım arkadaşlar? lutfen bir fikir verin.