Doğan her bin bebekten dordunde değişik derecelerde kalıcı işitme kaybı gorulmektedir. Yenidoğanlarda travma ya da kalıtsal durumlar da dahil olmak uzere işitme kaybının bircok nedeni vardır. Kulak ve işitme sorunu, cocukluk cağında da ortaya cıkabilir. Orta kulak enfeksiyonu ve yuksek duzeyde gurultu, edinilmiş işitme kaybının en sık gorulen nedenlerindendir.
Cocukların yaklaşık yarısı orta kulakta enfeksiyon ve sıvı birikimi sorunu yaşarlar. Bunun sonucu olarak gecici ya da kalıcı işitme kaybı oluşabilir. Sık kulak hastalığı olan cocukların aralıklarla işitme guclukleri yaşayacağı da unutulmamalıdır. Bir cocuğun oğrenme yeteneği ve davranışları bu işitme sorunları nedeniyle ozellikle okul cağının ilk yıllarında olumsuz şekilde etkilenebilir.


Gurultunun, cocukların işitme sağlığına olumsuz etkileri nelerdir?
Cocuklar zamanlarının coğunu kalabalık gruplar halinde, sınıf ya da oyun alanlarında gecirirler. Uzun sure yuksek duzeyde gurultuye maruz kalmak sonradan kalıcı hale donebilen gecici işitme kayıplarına neden olabilir. Bundan dolayı, cocuğun gurultuye maruz kaldığı sureyi azaltmak onemlidir. Aileler ve oğretmenler, uygun ve sağlıklı bir işitme ortamı oluşturabilmek icin cocuğun bulunduğu cevrede gurultuyu azaltabilmek icin her turlu cabayı gostermelidir.Cocuklarda, doğuştan ya da sonradan gorulebilen işitme kaybının en onemli belirtilerinden biri, cocuğun kendini ifade gucluğunden kaynaklanan sinirlilik halidir. Erişkin bir insan, işitme problemini ifade edebilirken, cocuk; duymakta zorluk cektiğini ya da hic işitmediğini ailesine ifade etmekte zorlanacaktır. Cocuk, İfade gucluğunu; sinirli, huysuz ve hırcın davranışlar sergileyerek cevreye yansıtabilir. Bu durumda aile uyelerine onemli bir sorumluluk duşmektedir.
Uzmanlar, cocuklardaki işitme kaybı belirtilerini farklı yaş donemine gore sınıflandırmaktadır. Buna gore;
Doğumdan 6 aya kadar gecen donemde, bebeğiniz yuksek sesli gurultulerde uyanmıyorsa, duyduğu sesleri taklit etmiyorsa ya da tepki vermiyorsa bir Kulak-Burun-Boğaz uzmanına başvurmanız gerekmektedir.
6 ay-1 yaş aralığında ise cocuğun konuşma sesi cıkarmaması ya da tanıdık kişi ve eşyaları gosterememesi gibi belirtiler dikkate alınmalıdır.
1-2 yaş doneminde ise, cocuğun, cevreden gelen seslere ilgisiz olması, ilk seslenişte cevap vermemesi, yuksek sesle televizyon seyretmesi gibi ayrıntıları gozden kacırmamak gerekir.
işitme testiİşitme kaybında erken teşhis neden onemlidir?
Ailenin bilincli yaklaşımı, cocuklarındaki işitme probleminin bir an once ortaya cıkarılmasında onemli bir etkendir. Teşhis, doktor muayenesi ve gerekiyorsa ileri teknolojinin sağladığı olanaklarla yapılan işitme testleriyle konulmaktadır. Ancak, cocukların işitme değerlendirmesi, yetişkin insanlarınkinden tamamen farklıdır. Hassas cihazlarla yapılan olcumlerin dışında, genetik testlere de başvurulması gerekebilir. Bundan dolayı, başvurulan merkezin ileri teknolojik sistemlere ve işitme laboratuvarına sahip olması ve testlerin, uzman kişiler tarafından yapılması gerekmektedir.
İşitme duyumuz doğumda gelişmesini tamamlamıştır, dolayısıyla gunumuzde yenidoğan bir bebekte dahi işitme kaybını belirlemek mumkundur. İşitme testinin en kısa surede yapılması, ozellikle ailede kalıtsal işitme kaybı olan kişiler varsa cok onemlidir. Bu nedenle, doğumda işitme kaybı olasılığı bulunan cocuklar icin tarama programları da uygulanmaktadır. Araştırmalar, cok ağır işitme kayıpları dışında, işitme kaybı olan cocukların konuşma dili gelişiminin, 6 aydan once işitme cihazı kullanmaya başlanırsa normal işitmeye sahip cocuklar ile karşılaştırılabilir duzeyde olduğunu gostermektedir.