gunaydın hanımlar, bu aralar sık konu acar oldum ama buradan fikir almak ozellikle de yorumların doğru olduğunu gormek hoşuma gidiyor ve kendimi yalnız hissetmemiş oluyorum. yazılarım uzun oluyor haberiniz olsun ama.

en son, ilişki kurmakta zorlanıyorum diye bir konu acmıştım, merak edenler bakabilir. ilişki kurmakta zorlanıyorum o konumda, son zamanlarda goruştuğum birinden bahsetmiştim. bu kişi tanışmayı kendisi isteyip butun ilk adımları (ne onemi varsa) kendisi atmıştı ve ben de kesip atmak yerine şans vereyim demiştim. bir kere goruşup kahve vs icmiştik kotu bir goruşme değildi. kendisi bana o kadar aşırı ilgi gosterip o kadar cok ustume duştu ki bi ara, ben ciddi ciddi kacmak istedim cunku zırt pırt aramaları, surekli mesaj atıp mesaj beklemeleri falan bunaltmıştı. bir iki kez de biz zıtlaşınca devam edip etmemeyi sorguladım kendi icimde. artık kendimi biliyorum, tanıyarak seven bir insanım. anlık beğenilerden ziyade karşımdakini cozdukce seviyorum ya da uzaklaşıyorum ben. bu yuzden kimseyi ilk goruşte, ilk baş başa buluşmada elemiyorum. zıtlaşma dediklerim cok minik şeyler ama beni uzaklaştıran şeylerdi ve uzaklaşmamı istemediği icin arayıp uzun uzun kendini anlatıp, konuşmaya calışıp devam etmek icin cabalıyordu. yine başka bi sacmalığında rest cekip bi daha yazma dediğimde bile ısrarla arayıp devam etmek icin ikna etmişti. bu esnada bunlar 2 hafta icinde falan oldu, araya bayram girmesi ve onun il dışına gitmesi sebebiyle 2 hafta sonra ancak dun tekrar buluşabildik.

hanımlar, bu buluşmayı guyaaa karşımdaki insan iple cektiğini soylemesine rağmen hayatımdaki en kotu buluşma oldu şu an gulduğume bakmayın ama berbattı ve kendimi cok kotu hissettim. ve bana burada şey demiştiniz, başta cok ilgi gosterenler sonra fos cıkıyor falan demiştiniz. karşımdaki insan sanki zorla gelmiş gibiydi. arabayla aldı beni ortak bir noktadan, bi negatiflik var yani hissettim. cok yoğun bir gun gecirmişti, herhalde ondan dedim uzerime alınmadım once. ama yani hic hayal ettiğim gibi değildi. beni bi mekana goturdu ama trafikte ona soyleniyor buna soyleniyor, ben ortamı yumuşatmak icin bi espiri yapıyorum ya da bi konu acıyorum ama sohbet edemiyoruz. bişey diyorum, bi cumle ile geciştiriyor. zaten şeye sinir oldum, yuksek sesli muzik acmıştı ve şarkıları tamamen kendi kafasına gore değiştiriyordu. insan bi sormaz mı yanındaki kadına? belki onemsiz bişey ama cok bencil bir hareketti benim gozumde. neyse sonunda yemek icin mekana gelebildik. zaten zor bulduk. gittik, doluydu, 10 dk ayakta bekledik. bu esnada biraz olsun konuşabildik karşılıklı. neyse masa boşaldı gectik oturduk, dunya mutfağından bi yere gitmiştik. siparişin gelmesini beklerken yine bi sessizlik. sohbet muhabbet yok. bişey diyorum devamı gelmiyor, akmıyor falan aşırı tutuk. ama boyle tutuktan ziyade zorla gelmiş gibi. kendimi kotu hissettim ve yemekten sonra evlere dağılmak geldi icimden. (yemek sonrası kahve iceriz diye plan yapmıştık) bişey demedim, yemekler geldi. yemeği hic sevmedim maalesef, damak tadımıza ters oluyor sonucta bazı yemekler, mutfaklar. cok da aşırı ac değildim, bir iki catal aldım bıraktım. bu yemek olayına taktı kafayı. 10 kere sordu neden yemiyorsun diye. cok sevmedim dedim, nesini sevmedin falan diyor. ay bana daral geldi kızlar oyle boyle değil. neyse onun yemesini bekledim falan yedi kalktık. kahve icin bi mekana girdik. ama gerginiz yani bişey diyorum yanlış anlıyor, ters yapıyor, asla gulmuyor inanılmaz rahatsız edici bi enerji, aura var. oturduk, kahveler geldi. dedim ya sohbet edemiyoruz, yuzume bakmıyorsun sen farkında mısın? dedim. başladı bu sen kendi tavırlarına bakmıyorsun, gelen yemeği bile yemedin, surekli dalga geciyorsun (espirileri dalga olarak algılamış) bi ayna olsa kendine baksan anlarsın, gıcıksın şoylesin boylesin diye konuşmaya başladı. ama oyle bi konuşuyor ki benden nefret ediyor gibi bana dedi ki, sana gunumun nasıl gectiğini anlattım ekstradan daha ne anlatayım? ne istiyorsun? insanların icinde napayım gibi sacma sapan cumleler kurdu. o kadar gerildim, enerjim o kadar aşağı cekildi ki daha fazla katlanamadım ve cantamı alıp kalktım, daha kahvelerden bir iki yudum icilmişti. ben gidiyorum, zaman ayırdığın icin teşekkurler kendine iyi bak dedim, kasada kendi kahvemi odeyip yanından ayrıldım. cok bozuldu ama bişey demedi.

tabii bu hareket benim hic yapmadığım bişey ama o kadar dayanamadım ki yapmak zorunda hissettim kendimi. zaten evime cok uzak bir noktada buluşmuştuk ve araba olmasına rağmen beni evime bırakmayacağını soylemişti. acıkcası bu da bir flort icin benim acımdan eksi bir hareket. ben erkek olsam kız arkadaşımı akşam vakti 2-3 vasıtayla evine gondermek yerine arabamla bırakırdım. erkek kadın olma meselesi de değil aslında, araba bende olsa ben de onu evine bırakırdım, hem bi faydam dokunur hem de birlikte daha cok zaman geciririz diye duşunurdum. neyse bu da boyle bi detay. ama ben o kadar salağım ki vicdan yapıp ona bi mesaj attım, kendimi acıkladım. hani boyle olsun istemezdim ama karşılıklı gerildik ve ben kalkıp gitmek zorunda hissettim, karşımda benimle olmak isteyen birini gormemedim (mesajdaki halinden eser yok demek istedim burada) falan yazdım. bi baktım beni sosyal medyadan silmiş mesaja cevap vermedi sabah da numaramı sildiğini gordum, ben de onunkini sildim.

velhasıl kelam uzun oldu ama gercekten dediğiniz gibi, başta ilgi bombardımanına tutan insan karşıma gelince gercekten o kadar farklıydı ki, son zamanlarda cok sayıda farklı insanla goruşmuş olmama rağmen hic bu kadar kotusunu yaşamamıştım. tamam yanından kalkıp gitmek kibar bi hareket değil, benim tarzım da değil cunku ben hep nazik olmaya ozen gosteririm, bana yapılsa cok uzulup bozulurum ama ne olursa olsun ben karşımdaki insanı bu kadar germem acıkcası. o kadar sorguladım ki kendimi, yakın arkadaşımı arayıp anlattım dedim ben geren biri miyim, benim kotu bi enerjim mi var sence diye sordum. hayır aksine sen cok keyiflisin, iletişim sorunu yaşamıyorsun, belli ki siz uymamışsınız dedi.

siz ne duşunuyorsunuz, siz olsanız benim yaptığımı yapar mıydınız?