Sonbaharla yoğunlaşan iş hayatınıza, yenilenmiş, ışıl ışıl bir ciltle hazırlanın. Zamanı durduramasak da cildimizdeki olumsuz izlerini azaltabilir, oluşumlarını geciktirebiliriz. Modern tıbbın bu alandaki son buluşu radyo frekans.
Radyo dalgaları bu defa sağlık hizmeti vermek icin hayatımıza giriyor. Kısaca, ‘radyo dalgalarının deri altı yapılardaki su molekullerini hayata gecirerek surtunme etkisi ve bolgesel ısınma oluşturarak kollajen ureticilerini tetiklemesi’ olarak tanımlayacağımız bu yontemde, ısı verilen bolgede, kontrollu bir hasar oluşturularak dokunun kendini onarması ve yenilenmesi sağlanabiliyor. Uygulama emniyetli, sonuclar, rahatca gozlenecek denli başarılı...

İşlem alanına gore 20 dk. ile 2 saat arası değişen uygulamada hedef, cilde sağlamlık, esneklik, gerginlik veren kollajenlerin artırılması. 5-10 seanslık kur olarak onerilen radyo frekans’ın etkileri işlemden hemen sonra gorulmeye başlamakla birlikte, asıl sonuclar 1-2 ay sonra gozlenmekte.

Etkinliğini iki yıl kadar surduren radyo frekans tedavisi, hastalarda herhangi bir kesi veya ameliyat izi oluşturmaksızın uygulanan, cerrahi olmayan, ağrısız bir tedavi yontemi. Bu sebepten cerrahi mudehalenin henuz erken olduğu, yıpranmış, yorgun ciltler icin tercih ediliyor. Normal şartlarda 1-1.5 yıl sonra ikinci seansı uygulamak yetiyor.

Etki alanları cok geniş...

Radyo frekans, tum yuz bolgesindeki ince kırışıklık ve cizgilerde, yanak bolgesinde daha belirgin olan yuz sarkmalarında, gıdı bolgesindeki sarkmanın iyileştirilmesinde, boyundaki yatay bantların giderilmesinde, karın ve kollardaki sarkma ve gevşekliklerin toparlanmasında etkili bir yontem. Tabii onemli bir kullanım alanı da bolgesel incelme ve selulit tedavisi.