Bahar nezlesinin gozde tatlı bir kaşıntıya neden olduğunu, hastalar icin asıl buyuk tehlikenin de bu noktada başladığını kaydeden Dr. Adil Tekin, “Bahar nezlesi, alerjinin tam hastalıklı şeklidir. Toplum olarak bu rahatsızlık fazla onemsenmiyor. Oysaki cok onemli ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalık. Herkeste gorulebileceği gibi, genellikle 4-5 yaşlarında cocukluk doneminde başlıyor, 20 yaşına hatta daha sonraki yaşlara kadar devam ediyor. Hastalığın, ilac, damla ve merhemlerle tedavisi var. Bu hastalığa yakalanan vatandaşların mutlaka doktor kontrolunde tedavi olması buyuk onem taşıyor” dedi.
Op.Dr. Tekin, dereceli veya derecesiz renkli gozluğun mutlaka kullanılması gerektiğini soyleyerek, “Acı, baharatlı, ekşi, fındık, fıstık gibi yağlı cerezler, cikolata ve hatta şekerli sakız dahi goze dokunabilir. Toz, toprak ve guneşten sakınılmalıdır. Soğuk su pansumanı, gunde 2-3 kez tekrar edilmeli. Gerekirse buzlu pansuman yapılmalı. Mumkunse guneşe karşı spor kasket kullanmalı. Yatak odasının nemli olması da faydalı. Havuza girilirken de, mutlaka gozluk kullanılmalı” diye konuştu.
Op. Dr. Tekin, kontakt lenslerle havuza girilmemesi gerektiğini de belirterek, “Cunku goz surekli kapaklarla yıkanıp siliniyor. Kontakt lens ise korneamızda kullanılan bir protezdir. Her zaman gozde mikrop yuvası haline gelme riski var. Ozellikle cok tozlu ortamlarda ve yoğun sigara icilen yerlerde de bu risk yuksektir. Ayrıca lens surekli takıldığında gozde kızarıklığa ve kaşınmalara yola acabilir” uyarısında bulundu.