Merhaba arkadaşlar..
Dun biliyorsunuz İstanbul ’da yer yer kıyametler tufanlar koptu. Eşim iş yerinde arızalara bakan onemli biri. Ben de onceki gunden beri rahatsızdım. Gun boyunca ne olaylara karşın napıyorsun yazdı, ne nasıl oldun.. sonra bi de ustune gec kalacağım dedi. Eve geldi hastayım dizlerine uzandım yok işte sorun cıkmaz umarım zar zor yaptım tum sistem coktu kilit oldu cok zorlandık. Bi daha olursa ne yaparız vs.. dedim belki de tekrar cağıracaklar bu vakti tasalanmak yerine bizle mi gecirsen? Yok işte cokerse biteriz vs derken Ust uste telefonlar. Sıkıntılarını anlatıyorlar ama eşim oyle hazır ki gitmeye zaten gitmeye gelmiş gibi ustunu bile cıkarmadı. Hemen peşine kalktı gitti zaten. Kendisi olmadan olmaz hissediyor. Ben de cocuğu uyuttum uyudum. Gelmiş tekrar 22 de kalk kıyamet kopuyor dışarda yatma nolur nolmaz cay ic beni bekle. (?) dedim halimi gormuyor musun, hastayım ateşim var basım agrıyor gozumu acamıyorum yatıyorum. Neyse uyandırdı oyle bi daha cağırmışlar yine gitti. Kalktım uykum kactı. 1-2 cay ictim. Mutfağı bırakmıştım topladım. Saat 12 hicbir şey yazmadı o saate kadar yazmayınca benim de yazasım gelmiyor sinirlendim. Geri uyudum cocuk uyandı kalktım uyuttum 3te gelmiş basıma insan bekler cay icer diyor hala. Dedim niye bekleyeyim kaca kadar gelip gelmeyeceği belli olmayan adamı. Hastayım kendime hayrım yok. Bi mesaj atıp merak eden yok varsa yoksa iş. Sizin icin calışıyorum cocuğuma sana bi şey isteyince yok dememek icin diyor. Ben cocukken babamı doğru duzgun gormedim. Hep calışmaya başka şehirlere gitti. Sonra ben yatılı okudum. Babam emekli hala calışır hala pek goruşemeyiz yuzumuze bakmaz hep iş sıkıntıları konuşulur. Boyle olsun istemiyorum. Sizce ne yapmalıyım ona haksızlık mı ediyorum.