SARI SAC:
Sarışınlar ekseriyetle kuvvetli, orijinal fikirli, her vaziyete uyar, hevesli, yaratıcı ve ceşit kabiliyetli kimselerdir. Değişikliğe bayılırlar. İyi bir şey. Ama sarışınların coğu da luzumundan fazla kıymet bilmezlerdir. Herhangi bir şeyin başında bitirinceye kadar durmak kabiliyetleri azdır. Canları sıkıldı mı - ki cok cabuk sıkılır- ellerindeki işi bırakıp bir yeni işe başlamayı tercih ederler. Bir kere harekete gectiler mi yeri goğu birbirine katarlar. Kendilerini ve enerjilerini idare etmek kabiliyetinden mahrum oldukları icin enerjilerini luzumundan fazla sarf eder ve hemen yorulurlar. Sabırlı olmazlar, cabuk ve hevesle calışırlar. Huzursuz tabiatları daima yeni heyecanların peşinde koştuğu icin hercai ve belki de sadakatsiz olurlar.
Sarışınlar etraflarına hakim olmayı ve soz gecirmeyi severler. İşlerinde ve ozel hayatlarında liderlik etmek sevdasındadırlar. Bu hususta sarışın kadınlar daima sarışın erkeklerden baskın cıkar. Sarışın bir erkekle evli olan sarışın bir kadın kocasını ve evini istediği gibi idare etmesini bilir. Ama ev işlerinden cabuk yorulur ve bıkar. Onun icin sık sık alışverişe, sinemaya, terziye veya dişciye gider.
Sarışınların bir de kuvvetli karakterde olanları vardır. Boyle sarışınlar cesur ve sabırlıdırlar. Kavgacı olmamakla beraber, karşılarındakini yatıştırmayı da bilmezler. Hisleri daima kontrol altındadır. Başkalarının işlerini merak etmez. Kendini alakadar etmeyen işlere burnunu sokmadığı gibi, başkalarının kendi işlerine karışmasından da nefret eder.
KIZIL SAC:
Kızıl saclı olanlar veya sacları herhangi bir şekilde kızılı andıran sarışınlar cok benzerler. Ama arlarında belirgin farklar vardır. Mesela, kızıl saclılar sabırlarını sarı saclılardan daha cabuk kaybederler. Daha cabuk neşelenirler ve daha cabuk uzulurler. Neşeleri sarışınların neşesinden daha coşkundur. Ama bir kere canları sıkıldı mı sarışınlardan daha fazla sıkılırlar. Ufak tefek şeylere sıkılırlar. Ufak tefek şeylere uzulurler, ama uzuntuleri uzun surmez. Neşeleri, ucarılıkları cabucak kendini gosterir. Kızıl saclı meraklıdır. Başka insanlar onları alakadar eder. Başkalarının ozel hayat ve işleriyle cok meşgul olur. Herhangi bir konu uzerinde kesinlikle karar veremez. Şuphecidir. Bununla beraber gayet dost tabiatları, sıcak bir kanı vardır ve pek girgindir.
KOYU RENK SAC:
Siyah ve kestane saclılar hem yapı hem de yaradılış bakımından sarışınlardan cok farklıdırlar. Evlerini cok severler. Alıştıkları hayattan ayrılmak onlara olum gelir ve galiba biraz da tembeldirler. Sarışınlardan daha az sabırlı, daha tedbirli, daha duşunceli, daha ağır ve titiz olurlar. Enerjilerini ozenle kullanmasını bilirler. Sac rengi koyu olan bir insan titiz ve dikkatli olduğu icin ayrıntılı işlerde cok başarılı olur. Sanat kabiliyeti ve sanat sevgisi kuvvetlidir. Sadık, doğru ve cok zaman dindardır. Sarışınlardan daha anlayışlı daha musamahakardır.
SACIN İNCELİĞİ VE KALINLIĞI
İNCE, YUMUŞAK ŞAC:
İnce ve yumuşak telli sacları olan bir insanın tabiatı da ekseri sacına benzer. Bu insan inceliğe, nezakete, temizliğe duşkundur. Boyleleri evlerinin guzel ve derli toplu olmasını isterler. Pisliğe gelemezler. Bu gibi insanların sabır ve azmi de biraz az olur. Herhangi bir şey de ısrarla sebat etmezler. Kulturlu, kibar mekanlarda hoşlanırlar ve ekseriyetle dikkatine carpmayan ince guzelliklerden zevk alırlar, bu gibi kimselerin en buyuk kusurları fazla hassasiyetleridir. Cabuk ve boş yere alınırlar. Bir işe hevesle başlarlar, ama aynı zamanda bıkarlar ve bitirmek istemezler. Guzel şeylere duşkunlukleri israfa yol acar. Cok zaman butcelerine acık vardır. Ama onlar buna o kadar aldırış etmezler.
KALIN TELLİ SAC:
Saclarının telleri kalın, sert ve kaba olanların da yaradılışları cok zaman saclarına benzer. Hatta hal ve tavırları da kaba sabadır. Kuvvetli ve dobra dobradırlar. İncelikli, basiretli hareket etmek onlara gore değildir. Yuksek sesle konuşurlar. Kılık kıyafetlerine coğu zaman ozen gostermezler. Kaba saba sporlara duşkundurler. Daha ince tabiatlı insanların bulunduğu ortamlara tahammul edemeyerek kendileri gibi kimselerle arkadaşlık etmekten hoşlanırlar.
ORTA KARAR SAC:
Ne pek ince ne de pek kalın olan sacların rengi de ekseri koyu kestane olur. Boyle sac kuvvetli bir şahsiyet, keskin bir zihin ve sağlıklı bir kişilik gostergesidir. Boyle sacı olan bir insan onceden ve cabuk karar vermekten cekinir. Herhangi bir kararı vermeden once en ince ve ufak noktalarına kadar hesap eder. Karar verince de derhal harekete gecer. Uyanık olunması gereken yer ve saatlerde onun uyuduğu gorulmemiş bir şeydir. Soylediklerinizi dinlemekte değer bulursa dinler, hem de tum dikkatini vererek. Ama soylediğiniz alakasını cekmedi mi sizi dinlemez ve bunu da soylemekten cekinmez. Her şeyi gorur ve her ortama derhal uyum sağlar. Tarih ve gunleri cok iyi hatırında tutar. Onu dinlemek son derece zevklidir. Bir noktadan oburune atla¤¤¤¤¤ lafı uzatıp karıştırmak gibi huyları yoktur.
KADINLARDA SAC ŞEKİLLERİ
KISA, YUVARLAK, KIVIRCIK SAC:
Sacları duz olduğu halde kıvırtarak kısa ve yuvarlak kesen insanların, kendilerini sıkıntıya sokmak istemeyen, biraz da havai kadınlar olduklarından emin olabilirsiniz. Boyle kadınlar canlı ve hareketlidirler. Sudan şeylerden bahsetmesini severler. Bu onların akılsız olduğunu gostermez. Bilakis, zeki ve akıllıdırlar ve icap ettiği zaman akıllarını kullanmasını bilirler. Yalnız kendilerini sıkıntıya sokmak istemezler.
TOPUZ:
Saclarını gergin olarak toplayıp topuz yapan kadınlar ekseri soğuk, sert ve titiz olurlar. Kendi kendilerine karşı musamaha gostermedikleri gibi başkalarına karşı da musamaha gostermezler. Alışılmamış, değişik şeyleri kabul etmek istemezler. Topluluk ve kalabalıktan hoşlanmadıkları gibi arkadaşları da yoktur ve kendi başlarına kalmayı tercih ederler.
KAHKUL:
Saclarını alınlarının uzerinde kırkma gibi kesen kadınlar şen ve akıllıdırlar. İltifattan hoşlanırlar. Sadıktırlar ve hislerinde ifrata kacarlar. Ekseri tatlı dilli olmakla beraber zamanında acı konuşmasını da bilirler.
ERKEKCE KISA SAC:
Saclarını bir erkek gibi kısacık keserek dumduz bırakan kadınların tabiatında da biraz erkeklik vardır. Boyle kadınların kıyafetlerinin de erkekliğe kactığını goruruz. Daha ziyade erkeklerin yaptığı işlerde calışır, erkeklerin yaptığı her işi yapabildiklerini ispat etmeye kalkışır ve durmadan "keşke erkek olsaydım!" derler.
ERKEKLERDE SAC ŞEKİLLERİ
KISA SAC:
Saclarını iyice kısa kesen bir erkek nefsinden emin ve kudretlidir. Sanattan ancak yuzeysel bir zevk alır. Hafif eserleri dinleyip dansetmesini cok sever. Fakat herhangi bir muzik aletini calmasını oğrenmek aklından bile gecmez. Zaman zaman ¤¤¤¤¤casına inatcı olur. İnsanları sevmez ve insanların iyi olabileceğine pek inanmaz.
UZUN SAC:
Saclarını ensesine kadar uzatan erkeklerin sanat muptelası olduklarından asla şuphe etmemek lazımdır. Bu gibi kimseler herhangi bir sanat dalında ellerini denemeden rahat edemezler. Nazik ve hassas olurlar. Sevdikleri işi ciddiye alır ve cok zaman sadakat gosterir.
YAPIŞIK SAC:
Sacları kabarmadığı halde briyantini fazla kullanan kimseler kararsız tabiata sahiptirler. Kesinlikle bunlara guvenmeye gelmez. Saclarını ayna gibi parlatıp kafasına yapıştıran bir erkek başkalarına pek fazla guvenir ve kendi tatlı canını sıkıntıya sokmaktan cekinir. Samimi arkadaşları azdır. Hayatta sadece zevk ve safa arar. Oldukca yuzsuzdur. Hakaretlere gulerek tahammul ederek karşısındakinin sabrını tuketir.
YANDAN AYRILAN SAC:
Sacını yandan ayıran erkek temkinli, kendi halinde, kudretli ve durgun bir adamdır. Macerasız, dalgasız, fırtınasız, sakin bir hayat surer. Hayatı kendi cizdiği dar cerceve ve muhitten ibaret gorur. İyi huylu ve sevecen olduğu icin musamahakardır ve butun tanıdıkları tarafından cok sevilir.
ORTADAN AYRILAN SAC:
Pervasız bir tabiatın işaretcisidir. Sacını ortadan ayıran insan sırf yenilik olsun diye gorulmedik şeyler yapar. Bu sebepten başı coğu zaman beladadır. Ama o buna aldırmaz. Zaman zaman acı konuşur. Hazır cevaptır.
AYRILMAMIŞ SACLAR:
Saclarını hic ayırmadan arkaya doğru tarayıveren erkek cok meşgul ve faal olduğu halde gorunuşe pek aldırış etmeyen bir erkektir. Kuvvetli bir şahsiyete sahiptir. Başkalarının tesiri altında kalmaz. Pratik işlerden hoşlanmaz. Kitap okumak ve sanatla meşgul olmak onun yaradılışına daha uygundur. Kendi duşunceleriyle o kadar dopdoludur ki başkalarıyla meşgul olacak vakti yoktur onun icin pek az dost edinir
__________________