hanımlar selam, herkese şimdiden iyi bayramlar

bi ic dokme olsun diye konu acmak istedim, uzun zamandır ilişkiler hakkında, gonul işleri hakkında konu acmıyordum. once biraz kendimden bahsedeyim, 29 yaşında bekar, calışan genc bir kadınım, ailemle yaşıyorum. gecmişte de oyle uzun suren, ciddi (ciddiden kastım gercek bir sevgi bağı olan hatta evlenmeyi duşundurecek kadar ciddi) bir ilişkim olmadı. en uzunu 1-2 sene anca surmuştur. aslına bakarsanız uzun zamandır da yalnızım. pandemi sayesinde aşırı asosyalleştik zaten hepimiz. işyeri de evden calışma duzenine gecince ben insanlardan iyice uzaklaşıp koptum. zaten yapı olarak da kalabalığı seven biri değilimdir. sessizlik, sakinlik, az insan cok huzur kafasında oldum her zaman. uzun zamandır yalnız olmak bana gecen seneye kadar hic dokunmamıştı, keyfim aşırı yerindeydi, kafam cok rahattı, kalbim de boştu. gecen yaz biriyle tanışıp kısa sureli duygusal bir yakınlaşma ve beraberindeki hayal kırıklıklarım sonrası yine yalnız kaldım fakat bu defa yalnız olmayı biraz kafama takar oldum. hal boyle olunca sosyal medyadan, oradan buradan yeni insanlarla tanışmaya başladım. gercekten cok buyuk bir kısmı sadece bir kahve icip bir daha goruşmediğim buluşmalar oldu. bu sure zarfında yenilere şans versem de arada bir o yazın tanışıp husrana uğradığım kişiyi stalklamaktan vazgecmedim. ara ara baktım, hic konuşmasak da. o kişi hayatımdan tamamen cıkalı 5-6 ay olmuştur.

bu konularda bilinclenmek adına kendi bağlanma stilimi araştırdığımda, kacıngan bağlanmaya cok yakın olduğumu farkettim. uzun uzadıya acıklamayayım araştıranlar ya da bilenler vardır illa ki, o bağlanma stilinin ozellikleri %80-90 bende var. ve bu konuyu kafama taktım yani ben neden ilişki kuramıyorum, neden en ufak anlaşmazlıkta kesip atıyorum, neden sadece bir buluşmada kalıp ilerisi gelmiyor, nerede hata yapıyorum diye duşundum. once, yazın tanıştığım kişinin yaşattığı husran biraz ozguvenimi zedeledi, acaba sevilmeye layık değil miyim diye duşundum. ama tanıştığım insanlar beni beğeniyorlardı, bunu dile getiriyorlardı, tanımak istediklerini, flort etmek istediklerini hem sozle hem de ilgileriyle belli ediyorlardı. hal boyle olunca o konudaki ozguvensizliği tamir etmeye başladım. kacıngan bağlanan kişilere verilen en onemli tavsiye, oyle ya da boyle bir ilişkiye başlayın, cok yoğun hissetmeseniz de ilişki kurdukca bişeyler duzelecektir tarzında. ben de bunu uygulamak icin kendimi insanlarla flort etmeye, ilişki kurmaya zorlamaya başladım. yani cabalıyorum bu konuda. ama o kadar zorlanıyorum ki anlatamam. diyeceksiniz ki zor olan ne, hemen anlatayım.

ben mi boylelerini cekiyorum bilmiyorum ama genelde cok cabuk bağlanan, kendini kaptıran, aşırı ilgi gosteren (hesap sorma ve kıskanclık da dahil bu davranışlara) surekli ama surekli iletişimde olmak isteyen kişiler cıkıyor karşıma. hani bi taraf daha cok cabalar ya, aynen oyle, karşımdakiler cabalıyor benim icin. evet bu kotu bişey değil ama kızlar ben aşırı sıkılıyorum. sıkılmaktan ziyade boğuluyorum. her şeyi haber vermem isteniyor, telefonu acmama luksum yok acmamışsam illa sorun cıkarıyorlar, ayırdığım vakit asla karşımdakilere yetmiyor, eğer yazmamışsam sorun ediyorlar. bu tarz olan kişilerle goruşmeyi daha once sonlandırdım ama yine aynı senaryo icindeyim, yine biriyle goruşuyorum ve yine aynı şeyleri yaşıyorum. calışıyorum gun icinde, zır zır arıyor. acmadıysam sorun ediyor. neymiş, 5 dk bile olsa acabilirmişim. surekli yazıyor. gec cevap verse neden gec yazdın diyor. calışıyorum diyorum trip yiyorum. şu an goruştuğum insan mı anlayışsız yoksa bende mi sorun var ben anlamıyorum. bu kadar kısa surede bu ne hız? ama bir değil iki değil kac kişi denk geldi boyle. kacıngan olduğum icin bi şekilde, iyi kotu ilişkiye zorluyorum kendimi ama bu davranışlar beni cok itiyor. boğuluyorum. arkadaşlarıma soyluyorum, sevgilim senin yaptığını yapsa ayrılırım diyorlar

acaba ben ilişki kurmaya uygun bir insan mı değilim, kova burcuyum merak eden varsa ve o telefonu niye acmadın sorusunu gorduğum an sanki hayatımın iplerini karşımdakine verecekmişim gibi hissedip sinir kupune donuyorum. karşımdakinin kalbini kırmamak icin kendimi tutuyorum cunku sesini duymak istiyorum, ozluyorum gibi cevaplar alıyorum. bir insan bir insanı bu kadar kısa sure icinde benimseyebilir mi ya? sanırım bu tip şeyler bana samimiyetsiz geliyor. ben hayatımın merkezine almak zorunda mıyım o insanı? sırf sevgilim diye her saniye onunla mı konuşmam lazım? ya da tum bu davranışlarımın altında yatan neden aslında karşımdaki kişiye yoğun hislerimin olmaması mı? ne diyorsunuz, dertleşsek mi biraz sizinle