YOZLAŞMAYA BAĞLI PSİKOLOJİK HASTALIKLAR

Psikoloji genel olarak "ruh bilimi" olarak tanımlanmaktadır. Psikoloji,hastaların terapi yontemiyle iyileştirilebileceğini savunmaktadır. Bu yonu ile psikoloji, psikiyatriden ayrılmaktadır. Cunku psikiyatri,hastaların sadece ilaclar ile iyileştirilebileceğini savunmaktadır.
Hem psikoloji, hem de psikiyatri psikolojik rahatsızlıkları iki ana bolume ayırmaktadır. Bunlardan birinci tip olan aktarma nevrozlarına ornek olarak kaygı, anksiyete verilebilinir. Diğer tip olan narsistik nevrozlara ise şizofreni, paronaya verilebilinir. Yozlaşmaya bağlı olarak ortaya cıkan rahatsızlıklar narsistik nevrozlar grubuna girmektedir. Yozlaşmaya bağlı olarak ortaya cıkan rahatsızlıklar, genel olarak sinir sistemi ve norotransmitterlere bağlı olarak ortaya cıkmaktadır. Bu nedenden dolayı hem psikologlar ve hemde psikiyatristler bu tip nevrozların iyileşmesinde ilacların etkisini kabul etmektedirler.
Yozlaşmaya bağlı olarak meydana gelen dejenerasyonların sonunda şizofreni, paronaya gibi rahatsızlıklar ortaya cıkmaktadır.Genel olarak bu tip rahatsılıklar telkin yoluyla iyileştirilemezler. Uygulanacak olan hipnozun ise gecici etkisi vardır. Hipnozdan belli bir sure sonra hastalık daha fazla ilerlemiş olarak ortaya cıkmaktadır.
Yozlaşmaya bağlı olarak meydana gelen dejenerasyonlar sonucu insanın kendi benliği ile catışması cok ağır gecmektedir. Son derece kuşku icerisinde olan hastalar, aynı zamanda kaygı dediğimiz ileri derecede korkulara da sahiptir. Ancak burada normal korku ile kaygıyı karıştırmamak gerekmektedir. Uzerinize doğru bir taksi hızla yaklaşıyorsa ve siz korkuyorsanız, bu doğal bir tepkidir. Ancak boş bir caddede korkuya kapılıyorsanız, bu kaygıdır. Kaygı bu hastalarda kuşkudan sonra ortaya cıkmaktadır. Bu hastalarda genel olarak duygular bolmelerin icerisinde gibidir.Normal bir konuşmanın icerisinde bile korkuyu, sevinci, kederi yaşayabilirler ve bu nedenle konudan konuya sıcrama yaparlar.
Psikolojik rahatsızlıkların buyuk bir kısmı yozlaşma sonucu ortaya cıkmaktadır. Yozlaşma kelime manası bakımından "sonradan oluşan bozukluk" manasına gelmektedir. Bu tip rahatsızlıklar, insan yaşamı icerisinde genellikle sonradan ortaya cıkmaktadır.
Yozlaşmaya bağlı psikolojik rahatsızlıklardan en onemlisi "Huntington Hastalığı" denilen rahatsızlıktır. İlerleyici bunama ile karakterize edilen rahatsızlık genellikle 20-50 yaş arasında ortaya cıkar. Genetik bir rahatsızlıktır. Babadan gecenler genellikle anneden gecenlerden daha erken ortaya cıkar. Kişisel olarak buyuk sorunu olan bu kişiler, kendi cocukları olduğunda, hastalık onlara gecerse daha buyuk cıkmaza girerler. Bu tip rahatsızlığı olan hastalarda beyin makroskobik olarak kucuktur. Klinik calışmalarda bu hastalarda kuruntu, paronaya, norozlar, bunama ve normal dışı goz devinimleri gozlenir. Bu hastalık genellikle 15 yıllık bir sureden sonra olumle sonuclanır.
Bir başka rahatsızlık ise "Parkinsonizm" denilen bir rahatsızlıktır. Bu tip hastalar anlamsız yuz ifadelerine sahiptir. Bunun yanı sıra eğik duruş bicimi, istemli hareketlerde yavaşlama, giderek kısalan ve hızlanan adımlardan oluşan yuruyuş, gevşeyememe gibi haller gorulur. Bu tip motor noron bozukluğuna bazı dopamin antagonistleri de neden olabilmektedir. 50-80 yaşları arasında kendiliğinden ortaya cıkar. Parkinson hastalığı dopamin eksikliği olcusunde şiddetli gecer.Tedavide dopa (dopaminin oncu maddesi) kullanılarak yapılacak yerine koyma tedavisi ile bir yere kadar duzeltilebilir.Tedavi, morfolojik değişiklikleri onleyemediği gibi hastalığın ilerleyişini de durduramaz.
Bugunlerde adından cok soz ettiren bir rahatsızlıkta "Alzheimer" denilen hastalıktır. Daha onceki yıllarda, 65 yaşından once başlayan hastalık icin Alzheimer Hastalığı, daha donra başlayanlar icin ise yaşlılık bunaması adı verilmekteydi. Bugun ise Alzheimer Hastalığı yaştan bağımsız olarak kullanılmaktadır. Semptomlar 50 yaşından once seyrektir. İlk belirtileri entellektuel işlevlerin yavaş yavaş yitirilmesi ya da duygusal değişkenlik artışı şeklindedir. Bellek yitimi ve konuşma bozukluğu, oryantasyon yitimi ise daha ileriki yıllarda gorulur. Olum genellikle, aclık ve sıvı yitiminin ağırlaştığı, araya giren bir enfeksiyon nedeniyledir.
Bu hastalık tipleri daha coktur. Bu hastalık tipleri genellikle beyinde bulunan "norotransmitter"adı verilen protein yapısındaki molekullerin azlığı veya cokluğu sonucu oluşmaktadır. Ancak vucudun buyuk bir dengeye sahip olduğunu bu hastalıklarda daha iyi gormekteyiz. Orneğin, Şizofreni psikolojik bir hastalıktır. Bu hastalığın ortaya cıkmasının nedeni, dopamin norotaransmitterinin fazla uretilmesidir. Dopamini azaltmak icin kullanılan ilaclar ise bir zamandan sonra parkinson hastalığının belirtilerini vermektedir. Bu da bize vucut icerisinde bulunan dengenin ne kadar guzel ayarlandığını ve duzenlendiğini gosterir.