Abse: İci cerahat dolu şişliklere verilen isimdir. Vucudun her tarafında ortaya cıkabilir. Nedeni vucuda giren mikroplardır.
Adale romatizması: Coğunlukla, şiddetli soğuk algınlıklarından sonra gorulen ve hareket etmenin zorlaşmasına neden olan bir ceşit romatizmadır. Tıp dilinde Myalgia, Fibrozit denir. Korunmak icin terli camaşırları, en kısa zamanda değiştirmek ve uşutmemek gerekir.
Adenit: Boyundaki lenf damarlarının şişmesi sonucu meydana gelen iltahaplı şişliğe adenit denir.
Ağız yaraları: Ağız yaraları, "basit" ve "derin" veya "sert kenarlı" yaralar olmak uzere iki grupta toplanabilir. Coğunlukla, uşutme veya hazımsızlıktan kaynaklanır. Yaraların etrafı, kırmızı bir cizgi ile cevrilidir. Başlangıcta, ici su dolu kabarcıklar halindedirler. Sonradan patlayarak etrafa yayılır ve sancılı ağrılara neden olurlar. Cocuklarda; kızamık ve cicek hastalıkları sırasında da aynı yaralar meydana gelebilir.
Ağrılı aybaşı hali: Tıp dilinde dysmenorrhoea/dismenore denilen bu hÂl, ozellikle aybaşı kanamasının başladığı ilk gun gorulur. Bazı kimselerde, ağrılar aybaşı kanamasının başlamasından bir kac gun once ortaya cıkar ve kanamanın başlamasıyla kesilir. Bir kısmında da kanama başlamadan, kanama gorulen gunlerde ve sonraki birkac gun icinde hissedilir. Bu ceşit ağrılara, coğunlukla 18-24 yaşları arasındaki kadınlarda rastlanır. Ağrı, gobek altında veya bacakların ust kısmında kasılmalar şeklinde başlar. Kusma gorulebilir. Yuz, sararır ve terleme artar.
Akrep sokması: Akrep; sıcak ve nemli yerlerde yaşayan, kıvrık ve kalkık kuyruğuyla zehirli bir iğnesi olan bocektir. Akrep soktuğunda yapılacak ilk iş; soktuğu yerin altını ve ustunu sıkıca bağlamaktır. Sonra; iğnenin bulunduğu yer, iki parmak arasına alınıp, kan akıncaya kadar sıkılır ve uzerine amonyak surulur.
Albuminuri: İdrarda, albumin bulunmasına; Tıp dilinde Albuminuri; halk arasında ise, aktutma denir. Bir cok hastalıklarda, ozellikle Bobrek hastalıklarında, idrarda albumin gorulur. Mumkun olduğu kadar sut icmeli, patates haşlaması ile muhallebiyi sofradan eksik etmemelidir. Baharatlı yiyecekler, biber, turşu ve tuz kesinlikle terk edilmeli; kahve ve fazla miktarda su icilmemelidir.
Alerji: Vucudun, bazı madde veya hava şartlarından etkilenmesi yahut psikolojik etkenler sonucu ortaya cıkan bir hastalıktır. Once, alerjiye neden olan etkenleri bulmak gerekir. Alerjinin belirtileri de; şahsa gore değişir. Kiminde kaşıntı, kiminde kurdeşen, kiminde astım gorulur. Hasta, eğer bazı maddelerle temasından dolayı alerji oluyorsa, o maddenin uzaklaştırılması ile mesele kendiliğinden cozumlenmiş olur.
Altını ıslatmak: Tıp dilinde Enuresis denir. Altına ve yatağına işeyen cocuklar; genellikle anne ve babasından yeteri kadar sevgi ve ilgi gormeyen cocuklardır. Hastalık, belli bir nedenden kaynaklanmıyorsa; yapılacak iş, cocuğa ihtiyacı olan sevgiyi vermektir; ancak altını ıslatmak, herhangi bir bobrek rahatsızlığı veya şeker hastalığından da kaynaklanabilir. Bu nedenle doktora gitmek gerekir.
Anne sutunun azlığı: Anne sutunu artırmak icin bol bol sulu gıdalar yemek, uzuntulerden sıyrılıp bir sure dinlenmek faydalıdır.
Anus kaşıntısı: Anus (şerc); yani sindirim kanalının doğrubağırsak denilen son kısmındaki cıkış deliği veya cevresinde (oturak yerinde) gorulen kaşıntıların nedeni ceşitlidir. Bunlar arasında; kılkurtları, sumuksu akıntı, basur, catlak, ishal veya kabızlık, egzama (mayasıl), sinir bozukluğu veya yeteri kadar temizliğe dikkat edilmemesi sayılabilir.
Apandisit: Korbağırsağın iltahaplanması sonucu ortaya cıkan bir hastalıktır. Muzmin apandisitte; kat’iyetle ilac verilmez. Ameliyat gerekir. Had apandisit; karnın ortasından başlayıp, sağ alt kısma yerleşen bir ağrı ile kendini gosterir. Hazımsızlık ve gazdan şikayet edilir. Kusma gorulebilir bazen de miğde bulantısı olur.
Arı sokması: Arı; bal ve balmumu yapan fakat, iğnesiyle sokan bir bocektir. Hassas bunyeli kimseleri soktukları zaman,onların şok gecirmelerine neden olabilirler. Eşek arıları ise; bal arılarına nazaran daha tehlikelidir. Arı sokmasında yapılacak ilk iş; arının iğnesini, ucu yakılmış bir iğne ile cıkarmaktır. Sonra arının soktuğu yerin alt ve ustunden sıkıca boğulur. Uzerine soğuk su dokulur.
Arpacık: Halk arasında it dirseği de denir. Doktorların Hordoleum dedikleri hastalıktır. Goz kapağındaki herhangi bir kılın dibinde; ici dolu bir şişlik meydana gelir. Acı ve zonklama vardır. Arpacıkla, hicbir şekilde oynamayın, onu sıkmayın! Beslenmenize onem gosterin, uzuntulerinizi bırakıp biraz daha mutlu olmaya bakın.
Astım : Hasta, kriz geldiği zaman soluk almakta zorluk cektiğini zanneder, gercekte nefes vermekte zorluk vardır. Bunun nedeni de, akciğerlerdeki kucuk hava borularının daralmasıdır. Buralardan gecen hava, ıslığa benzeyen bir ses cıkarır, ki buna hırıltı denir. Astım, bir kac grup nedenden kaynaklanır. Bunların başında da bunye gelir. Yani, bazı kimselerde baş ağrısı ne kadar tabi bir şeyse, diğerlerinde de astım o kadar doğaldır. Bazı kimseler, toz, kıl, yumurta, sut, aspirin, cicek tozu ve benzeri şeylere karşı hassastırlar. Bu hassasiyet, astım krizleri şeklinde kendini gosterir. Tedavi icin, hastayı etkileyecek bu unsurların ortadan kaldırılması yapılacak ilk iştir. Aşırı heyecan veya korku da astım krizine yol acabilir. Bu gibi durumlarda hastayı sakinleştirmek yapılacak ilk iştir. Bazı kimselerde de, Had Bronşit sonucu astım krizi gorulebilir. Kalp yetmezliği de astım krizine neden olabilir.
Astigmatlık: Goz yuvarlağı caplarının duzensiz olması sonucu ortaya cıkan bir ceşit goz bozukluğudur. Hasta; noktaları bir cizgi halinde gorur. Coğunlukla doğuştandır. Miyopluk veya hipermetroplukla beraber de gorulebilir. Bazı astigmatlar, baş ağrılarından da şikayet ederler. Tedavi icin doktorun vereceği gozluğu kullanmak gerekir.
Aşırı aybaşı kanaması: Aybaşı gorme arasındaki sure normaldir. Fakat kanama coktur ve normal suresinden fazla devam eder. Nedenleri ceşitlidir: rahimde ur, rahim carpıklığı, yorgunluk, sinir bozukluğu, ateşli hastalıklar veya evlilik hayatındaki uyuşmazlıklardan kaynaklanabilir.
Ateş: Vucut sıcaklığının yukselmesine ateş denir. Vucut sıcaklığı bedenin her yerinde aynı değildir. Orneğin; termometre ağıza konulduğunda gorulen ısı, koltuk altına konulduğunda gosterdiği ısıdan 0,5 derece daha duşuktur. Diğer taraftan, vucut ısısı gun boyunca da 0,5 derece oynar. Sabahın erken saatlerinde ısı duşuk, akşam saatlerinde yuksektir. Vucut ısısı 36,2 - 37,5 arasında ise normaldir. Ateşle birlikte; uşutme, titreme, baş ağrısı, bunalma, huzursuzluk, vucut kırgınlığı, iştahsızlık, kabızlık, sayıklama, havale veya koyu renkli idrar cıkarmada gorulebilir. Ateşin nedeni, genellikle soğuk algınlığı, grip, bademcik iltihabı, boğaz ağrısı, bronşit, sinuzit, kulak iltihabı, bağırsak iltihabı veya bobrek hastalıklarından biri olabilir. Bu nedenle tedaviden once nedeni tespit etmek gerekir.
Ayak ağrıları: Coğunlukla yorgunluk, bağ yerlerinin burkulması, fazla kilo almak veya bazı hastalıklardan kaynaklanabilir. Onemli bir hastalıktan kaynaklanmayan ağrılarda yapılacak masaj ve dinlenme cok faydalı olur.
Ayak burkulması: Yururken, koşarken veya atlarken ayak kaslarının beklenmedik bir durumla karşılaşması sonucu gorulur. Burkulmadan hemen sonra ağrı, şişme ve morarma olabilir.
Ayak cıbanı: Ayak derisindeki ter bezleri ve kıl keselerinin mikroplanması sonucu ortaya cıkar. Cıban yerinde, ilk once sert ve kırmızı bir kabartı belirir. Ağrı vardır. Sonra iltihaplanır. Cıbanı sıkmamak gerekir.
Ayak şişmesi: Ayak şişmesi; uzun sure ayakta durma, dolaşım sisteminin yetersiz olması, gebelik, uzun sure hareketsiz kalma veya incinme, burkulma sonucu ortaya cıkar.
Ayak terlemesi: Ayakların normalden fazla terlemesi genellikle ter bezlerinin aşırı derecede calışmasından kaynaklanır. Diğer taraftan, kalın corap giymek, ateşli bir hastalık veya normal vucut sıcaklığının duşmesi de ayak terlemesine neden olabilir.
Aybaşı duzensizliği: Aybaşı kanaması normal olarak 2-7 gun surer. Normal olarak 28 gunde bir gorulen aybaşı kanaması, bazı hallerde vaktinden once veya sonra da gorulebilir. Nedeni; asabi krizler, hormon dengesizliği veya bunye zayıflığı olabilir.
Aybaşı kanaması azlığı: Aybaşı kanının normal miktarı; sağlam kadınlarda 7-77 gram arasında değişir. Coğunda 27-75 gram arasındadır. Ortalama miktar 50 gram kabul edilir. Aybaşı kanının yukarıda belirtilen miktarlardan az olması, coğunlukla ruhsal durumla veya kansızlıkla ilgilidir.
Aybaşı kanamasının gecikmesi: Normal olarak zamanı geldiği halde aybaşı kanaması başlamazsa; gebelik, kansızlık, tiroid veya karaciğer hastalıkları akla gelebilir. Ayrıca yorgunluk, sinirlilik veya adetten kesilme de duşunulebilir.
Aybaşı kanamasının uzun surmesi: Normal aybaşı kanaması 2-7 gun devam eder. Bazı kimselerde bu sure uzar. O zaman rahimde ur veya kist olduğundan, yumurtalıkların uşutulmuş olmasından, sinir veya kalp hastalığından şuphe edilir. Tedaviye gecmeden once esas nedeni bulmak gerekir. Onemli bir durum yoksa aşağıdaki recetelerden arzu edilen uygulanır.
Aybaşı kanaması yokluğu: Genc bir kız buluğ cağına geldiği halde, aybaşı gormeye başlamamışsa, aybaşı yokluğundan soz edilir. Bu durum karaciğer hastalıklarından, kansızlıktan veya tiroit bezi bozukluğundan kaynaklanabilir. Oncelikle nedeni bulmak gerekir. Normal aybaşı goren kadının da; kansızlık, karaciğer rahatsızlıkları, beslenme bozuklukları veya tiroid bezi hastalıkları sonucu aybaşı kanamaları kesilebilir. Ote yandan aybaşı yokluğu, gebeliğin veya menapozun işareti olabilir.
SaĞlik Rehberİ
Sağlık0 Mesaj
●28 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- SaĞlik Rehberİ