Biraz uzun olacak cunku burada evlenemeyenlere sizin sucunuz siz kimseyi beğenmiyorsunuz diyenler var o yuzden detaylı anlatmak istiyorum. Okuyanlara ve yorum yapanlara şimdiden tesekkurler. Annesi babası ayrı ve sorunlu kopuk bir ailede buyudum. Onlar boşanana kadar cocukluğum bile ailem yuzunden berbat kavga dovuş icerisinde gecti.
Hep guzel ailelere ozendim. Kendi kendime dedim ki ileride benim de guzel bir ailem olacak ve o aileyi ben kuracağım. Iyi bir eşim ve cocuklarım olacak. Inadına ailemi mutlu etmeye calışacağım dedim. Ama bir şeyi ne kadar isterseniz o kadar olmaz ya... 31 yaşına geldim bir turlu olmadı. Bu yaşa kadar kimse mi karşına cıkmadı diyeceksiniz. Cıktı cok guzel aşklar da yaşadım. Ama evlilikle sonuclanmadi. Universitedeyken mesela gercekten hayatımın aşkını bulduğuma inandım. 2 yıl inanılmaz guzel bir ilişkimiz oldu. Tam nişanlanmayı duşunurken, onun ailesi ailemi hor gordu. Anne baba boşanmış aile sorunlu dediler. Bu kız anasına duşkun omur boyu ona maddi destek olur, ya size annesi yerleşirse dediler. Boyle iğrenc laflar dondure dondure adamı evlilikten vazgecirdiler. Adam bana ben mantık evliliği yapmak istiyorum dedi ve ailesinin bulduğu kızla evlendi. Hayatımda en guvendiğim insandı kendisi. Yaşadığım şoku ve acıyı anlatamam. Boyle bi travmadan yıllar sonra başka birisi evliliğe ikna etti beni. Ikna etti diyorum cunku evlenmeyi benden cok istiyordu. Aşığım oluyorum bitiyorum diyen adam bilin bakalim ne oldu? Bir anda aşkının bittiğini ve evlenmekten vazgectiğini soyledi.
Ben tabi yine şok. Bi anda aşk nasil biter diyorum anlayamıyorum derken bu adamda bipolar bozukluk olduğunu oğrendim ve benden sakladığını. Yani adamda duygu durum bozukluğu varmış. Ve ayrıldıktan sonra bile başıma bela oldu. Depresyon donemine girip intihar edeceğini soyledi defalarca. Ilişkimiz kalmamasına rağmen sırf insanlık olarak vicdanen onu defalarca psikiyatriye goturdum olmesinden korktuğum icin. Sonuc; o hayatına devam etti hicbir şey olmamış gibi. Ben yaşadığım travmalarla yine başbaşa... yine araya zaman girdi ve hayatıma şu anki sevgilim girdi. Cok iyi anlaştık ve mutlu vakit gecirdik. Bir sure ilişkimiz guzel giderken evlilik konusunu hic acmadığını fark ettim ve konuyu ben merak edip sordum. Evlilikten korktuğunu soyledi. Bunu soylediği icin ayrılmak istedim. Bırakmadı. Beni sevdiğini, Bunu aşacağını, bu fikre yavaş yavaş alıştığını soyledi. Anlayisla karşılamaya calıştım. Bu arada kendisi 35 yaşında. Derken beraber ilişkimize devam ettik. Gelecek hakkında hayaller kurduk. Artık baharda aileler tanışsın isteme olsun dedik. Derken şu virus belası cıktı. Şirketi onu ucretsiz izine cıkardı. Şu an maddi sıkıntıda ve kredi borcunu nasil odeyeceğini duşunurken evlilik konusu tabiki gundemden kalktı. Zaten bahara zaman yaklaştıkca adamın evlilikten bahsetmediğini ve gerilmeye başladığını hissetmeye başladım. Yani evlilik korkusu hala yaşıyor diye duşunuyorum. 1.5 yılım bu adama gitti. Gercekten cok sevdim ve değer verdim. HÂl da oyle. Ama gecmiş travmalarımdan mi ondaki bu hevessizlikten mi bilmiyorum. Artık hic evlenemeyecegimi duşunuyorum. Umidim kalmadı. 31 yaşına geldim zaten. Sanki simdikiyle evlendim evlendim yoksa hic evlenemezmişim artik cok gec gibi hissediyorum. Caresiz bu adamın adım atmasını bekliyorum. Yaşayan bilir berbat bir psikoloji. Duşunsenize ayrılsam etsem ne ara birisiyle tanışacağım onu tanıyacağım da bi de evlilik yoluna gireceğim? Cocuğum da olmayacak dolayısıyla yaş itibariyle. O kadar uzuluyorum ki. Omrumu yalnız gecireceğim sanırım. Cok mu şey istedim ben bu hayatta? Herkesin yaşadığı evlilik ve cocuk olayını ben neden inatla yaşayamadım? Neden evlilik konusu milletin takır takır ilerlerken benimki ilerlemiyor. Yorumlarınızı merak ediyorum...