Ani işitme kaybı birden bire ortaya cıkan tek veya iki taraflı işitme azlığı durumudur.
Ani işitme kaybının gelişiminde en onemli neden olarak virusler gosterilmektedir. Ozellikle ucuk virusu olarak da bilinen herpes simpleks virusu oluşturduğu enfeksiyonla ic kulakta duyma hucrelerinin zarar gormesine neden olmaktadır.

Nasıl ortaya cıkar?

Ani işitme kaybı bazen hasta tarafından farkedilen tek ya da iki taraflı işitmede azlık olarak ortaya cıkabileceği gibi başlangıcta işitme kaybının farkında olunmayabilir. Coğu zaman hastalar yeni başlayan bir cınlama ya da uğultu sesinden rahatsız olurlar ve işitme azlığının farkına varmazlar. Bazen de kulakta bir dolgunluk ya da tıkanıklık hissi olur.











Ne yapmak gerekir?

Yeni başlayan kulakta tıkanıklık, işitme azlığı, uğultu veya cınlama gibi durumlarda zaman gecirmeden kulak-burun-boğaz uzmanına başvurulmalıdır. Ani işitme kayıplarının tedavisinde en onemli nokta teşhisin erken konularak tedavinin erken başlanabilmesidir. Erken tedaviyle işitme kaybının geri donme olasılığı artmaktadır.

Kesin teşhis nasıl konur?

Ani işitme kaybının kesin teşhisi işitme testi (odyolojik inceleme) yapılarak konur. Ayrıca tedaviye yanıtın ve iyileşmenin takibinde de odyolojik testlerden faydalanılır.

Ani işitme kaybının tedavisi nasıldır?

Ani işitme kaybının tedavisi ilac tedavisidir. En etkili ilac halk arasında kortizon olarak bilinen kortikosteroidlerdir. Kortikosteroidler ani işitme kaybında duşuk dozlarda ve kısa sureli olarak uygulanmakta ve vucuda onemli bir zarar vermemektedir. Ayrıca ani işitme kaybının ilk uc gunde tesbiti halinde viruslere karşı etkili olan antiviral ilaclar da tedaviye eklenir. Ancak ilk uc gunden sonra etkili olmadıkları icin verilmezler. İlac tedavisi başladıktan sonra odyolojik test takiplerinde yeterli iyileşme gorulmezse kulak zarından orta kulağa kortikosteroid enjeksiyonu veya hiperbarik oksijen tedavisi gibi tedavi opsiyonları da değerlendirilir. İlac tedavisinin etkili olabilmesi icin en kısa surede hastalığın teşhisi ve tedavinin başlaması onemlidir.

Ani işitme kaybı diyabet ve hipertansiyon hastalarında da gorulebilmektedir. Bu hastalıkları olanlarda kortikosteroidler şeker ve tansiyon değerlerini yukselttiğinden yatarak kontrol altında bir tedavi uygulamak gerekir.

Ani işitme kaybının gelişiminin uzerinden bir ay gectikten sonra tedavi verilmesi fayda sağlamayacağından ilac tedavisi uygulanmaz.
Ani işitme kaybı neden olur? Hangi yaş grubunda gorulur?

Bu tarz işitme kayıplarının % 90'ı idiopatik dediğimiz, nedeni araştırılmasına rağmen belirli bir nedeni bulunamayan işitme kayıplarıdır. Belirlenebilen en sık nedenler arasında ise; viral enfeksiyonlar (kızamık, kabakulak, Epstein-Barr virus, Herpes virus, Parainfluenza virus, Varicella Zoster virus, Sitomegalovirus), damar tıkanıklığına bağlı nedenler, norolojik nedenler ( multipl skleroz), otoimmun nedenler dediğimiz hastanın kendi hucrelerinin kendi dokularına karşı savaşmasıyla sonuclanan hastalıklar ( Cogan sendromu, Berger hastalığı, Behcet hastalığı), kafa travması, toksik nedenler (ototoksik ilaclar, yılan ısırması), metabolik nedenler ( diabet, dislipidemi), neoplastik nedenler (kustik schwannoma) sayılabilir. Hemen her yaş grubunda gorulebilmesine rağmen 40-50 yaş arasında biraz daha fazladır.

Ani işitme kaybı yaşadığını anlayan biri hemen ne yapmalı?

Hasta muayene edilip bazı testler yapılmadan ani işitme kaybı olup olmadığı anlaşılamaz. Bunun icin hızlı gelişen duyma kaybı yaşayan bir hasta, bir an once bir kulak burun boğaz hekimine muayene olmalıdır. Hasta 'kulak kiridir' falan diye işitme kaybını onemsemez ve zaman gecirirse, tedavisine bir an once başlanması gereken bir durumda gec kalmış ve tedavi şansını yitirmiş olur.

Nasıl bir tedavi yontemi uygulanıyor?

Hastada ani işitme kaybı olduğu ortaya konduktan sonra, son 2 haftada icinde gecirilmiş ust solunum yolu enfeksiyonu olup olmadığı, diabet, hipertansiyon, kolesterol gibi tedavi gorduğu herhangi bir hastalık, travma gecirip gecirmediği ve herhangi bir ilac kullanıp kullanmadığı sorgulanır. Bunlardan birisi varsa bunlara yonelik tetkikler de istenir ve bu hastalıklara spesifik ek tedaviler başlanır. Eğer herhangi bir neden belirlenemezse idiopatik(nedeni belirlenemeyen) ani işitme kaybı denir. Nedeni belirlensin veya belirlenemesin hic vakit kaybetmeden tedaviye başlanmalıdır.

İdiopatik ani işitme kaybı cok ceşitli tedavi yontemi olan hastalıklardan biridir. Bunların başlıcaları halk arasında kortizon olarak bilinen kortikosteroidler, vazodilatatorler(damar genişleticiler), antiviraller, hemodilusyon( kan akışkanlığı) sağlayan ilaclar, hiperbarik oksijen ve kombine tedavilerdir. Burada tedavinin esas amacı ic kulaktaki kan akımını duzenlemek, inflamasyon ve hasarı baskılamak, odemi azaltmaktır. Hekim tedavi seceneklerinden herhangi birisini uygulayabileceği gibi, birkacını bir arada da uygulayabilir. İlac tedavisi yanında stres faktorlerinin ortadan kaldırılması, tuzsuz diyet, sigara, alkol ve kafein kullanımının bırakılması gibi yaşam alışkanlıklarının değiştirilmesi de tedavide yardımcıdır.

Ayakta tedavi ya da yatarak tedavi kararı neye gore alınıyor?

Tedavi seceneklerinde olduğu gibi ayaktan veya yatma konusunda da kesin cizgiler yok. Daha cok hastanın genel durumu ve ek hastalığı olup olmadığına gore karar verilmektedir. Hastalığın seyrini takipte zorlanacağımız uzaktan gelen hastalarda; diabeti, hipertansiyonu, mide şikÂyeti olan, ileri yaştaki hastalarda, kortizon tedavisinin getireceği riskler goz onune alınarak yatırılıp tedavi edilmesi gerekmektedir. Genc ve ek hastalığı olmayanlarda mutlaka yatarak tedavi gerekmez. Ancak dinlenmek ve iş stresinden uzaklaşmak onemlidir.

Hastaların iyileşme oranı nedir? Tamamen iyileşme soz konusu mu?

Ani işitme kaybı kulak burun boğazın acil hastalıklarından biridir. Hastalığın iyileşme oranını en cok etkileyen faktor tedaviye erken başlanmasıdır. Tedaviye erken başlanması o kadar onemlidir ki değil gunlerin, saatlerin bile onemi vardır. İlk 48 saatte tedaviye başlanması başarı şansını cok artırmaktadır. Tam olmayan, pes sesleri tutan, tek taraflı olan, beraberinde cınlama ve dengesizlik olmayan, sistemik hastalığı olmayan genc hastada iyileşme şansı daha yuksektir. Bircok araştırmada erken tedaviyle % 85'lere varan başarı oranı bildirilmiştir. Ancak tedaviye ne kadar gec başlanırsa başarı şansı o oranda duşmektedir. İlk 2 haftada tedaviye başlanmamışsa tedavi şansı cok azdır.

Tedavi ile işitme geri gelse bile kulaktaki uğultunun ve cınlamanın gecip gecmeyeceği yonunde farklı fikirler var, uğultu geciyor mu kalıyor mu?

İşitmenin duzelmesi gibi eşlik eden uğultu ve cınlamanın duzelmesi de erken tedaviye başlanmasına ve tedaviye başlanana kadar ic kulakta oluşan hasara bağlıdır. İc kulakta oluşan hasar tespit edilemediği icin, tedaviye başlarken uğultunun gecip gecmeyeceği konusunda kesin bir şey soylemek mumkun değil.

Peki, tedavisi tamamlanan hastanın en cok sorduğu sorulardan biri 'Ya bir daha olursa?' sorusuna ne yanıt veriyorsunuz?

Ani işitme kaybı yaşayan bir hastanın tekrar aynı hastalığı gecirme riski cok nadirdir. Bu durumu hastalarımıza detaylı olarak anlatıyoruz ve 'ya tekrar olursa' korkusunu uzerlerinden atmalarına yardımcı oluyoruz. Eğer hastada korku yine de devam ederse psikiyatrik yardım alınabilir.

Tedavisi tamamlanan hasta hayatına nasıl devam etmeli? Kalabalığa karışma konusunda tereddut yaşamalı mı?

Tedavisi tamamlanıp şikÂyetleri duzelen hasta gunluk hayatına guvenle donup işlerini yapabilir. Tabi sigara ve alkolun bırakılması, kahveyi azaltması, diabeti, hipertansiyonu, kolesterol yuksekliği varsa bunların kontrol altına alınması, stres faktorlerinin azaltılması onemli.

İşitmenin tamamı geri donmeyen hastalar icin surec ne zamana kadar devam ediyor?

İlk bir ay sonuna kadar duyma kaybında iyileşme başlamayan hastada duzelme beklentimiz cok az maalesef. Eğer her iki kulağında işitme kaybı varsa ki bu durum cok nadirdir, bu hastalarımıza işitme cihazı oneriyoruz.