Eğer zeki olmak iyi bir şeyse, hayvanların coğu niye aptal olarak kaldı?
“İnsanlar nicin bu kadar zeki?” sorusu bilimadamlarının en cok hoşuna giden sorudur. Fribourg Universitesi’nden evrimci biolog Tadeusz Kawecki bu soruyu başka turlu soruyor: “Eğer zeki olmak iyi bir şeyse, hayvanların coğu niye aptal olarak kaldı?”
Dr. Kawecki ve aynı alanda calışan bilimadamları, hayvanların ‘oğrenme’ surecini incelerken bazı durumlarda ‘zeki olmanın’ hayvanların sağlığına zararlı olabileceğini ortaya cıkardılar.
Hayvanlar aleminde ‘oğrenmek’ aslında son derece yaygın bir ozellik. Yaşamdan elde ettikleri deneyimleri daha sonra hatırlamak soz konusu olduğunda boceklerin ve kurtların bile başardığı işler var. Yani bocekler, pek cok kişinin sandığı gibi, her zaman icguduleriyle hareket eden robotlar değiller.
Biolog Dr.Dukas’ın hipotezine gore herhangi bir sinir sistemine sahip olan her hayvan –sınırlı kapasitede olsa da- oğrenme yeteneğine sahiptir. Tabii ki burada yabancı dil konuşmayı veya bir muzik aletini calmayı oğrenecek kuşlardan veya balıklardan soz etmiyoruz. Hayvanların kendi deneyimlerinden ders cıkarmaları anlamında bir oğrenme eyleminden bahsediyoruz.
Ama eğer hayvanlar ‘oğrenme’ yeteneğine sahipse, nicin binlerce yıl suren evrim surecinde bu yeteneklerini geliştirmediler? Nicin ‘oğrenme’ yeteneği daha ustun olan hayvanlar kendi turdaşlarının yerlerini almadılar?
Dr.Dukas bu soruyu şoyle yanıtlıyor: Cunku ‘oğrenmek’ illa ki değişen cevreye adapte olma yeteneği anlamına gelmiyor. Tam tersine ‘oğrenme’ bazı tehlikeli yan etkileri beraberinde getirebiliyor.
SİNEKLER EĞİTİLEBİLİR Mİ?
Dr.Kawecki ve meslektaşlarının sinekler uzerinde yaptıkları deneylerde bazı sineklerin portakal receli ile ananas receli arasındaki farkı anlayabilmeleri sağlandı. Aradaki farkı algılama sureci 15 sinek nesli boyunca gelişti. Ancak iki recel turu arasındaki farkı algılamayı ‘oğrenen’ sinek neslinin ortalama omurleri aynı gen grubunu paylaştıkları ve oğrenme sureci yaşamamış sineklere kıyasla % 20 daha kısaldı. Yani ‘bilgili’ sineklerin omru kısalmaktaydı.
Sinir hucreleri arasında bağlantı oluşturmanın (ki oğrenme surecinin beyin ve sinir sistemindeki karşılığı bu oluyor) metabolizmaya zararlı yan etkileri olduğu anlaşılıyor. Kullandığımız bilgisayarlarda bilgiyi tutmanın (data storage) maliyeti neredeyse sıfır. Ama bunu biolojik olarak yapmaya kalktığınızda bir tur maliyeti var.
Mesela kuşlar besin bulmak icin yuvadan ayrıldıklarında yuvalarını tekrar bulacak kadar zekaya sahip olmaları onların yaşam surelerini uzatan olumlu bir etki yaratabiliyor. Aynı şekilde ‘doğru ciceklerin’ yerini hatırlayan arıların da besin uretim sureci daha verimli olabiliyor.
OĞRENME YETENEĞİ HAYATI KOLAYLAŞTIRIYOR MU?
Ama oğrenme surecinin ‘hayatı kolaylaştıran’ bir etki yaratabilmesi icin canlı turunun ‘cevresini algılama’ konusunda belli bir duzeye ulaşması gerekiyor. Bunun aksi soz konusu olduğunda, yani icgudulerin ‘cevreyi algılama’ yeteneğinden daha yararlı olduğu durumlarda (mesela sineklerde) oğrenme surecinin sinir sisteminde yarattığı aşırı yuklenme hayvanın hayatını olumsuz yonde etkiliyor.
İnsan nesli ‘oğrenme’ konusunda en ileri gitmiş canlı turu. Ancak Dr.Kawecki’nin fikrine gore ‘bunun icin odediğimiz biyolojik bedellerin’ araştırılması gerek. “Bazı hastalıklar, zekanın yan etkisi sonucu oluşuyor olabilir” diyen Dr.Kawecki gene de ‘oğrenme’ yeteneğinin insan nesline getirdiği yararın biyolojik maliyetinden daha yuksek olduğunu belirtiyor.
Pek cok hayvan turu icin ‘oğrenmek’ daha fazla yiyecek ve eş bulma imkanı anlamına geliyor. Ama gruptaki diğer uyelerden daha akılı olursanız bu sefer de bir silahlanma yarışı başlayacaktır.
Her durumda, kompleks bir toplumda yaşayan bireyler olarak ‘diğerlerinden’ daha zeki olmanız, hayatta kalma şansınızı artırır. Ama omrunuzun daha uzun olacağının garantisi değil bu.
Fazla zeka sağlığa zararlı mı?
Sağlıklı Yaşam0 Mesaj
●25 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Sağlık Forumları
- Sağlıklı Yaşam
- Fazla zeka sağlığa zararlı mı?