Cocuk sahibi olmak isteyen ciftlerin karşılarına cıkan en onemli iki soru; tedavi gormek icin hangi merkezi secmeleri gerektiği ve başarılı bir tedavi sonrası bebek sahibi olabilme şanslarının ne olduğudur.






Ulkemizde Sağlık Bakanlığı ’nın bildirdiği verilere gore 140′ın uzerinde ruhsatlı tupbebek merkezi mevcuttur. Bu merkezlerin yarısından coğunun son 7-8 yılda acıldığı dikkate alındığında sağladıkları hizmetler ve elde edilen başarı oranlarının da ciddi olarak farklılık gosterdiği goze carpar.


Tup bebek Merkezi Secerken Dikkat Edilecek Noktalar!


Tup bebek merkezi secerken dikkate alınacak ilk kriter embriyoların rahme transferinden 12-15 gun sonra gercekleştirilen hormon testidir veya 3-4 hafta sonrasında gercekleştirilen ilk ultrason muayenesinde gorulen kalp atışlarıdır. Pek cok cift bu test sonrası cocuk sahibi olmuşcasına sevinseler de tupbebek tedavisinde sonuc; ciftin sağlıklı bebeklerini kucaklarına alabilmesidir. “Eve sağlıklı bebek goturme oranı” olarak ifade edilen bu oran, tupbebek tedavisi sunan merkezlerin gercek başarı oranlarını gosteren en onemli sayısal gostergedir. Zira hormon testi sonrası iyi gebelik oranları alınan, fakat eve sağlıklı bebek goturme oranları nispeten duşuk merkezler de mevcuttur.


Yapılan Yanlışlara DİKKAT!

Başarı oranları hakkında değerlendirme yapılırken genellikle yapılan bir diğer yanlış; goruşulen kişi veya doktorun genellikle merkezde tedavi goren başarılı olma şansı yuksek veya genel hasta populasyonu uzerinden sonuclar vermesidir. Aslında tupbebek tedavilerinde gerek gebelik oranları gerekse eve sağlıklı bebek goturme oranı tedavi sırasındaki kadın yaşı, yumurtalık rezervi, sperm kalitesi, daha onceki denemelerin varlığı, genetik bir hastalık taşıyıcısı olma vs. gibi durumlarda son derece farklılık gostermektedir. Ciftlerin tedavi gorecekleri merkezi secerken ve secilen merkezin başarı oranlarını değerlendirirken goz onune alınması gereken en onemli konu; kendilerine verilen gercekci gebelik ve eve bebek goturme oranlarıdır.

Eve Sağlıklı Bebek Goturme Oranları Nelere Bağlıdır?

Oncelikle başarılı bir tupbebek merkezi herbiri konusunda uzman, akademik olarak yapılan calışmalar ile bilimsel bilgi duzeyini surekli arttıran, profesyonel doktorlar, hemşireler, hasta danışmanları, embriyologlar, teknisyenlerden meydana gelmiş bir ekipten oluşuyor ise yuksek başarıdan soz etmek mumkundur. Orneğin klinik hizmetler, tedaviler ne kadar başarılı olursa olsun eğer teknik ve teknoloji olarak guncel ve titiz bir laboratuar altyapı yoksa yuksek oranlar beklemek zordur. Ekipteki her bir bireyin en uygun zamanda devreye girmesi ve gorevini hatasız yapması, grubun organize edilmesi de verilen hizmet kalitesi acısından en onemli faktordur. Ayrıca merkezde hizmet veren doktor ve embriyologların teknik ve uygulama tecrubeleri, eğitim duzeyleri de onemlidir.


En Onemli Aşama Embriyoloji Laboratuarı

Tup bebek merkezlerinde tedavinin başarısı ilk olarak elde edilen yumurta ve sperm hucrelerinin sayı ve kalitesine bağlıdır. Burada gorev yumurta gelişimi icin tedaviyi takip eden doktora ve gerektiğinde erkeklerde mikroskop altında yumurtalıklardan sperm almayı başaran urolog doktora duşuyor. Sonrasında ise en onemli aşama mevcut yumurta ve sperm hucreleri ile en kaliteli embriyoları elde etmektir. İşte bu aşamada gerekli tum işlemler embriyoloji laboratuarında gercekleştirilir. Başarılı laboratuar; en son teknolojik altyapı ile donatılmış, alınan yumurta ve sperm hucrelerinden mumkun olduğu kadar az kayıp ile en kaliteli embriyoyu ureten ve secebilen laboratuardır.
Ozellikle bazı ciftlerde kadın yaşı 40′lar civarında ve son derece sınırlı sayıda yumurta elde edilebilir. Bir de bu resme sınırlı sperm sayısı eklendiğinde elde edilecek 1 embriyo bile son derece değerlidir. Secilen embriyonun doğru zamanda ve doğru şekilde rahme transferi de başarının en kolay gorulen fakat en onemli ve dikkat verilmesi gereken aşamasıdır. Dolayısı ile başarılı bir merkezi diğerlerinden farklı yapan bu surecte planlanan tedavinin eksiksiz ve hatasız işlemesi, kişilerin ve uzmanların mesleki deneyimleri ve bu deneyimlerini en ust duzeyde tedaviye aktarmalarına bağlıdır.


Yuksek Başarı İcin İleri Teknolojiyi Doğru ve Etkin Kullanmak Şart!

Başarıya giden 3 aşama ve anahtar vardır.

1-Problemin kaynağını doğru olarak tanımlayabilmek,

2-Doğru tedavi yaklaşımları ile optimal bir tedavi surecinin planlanması,

3-Tum ara aşamalarda mumkun olan en yuksek teknoloji ve yetkinliği gosterilmiş cihazların kullanımına imkan sağlanması.

Gunumuzde artan bilgi birikimi ile birlikte ozellikle laboratuar teknolojisindeki ilerlemeler daha yuksek gebelik oranlarının elde edilmesini sağlayarak dolayısı ile eve canlı bebek goturebilme oranlarını dramatik olarak yukseltebilir. Embriyolar artık ozel inkubatorler ve kamera sistemi olan cihazlar ile canlı olarak gozlenebilir, her bir embriyonun gelişim kaydı oluşturulur ve gebelik oluşturacak en kaliteli embriyo bu kayıtların titiz bir calışması sonucu secilir. Benzer şekilde sınırlı sayıdaki sperm hucreleri IMSI adı verilen teknik ile yuksek mikroskobik buyutme teknolojisini kullanarak secilebiliyor ve mikroenjeksiyon bu secilen spermler ile gercekleştirilir. Dahası ozellikle gebelik elde etmede problem yaşayan, birden fazla başarısız denemesi olan ciftlerde elde edilen embriyolar genetik bozukluklar yonunden taranır, kapsamlı kromozom taraması tekniği ile tum kromozomları yonunden normal bulunan embriyolar secilerek tedavide kullanılabilir.



Yeni Teknik ve Yontemler Gorunduğu Kadar Başarılı Olmayabilir!

Bununla birlikte basında cıkan her yeni yontem veya teknik gorunduğu kadar fayda sağlamayabilir. Ozellikle yeni tekniklerin uygulanıp uygulanmadığının yanında uygulama şekli ve kime uygulandığı da başarı icin son derece onemlidir. Başarılı bir merkez, teknolojiyi yakından takip ederek gercekten fayda gorebilecek kişilere uygun tedaviyi sağlayan merkezdir ve her zaman amac etkinliği kanıtlanmış tedavilerin ciftlere sunulmasıdır. Uzulerek belirtmeliyiz ki, gerek basında gerekse bilimsel toplantılarda tartışılan yeni tekniklerin %70′i ilk calışmalarda etkin gibi gorunse de sonraki yıllarda yapılan calışmalarda ve değerlendirmelerde gorunduğu kadar başarılı bulunamayarak kullanımdan kalkabilmektedir. Tup bebek uygulaması icin esas olan ciftlerin bu konularda da gerekli bilince sahip olmaları, başarıyı doğru değerlendirebilmeleri icin onemli.


Embriyo Dondurma

Yumurta, sperm ve embriyoların etkin bir şekilde dondurulması, saklanması ve cozme sonrası %100′e yakın oranlarda canlılık artık başarılı merkezlerde mumkundur. Geriye kazanım ve ozellikle dondurulmuş hucreler ile elde edilen yuksek gebelik oranları bir kliniğin başarı seviyesini gosteren en onemli gostergedir. Eğer bir tup bebek merkezinde verilen tıbbi hizmet en ust seviyede ise, tedavi suresince veya sonrasında dondurulan materyal sayısı da o kadar fazladır ve dondurularak saklanabilen gamet hucresi veya embriyo ciftlere daha zahmetsiz ek tedavi olanağı sağlar. Dolayısı ile bir merkezin ne kadar başarılı olduğu, embriyo dondurma oranları ve dondurulmuş embriyolarla elde ettiği başarılı sonuclara bakılarak rahatlıkla gorulebilir, değerlendirilebilir. Eğer doğru uygulanıyorsa dondurulmuş embriyolar ile gercekleştiren tedavilerdeki başarı oranları taze transfer yapılarak gercekleştirilen tedavilerden daha yuksektir.


Hasta Hizmetleri

Başarılı bir tedavi sureci icin sadece verilen tıbbi hizmetler ve bu hizmetlerin fazlalığı ile değil aynı zamanda hasta odaklı bir hizmet anlayışı da gereklidir. Tup bebek tedavileri, tedavi goren ciftler icin başlı başına bir stres kaynağı ve eğer bu surec doğru yonetilmez ise beraberinde sadece tıbbi olarak değil ayni zamanda mevcut psikolojik sorunları da arttırabilir. Başarılı merkezler bu sureci en iyi şekilde yonetmeye odaklanmış merkezlerdir.