Hani coğumuz banyodan cıkar cıkmaz kulak temizleme cubuklarına (Q-tips-kutips) saldırırız ya! Bunların nasıl icat edildiğini biliyor musunuz ?
Q-tips, Polonya asıllı bir Amerikalı olan Leo Gerstenzang tarafından 1920 de icat edilmiş. Leo nun guzel ve titiz karısı her banyodan sonra bebeğinin kulaklarını kurdana sardığı ufak bir pamuk parcasıyla temizlermiş, fakat en buyuk problem kurdanın kırılıp veya pamuğun cıkıp kulak icinde kalmasıymış.
Hele hele bir gun annenin yanlış bir hareketi sonucu bebeğin kulağında zedelenme ve kanama olunca, Leo daha az riskli bir temizleyici yaratmayı aklına koymuş. Derken bildiğimiz pamuklu cubuğu bulmuş. icat ettiği bu nesneye de ingilizce deki Quality (Kalite) kelimesinin baş harfini koyarak "Q-tips" (Kaliteli Uclar) adını vermiş. Gel gelelim, Leo Bey boyle bir icatla iyi mi yapmış, kotu mu, biraz bunu tartışalım. once halk arasında kulak kiri olarak bilinen salgının ne olduğundan bahsetmek gerekir. Kulak uc kısımdan oluşur: Deriyle kaplı olan ve yağ bezleri iceren dış kulak yolu, işitmemizde onemli bir basamağı oluşturan cekic, ors, uzengi kemikciklerini iceren orta kulak ve sesin algılanıp beyne elektrik sinyalleri olarak iletilmesini sağlayan salyangozun yer aldığı ic kulak. Dış kulak yolundaki yağ bezleri tarafından uretilen ve deri dokuntulerini de iceren kulak kiri, dış kulak yolu derisini sudan ve iltihaptan koruyan, dış ortamdan gelen tozun ve diğer partikullerin kulağın daha ic kısımlarına gitmesini onleyen bir tabaka oluşturan faydalı bir salgıdır; asla cocuğumuzun sandığı gibi utanılacak, pis, iğrenc bir materyal değildir. Seumen veya wax (mum) da denilen kulak kirinin iceriği ve miktarı kişiden kişiye değişir.
Genellikle iki tip kulak kiri vardır: Islak ve kuru. Kuru tip genellikle Asya kıtasında yaşayanlarda gorulmekteyken, ıslak (yani yağ oranı fazla) tip ise ozellikle Batı Avrupa dakilere ozgudur. Kulak kirinin az uretilmesi enfeksiyon riskini artırır, fazla uretilmesi de tıkac oluşumu ve buna bağlı işitme kaybı, tıkac arkasında biriken materyalin enfekte olması gibi riskler taşır. Normalde kulak kiri, dış kulak yolu derisinde yer alan kıllar tarafından iceriden dışarıya doğru taşınarak vucut dışına atılır. Ancak dış kulak yolu doğuştan dar olan veya gecirilen herhangi bir kaza veya ameliyat sonrasında daralmış olan kişilerde bu işlem yavaşlar.
Q-tips vb. cisimlerle kulak temizleme alışkanlığı olanlarda ise bu mekanizma bozulup kiri dışarı yonlendiremez ve tıkac oluşumuna yol acar. Tıkac oluştuğunda işitme kaybı, kulakta ağrı, anormal ses veya cınlama,yabancı cisim hissi ve bizlere en sık başvurma nedeni olan yuzme veya banyo sonrası kulakta tıkanıklık şikayetleri ortaya cıkar. KBB doktorlarının hastalarına soyledikleri unlu bir soz vardır: "Kulağınıza dirseğinizden daha kucuk bir şeyi asla sokmayınız!"
Her gun poliklinik ve muayenehanelerimizde Q-tips, sac tokası, orgu şişi,tığ, araba anahtarı veya kendi icat ettikleri herhangi bir cisimle (bir keresinde izmir de calıştığım universite hastanesi polikliniğinde mıh denebilecek buyuklukte bir civinin başını biraz değiştirerek ederek bu amacla kullanan bir hastayla karşılaşmıştım) kulak kirlerini temizlediklerini ifade eden fazla titiz (!) hastalarla karşılaşmaktayız.
Bizler de bu kişilerin kiri iceri itip biriktirerek tıkac oluşumuna yol actıklarını, dış kulak yolu derisini yırtıp kanattıklarını gormekte; bu yırtık bolgesinden giren bakteri ve mantarların yarattığı,cok şiddetli ağrıyla giden dış kulak yolu enfeksiyonlarını, temizleme işlemi sırasında fazla caba veya kazayla birisinin carpmasına bağlı oluşan kulak zarı yırtıklarını ve bunun yol actığı kronik orta kulak enfeksiyonlarını tedavi etmekteyiz. Bilimsel makalelerde kuru kulak kiri tipine sahip Japon halkının, bizimkinden farklı olan pamuksuz ve ucu ufak bir kaşık gibi olan cubuklarla kulak kirlerini temizlemeye calışırken cok sık olarak kulak zarını yırtmakla kalmayıp, cekic- ors-uzengi kemikciklerini de kırıp dışarı cıkardıklarını (!) okumaktayız.
Nasıl temizlenmeli?
Peki oyleyse kulağımızı nasıl temizleyeceğiz diye sorabilirsiniz. Kulak kiri, kulağı korumakla gorevli normal bir salgı olarak kabul edilmeli ve temizlik işi kulağa bırakılmalıdır. Tozlu ortamlarda calışanlar kulak tıpaları kullanarak, dış kulak yoluna toz kacmasını onleyip kulağın işini hafifletebilirler. ooezerine deri dokuntuleri, toz ve partikuller yapışmış olan kir, zamanla dışarı atılacak, siz de dış kulak yolu girişine gelen bu materyali havlu kenarı veya işaret parmağınızla doladığınız bir parca pamukla oradan alabileceksiniz. Eğer kulak zarınızın yırtık veya delik olmadığından eminseniz, haftada bir kez banyo oncesi birkac damla gliserin veya bebe yağını kulağınıza damlatmak da uygulanabilecek metotlardan biridir. Sonrasında o kulak ustte olacak şekilde bir sure yan yatıp,ardından altına havlu koyarak diğer tarafa yatarsanız, yumuşayan kulak kirinizin kendiliğinden dışarı aktığını goreceksiniz
Diğer yontem:
Başka bir metot ise 6 ay-l yıllık aralarla duzenli olarak bir Kulak-Burun-Boğaz doktoruna başvurarak kulaklarınızı temizletmektir. Halk arasındaki yanlış bir inanışa gore "Kulak bir kez temizlendi mi,alışkanlık yapar, devamlı temizlenmesi gerekir".
Sık kulak temizletenlere sorulsa, mutlaka hepsi Q-tips vb. kullanan ve tıkac oluşumuna kendileri yol acan kişilerdir. Yani kulak temizletmek bir alışkanlığa yol acmaz, tam tersi yanlış bir alışkanlık sık kulak temizletme ihtiyacını doğurur!
Ancak yukarıda belirtilen şikayetler ortaya cıktıysa, bir kulak tıkacınız var demektir. Q-tips vb. Cisimleri kullanarak bunu cıkarmaya asla calışmamalı, temiz (!) olacağım diye kulağınıza hasar verebileceğinizi unutmamalı ve en kısa surede bir bilene başvurmalısınız. Evet, şimdi tekrar duşunursek, sizce Leo Bey iyi bir şey mi icat etmiş, yoksa kotu bir şey mi?
Kaynak: Dr. Secil Totan (KBB Uzmanı)
Kulak temizlenmesi
Sağlıklı Yaşam0 Mesaj
●18 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Sağlık Forumları
- Sağlıklı Yaşam
- Kulak temizlenmesi