

Kanser oluşumunda bilinen en onemli etken sigaradır. Sigara kullananlarda kansere yakalanma riski, icmeyenlere gore 4-5 kat kadar daha fazladır. Ayrıca tedavi sonrası sağ kalım oranları sigara kullanan kişilerde kullanmayanlara oranla daha duşuktur. Riski artıran diğer onemli bir faktor de alkol kullanımıdır. Gırtlağın ust kısmının yemek yoluyla yakından ilişki halinde olması, alkolun gırtlağın ust kısmına ve yutak yolunun başlangıc bolumune temas etmesi bu etkiyi yaratmaktadır. Sigara kullanımına alkol kullanımı da eklendiğinde kansere yakalanma riski sigara ve alkol kullanmayanlara gore 10 kata kadar artmaktadır. Bunların yanı sıra mide suyunun yukarı kacması olarak da bilinen reflu hastalığı da gırtlak kanserinin oluşumunda rol oynamaktadır.
Boyun bolgesindeki şişliklere dikkat!
Gırtlak kanseri, tumorun gırtlaktaki yerleşim yerine gore farklı belirtiler vermektedir. Tumor ses tellerinde ise ilk belirtileri genellikle ses kısıklığı, gırtlağın ust kısmında ise boğazda kitle hissi, kulağa vuran ağrı, yutma zorluğu, gırtlağın alt kısmında ise nefes darlığı şeklinde karşımıza cıkmaktadır. Tumor buyuyunce hangi bolge olursa olsun tum bu belirtiler birlikte gorulebilir. Bir diğer onemli belirti de boyun bolgesinde karşılaşılan şişliklerdir. Daha onceden saptanmayan bir şişliğin ortaya cıkması, dikkat cekici boyutlara gelmesi, kanserin boyundaki lenf bezlerine yayıldığının bir işareti olabilir.
Tanı ve tedavi icin gec kalmayın
Gırtlak kanserinin tanısı muayene ile gercekleştirilmektedir. Şupheli bir durumla karşılaşıldığı takdirde, tumorden parca alınması (biyopsi) gerekmektedir. İşlem sırasında hastaya herhangi bir kesi yapılmadan ağız yoluyla sokulan borulardan gırtlak mikroskop altında incelenmekte ve tumor dokusundan parca alınarak patolojik incelemeye gonderilmektedir. Ardından saptanan bulgularla tumorun klinik evrelemesi yapılmaktadır. Radyolojik inceleme yontemleriyle de (Tomografi, manyetik rezonans (MR) goruntuleme) ek bilgiler sağlanarak evrelemenin doğruluğu artırılmaktadır.
Gırtlak kanserinin tedavisinde kullanılan cerrahi işlemler kısmi gırtlak cıkarılması (parsiyel) ya da gırtlağın tamamının cıkarılması (total larenjektomi) olarak gruplandırılmaktadır. Kısmi teknikler; kesi yapılmadan ağız icinden calışılarak tumorun aletlerle veya lazer ile cıkarılması ya da boyundan kesi yapılarak cıkarılmasıdır. Ağız icinden yapılan kısmi tekniklerden sonra hastada kalıcı olarak nefes borusunda delik acılması (trakeotomi ) yapılmaz ve hasta normal şekilde beslenir ve nefes alır. Ancak dışardan yapılan kısmi ameliyatlarda bir sure delik acılmasına ihtiyac duyulur ama sonucta bu delik kapatılır. Gırtlağın tumunun cıkarıldığı ameliyatlarda ise hasta sesini tamamen kaybeder ve boynunda kalıcı bir delik ile yaşamak durumunda kalır. Ağız yolu ile yutmasında ise bir değişiklik olmaz. Gırtlağın tumunun cıkarıldığı ameliyatlardan sonra hastanın yeniden ses cıkarabilmesi icin de pilli cihazlar, yemek borusu sesi cıkarma eğitimi ya da nefes borusuna cihaz takma işlemleri uygulanabilir.
Kemoterapi sayesinde tumor yok edilebiliyor
Hastalığın tedavisinde erken donemlerde radyoterapi tek başına oldukca etkili bir yontemdir. İleri evrelerde ise tek başına radyoterapi yeterli olmamakta ve kemoterapi ile birlikte (kemoradyoterapi) ya da cerrahi sonrasında ek tedavi (adjuvant) şeklinde devreye girmektedir. İleri evrelerde gırtlağın tamamen cıkarılmasına gerek kalmadan kemoradyoterapi ile organ koruma sağlanarak tumorun yok edilmesi mumkun olabilmektedir. Boylece hasta sesini ve nefes alma fonksiyonlarını kaybetmeden yaşamını surdurebilir.
Hasta tedavi sonrası kontrollerini aksatmamalı
Hastaların tedavi sonrasında da yakından takip edilmeleri gereklidir. İlk bir yılda 1.5 ayda bir, 4 yıla kadar 2-3 ayda bir, 4. yıldan sonra da 6 aylık rutin muayeneler yapılmalıdır. Bu sayede tekrar eden ya da uzak organlara yayım (metastaz) yapmış tumorler erkenden saptanabilir. Gırtlağın tam cıkarılmadığı kısmi ameliyatlardan ya da radyoterapiden sonra hastaların sigara ve alkol kullanmaya devam etmeleri kanserin tekrar etme oranını arttırıcı bir faktordur. Takiplerde bu konuya da ozellikle dikkat etmek gerekmektedir.