
Turk halk muziğinin onemli isimlerinden, yaklaşık 3 bin turkuluk repertuvarı ile turku hazinesi olarak nitelendirilen Bedia Akarturk, 57 yıllık sanat hayatında 4 kıtadaki bircok ulkede ve Turkiye'deki butun illerde konser verdi.
Sanat yaşamı bircok başarı ve odullerle dolu 77 yaşındaki Akarturk, 2. Neşet Ertaş Kultur ve Sanat Festivali'nde layık gorulduğu "Yaşam Boyu Onur Odulu"nu Cumhurbaşkanlığı Sozcusu İbrahim Kalın'ın elinden aldı.
Turk halk muziğinin efsane isimlerinden Akarturk, Bursa'daki evinde yaptığı acıklamada, muzik hayatına kucuk yaşlarda babasıyla gittiği Odemiş Musiki Cemiyetinde başladığını belirterek, yaklaşık 70 yıldır Turk halk muziğinin icinde bulunduğunu soyledi.

O donemlerde yaşını buyuterek girdiği İzmir radyosunun imtihanını kazandığını ve hayatının bununla değiştiğini ifade eden Akarturk, ardından Ankara Radyosuna gectiğini anlattı.
Sanat hayatında 57 yılı geride bıraktığını dile getiren Akarturk, şoyle konuştu: "Yaklaşık 30 yıl Anadolu turnesi kapsamında gitmediğim il, gormediğim yer kalmadı diyebilirim. 4 kıtada onlarca ulkede konser verdim. Butun Avrupa'yı gezdim. Paris'te Olympia salonunda konser verdim ki bu cok onemli. Asıl tanındığım donemler de Ankara Radyosuna gectiğim zamanlardı. Ankara'ya gittiğimde hazır pişmiş aştım. 'Seni ne yaptılar, bir yerde sakladılar da mı cıkardılar?' diye mektuplar alıyordum. Ankara Radyosuna gittiğimde repertuvar ve bilgi bakımından hazırdım ve burada adımı tum Turkiye ve dunya duydu. Allah nasip etti uzun sure orada calıştım ve buradan emekli oldum."
"TURKULER CALIŞMA İSTİYOR"
Anadolu turnesi sayesinde daha cok tanındığını ve plak satışlarının cok arttığını vurgulayan Akarturk, bu surecte bircok plaket ve odule layık gorulduğunu aktardı.
Altın plak, altın bağlama, platin CD gibi cok sayıda odulunun bulunduğunu ifade eden Akarturk, şunları kaydetti: "Calışmaya devam ediyorum. Benim ezberimde olan plaklar, radyolar ve diğer yerlerde okuduğum turku sayısı 3 bine yakındır. Yaklaşık 3 bin turkuluk bir repertuvarım var. Onun yanı sıra tabii biraz da hatırlamak lazım. Meslek hayatım calışmakla devam ediyor. Hele hele turkuler, calışma istiyor turku olayı. Cunku 15 dakika arayla yorelerin namesi, uslubu, deyişleri, lafları, sozleri her şeyi değişiyor. Onun icin bizim turkulerin uzerinde cok calışmamız lazım. Ben repertuvarımı canlı tutmak icin calışıyorum halen. Bir Kayseri turkusuyle Karadeniz turkusunu karıştıramazsın. Bunları şivesiyle ve tavrıyla okumak icin cok calışmak lazım, gormek lazım. Cunku turkuyu dinlediği zaman, 'Ah, Kayseri'ye goturdu beni' desin. 'Karadeniz'e gittik' desin. Bunlar cok onemli. Bu havayı vermek icin cok calışmak lazım."

Konserlerine devam ettiğini anlatan Akarturk, halen beğeniyle dinlendiği icin cok mutlu olduğunu soyledi.
Bugun bile en cok "Zahidem" ile "Gayrı dayanamam" turkulerinin istendiğini ve onları keyifle seslendirdiğini belirten Akarturk, bunların ozellikle kendisinden istenmesinin de ayrı bir sevinc ve gurur kaynağı olduğunu aktardı.
Akarturk, Turk halkının muzik konusunda cok duyarlı, dikkatli ve hassas olduğunu vurgulayarak, şoyle konuştu:
"Şimdi baktılar ki yeni cıkan şarkılardan, turkulerden hicbir şey anlayamıyorlar, eskiye donduler. Eski plaklar neden guzel? Cunku canlı olarak calındı ve soylendi. Sazlar caldıktan sonra kulaklığı takıp da okumak değil. Şimdi oyle okunuyor, biz de oyle yaptık son albumleri. Onun icin eski plaklar halka daha cok hitap ediyor cunku aynı anda canlı soylenip canlı calındı. Onun havası, onun duygusallığı mutlaka hissediliyor. Onun icin plaklara donuş oldu. Halkımız şimdi eski plakları karıştırıyor."
AA
__________________