Prostat ve bobrek kanseri hastalarına yeni bir umut olacak “kriyoterapi” yontemi, artık Turkiye’de de uygulanacak.
Kanser tedavisinde uygulanan cerrahi (ameliyat) ve ışın tedavisi (radyoterapi) yontemlerine alternatif olan “kriyoterapi” yontemi, Turkiye’de ilk defa Gazi Universitesi Tıp Fakultesi Hastanesi Uroloji Anabilim Dalı “Uroonkoloji Unitesi”nde uygulanmaya başlanacak.
Gazi Universitesi (GU) Tıp Fakultesi Dekanı Prof. Dr. Ayşe Dursun, “kriyoterapi” yontemi ile kanser hucrelerinin dondurularak ortadan kaldırıldığını soyledi.
Kriyoterapi yonteminin, 2000’li yıllardan itibaren Avrupa’da ve ABD’de bazı merkezlerde aktif olarak yapıldığını belirten Dursun, yontemin, Turkiye’de ilk defa GU Tıp Fakultesi Hastanesi’nde uygulanacağını kaydetti.
Dursun, konusunda uzman olan 2 yabancı profesorun ekim ayında Turkiye’ye geleceğini ve GU Dekan Yardımcısı Uroloji Uzmanı Doc. Dr. Sinan Sozen başkanlığındaki heyetle birlikte, 4 prostat ve bir bobrek kanseri hastasını ameliyat edeceklerini soyledi. Kriyoterapi yonteminin Turkiye’de ilk defa uygulanacağı icin yabancı profesorlerin, ilk ameliyatlarda ekipte yer alacağını ifade eden Dursun, “Sonrasında da bu tur ameliyatlar, hastanemizde devamlı hale gelecek” dedi.
“BAŞARI ORANI YUZDE 80’İN USTUNDE”
Prof. Dr. Ayşe Dursun, kriyoterapi yontemi ile ilgili ABD’de 5, 7 ve 10 yıllık değerlendirme calışmaları yapıldığını belirterek, Mart 1993-Eylul 2001 tarihlerini kapsayan 7 yıllık calışmada, 590 prostat kanseri hastasının değerlendirildiğini ve hastaların yuzde 87’sinde kriyoterapi sonrasında yapılan biyopside kanserli dokunun kalmadığının tespit edildiğini soyledi.
Allegheney General Hastanesi’nde de 963 hastanın takip edildiği 10 yıllık bir calışmanın olduğunu anlatan Dursun, “10 yıl sonunda kriyoterapi ile tedavi edilen hastaların yuzde 70’inde hastalık olmadığı, yuzde 85’inde de işlem sonrası kontrollerde negatif biyopsi sonuclarına varılmıştır.”
“KANSER ERKEN EVREDE OLMALI”
Doc. Dr. Sinan Sozen de kriyoterapinin, cerrahi ve radyoterapi yontemlerine alternatif ve uzun donem sonuclarında da onlara eşdeğer olabilecek bir tedavi yontemi olduğunu kaydetti.
Sozen, “Yontem, kısmi organla sınırlı, erken evre ya da organın sınırlarını aşmamış, erken evrede tanı konulan bobrek tumoru ve prostat kanseri hastaları icin kullanıldığında başarı şansı yuksektir” diye konuştu.
Yaşam suresinin uzamasıyla birlikte, insanın ilerleyen yaşlarda erken evrede de olsa bu tur kanserlerle tanışabildiğini belirten Sozen, “Diğer tedavilere gore uygulanışı oldukca kolay ve klasik yontemler kadar başarılı sonuclar elde edilen yontem sayesinde, yaşı veya mevcut hastalıkları (diabet, hipertansiyon, kalp-damar hastalıkları gibi) nedeniyle ameliyat edilemeyen hastalar da tedavi olma şansına sahip olmaktadırlar” dedi.
Sozen, ameliyat oncesinde ozel bir hazırlığa gereksinim duyulmadığını anlatarak, “Operasyon, genel ya da bolgesel anestezi ile yapılabilir. İşlem 2- 3 saat surer ve hastalar ameliyattan 24 saat sonra normal yaşantılarına donebilirler” diye konuştu.
“YAN ETKİLERİ DAHA AZ”
Doc. Dr. Sozen, kriyoterapi sonrasında yan etkilerin diğer yontemlere gore daha az olduğunu anlatarak, “Diğer yontemlerde, orneğin prostat kanseri tedavisinde, iktidarsızlık, idrar kacırma ve komşu organ (sıklıkla kalın bağırsak) yaralanmaları gibi yan etkilerle karşılaşılıyor. Bu, her uc yontemde de gorulur. Bu yontemin klasik yontemlere gore fazlalığı yoktur ancak idrar kacırma ve komşu organ yaralanmalarına ise az rastlanır. Yan etki profili daha azdır” dedi.
Sozen, yontemin, hastalara alternatif tedavi olarak sunulduğunu belirterek, kriyoterapi yonteminde kanserli organın dondurularak hastada bırakıldığını, ışın tedavisinde yakarak oldurulduğunu, cerrahi yontemde ise kanserli dokunun cıkarıldığını soyledi.
Hastaların bazılarının, vucudunda kanserli dokunun kalmasından rahatsız olduğunu ifade eden Sozen, “Hastanın genel durumu uygunsa, ameliyat edilebilir. Tedavi yontemlerini hastaya sunuyoruz ve hasta ile birlikte onun icin en uygun yonteme karar veriyoruz” diye konuştu.
Doc. Dr. Sozen, ameliyattan birkac hafta sonra genel durumun değerlendirilmesi ve yeterli iyileşme surecinde olunduğunun belirlenmesi icin kontrole gelinmesi gerektiğini ifade ederek, “Hasta, bilgisayarlı tomografi veya MRG taramasını iceren duzenli kontrollerden gecirilecek. Bu incelemeler, sonucların tatmin edici olması halinde zaman icinde daha az sıklıkla yapılacak” dedi.
KRİYOTERAPİ NASIL YAPILIYOR?
Doc. Dr. Sozen, prostat kanserinde kriyoterapi tedavisinin ultrasonografi eşliğinde, bobrek kanseri tedavisinin ise bilgisayarlı tomografi ve laparoskopik (ufak kesiler acılarak vucudun icinin kamera yardımıyla goruntulenmesi) yontemle yapıldığını soyledi.
Kriyoterapinin, ameliyathanede ve anestezi altında uygulandığını belirten Sozen, şunları kaydetti:
“Bu yardımcı teknikler sayesinde cerrah, bobrek veya prostat dokusundan kaynaklanan tumorun yerini kesin olarak tespit eder ve bu tumorun icine bazı iğneler yerleştirir. Daha sonra bu iğnelerden doku icine basınclı olarak Argon ve Helyum gazı verilerek dokunun sıcaklığı yaklaşık (-20)-(-40) dereceye duşurulur. Bu sıcaklıkta hicbir hucre yaşayamaz ve boylece tumor dokusu yok edilmeye başlanır. Donmaya devam eden doku, giderek buyuyen buz topu haline gelir. Cerrah bu buz topunun tum kanser dokusunu yok edecek kadar buyuduğunden emin olduktan sonra işleme son verir.”
Onkoloji - Kanser ve Turevleri Prostat ve bobrek kanseri hastalarına mujde
Sağlık0 Mesaj
●3 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Onkoloji - Kanser ve Turevleri Prostat ve bobrek kanseri hastalarına mujde