Behcet hastalığı ağızda ve cinsel bolgede tekrar eden “aft” şeklinde yaralar ve gozde uveit yapan bir hastalık olarak ilk kez Prof. Dr. Hulusi Behcet tarafından 1937 yılında tanımlanmıştır.
Ancak Behcet hastalığı vucutta hemen butun sistemleri tutabilen, eklem, buyuk ve kucuk damarlar, solunum, santral sinir sistemi ve sindirim sistemi organlarının tutulumuna neden olabilen muzmin iltihaplı bir hastalıktır. Hastalığın bulgu ve belirtileri tutulum gosteren organlarda alevlenmeler şeklinde gorulur ve bazı belirtiler uzun sure gorulur tarzda devam etsede kişiden kişiye değişen, lezyonların gorulmediği ve kişinin şikayet etmediği donemler de yaşanmaktadır.
Behcet hastalığında goz tutulumu nasıl olur, belirtileri nelerdir ?
Behcet hastalığının goz tutulumu on uveit, arka uveit veya on ve arka uveitin bir arada gorulduğu “panuveit” şeklinde olabilir. Goz tutulumu olan hastalarda yukarıda anlatılan uveit belirtileri gorulur. Bu belirtiler arasında “hipopyon” dediğimiz Behcet hastalarında daha sık gorulen bir belirti yer alır ve hastalığın ağır hasar bırakacak tarzda seyredebileceği olasılığını gosterir.
Behcet hastalığında goz tutulumu sıklığı nedir ve ne zaman ortaya cıkar ?
Behcet hastalığında goz tutulumu hastaların yaklaşık %45-55 inde gorulur. Bu oranlar hastaneye başvuran hastalardan elde edilen veriler olması nedeni ile toplumdaki gercek oranı yansıtmamaktadır. Behcet hastalığı tanısı bazen goz hastalığının başlaması ile birlikte konulur. Bunun sebebi diğer sistem bulgularının hastayı hekime gitmeye zorluyor olmayışıdır. Diğer sistem bulguları nedeni ile tanı konulan hastalarda bir sure sonra goz tutulumu ortaya cıkabiliyorsa da bu oran oldukca duşuktur. Goz tutulumu tek gozde başlayıp aynı gozde devam edebilir. Ancak coğunlukla hastalık her iki gozdedir.
Behcet hastalığında kimler goz tutulumu ve şiddeti acısından yuksek risk altındadır ?
Behcet hastalığında goz tutulumu ve hastalığın gozdeki gorunumu olan uveitin ağır gecmesi ve bu bağlamda ciddi gorme kayıplarına yol acması hastalığın erken yaşta başlaması ve erkek cinsiyeti ile ilişkilidir. Goz tutulumu erkeklerde kadınlara oranla daha sıktır. Goz tutulumu olması aynı zamanda hastalığın ağır seyredeceğinin bir bulgusu olmaktadır. Goz hastalığının ciddi ve hasar bırakacak tarzda seyredeceğinin en onemli işareti aktivasyon dediğimiz alevlenme bulgularının sık ve yoğun şekilde seyreder tarzda olmasıdır.
Behcet hastalığında goz tutulumu nasıl seyreder ve ne gibi faktorler uveit ataklarını uyarır ?
Goz tutulumunun klinik gorunumunun bir ozelliği olan atakların sıklığı ve şiddeti hastadan hastaya fark gostermektedir. Soz konusu atakların ortaya cıkıp kaybolması gozun normal doku ve yapılarının kalıcı hasar geliştirmesine neden olur; bu da uveitin en onemli prognostik değerlendirmesi olan kalıcı gorme kayıplarına yol acar. Uveit ataklarının ortaya cıkışının herhangi bir on işareti yoktur. Hastalığın cok iyi takip edilmesi takipler esnasında gozlenen klinik değişimlere gore tedaviler duzenlenmesi, tedavilerin protokol dahilinde yapılması ve protokollerdeki parametrelerin sağlanamaması halinde ikili tedaviye gecilmesi onem taşımaktadır. Stres, aşırı yorgunluk, duzensiz ilac kullanımı ve ateşli hastalıklar uveit ataklarını uyarabilir. Ozellikle ilacların onerildiği şekilde ve duzenli olarak kullanılmaması hastalığın alevlenmesine yol acabilir. Olayın bu boyutu goz onune alınarak tedavinin duzgun olarak yapılması konusunda uyarılara devam edilmelidir.
Behcet hastalığında goz tutulumu olan her hastada tedavi gerekir mi ?
Goz merceği “lensin” gerisinde vitreus boşluğunu dolduran vitreusun iltihabı “vitritis” olarak bilinmektedir. Goz bulgusu olarak sadece vitritis saptanan hastalara tedavi verilmeyebilir. On uveiti olan hastalara iltihabın baskılanması icin kortikosteroid iceren topikal goz damlaları ve merhemi verilir. İris ile goz merceği arasında oluşabilecek yapışıklıkların ayrılması amacı ile goz bebeğini (pupilla) genişletici damlalar belirlenen sıklıklarla verilir. Yapışıklık gelişme riski yuksek olan hastalara pupillayı kuvvetli olarak genişleten ilaclar daha sık aralıklar ile verilir. Arka veya panuveiti olan hastalara ise sistemik kortikosteroid ve bağışıklık sistemini baskılayan ilaclar hastalığın şiddetine gore belli dozlarda ve tek veya kombine olarak uygulanabilir. Sistemik kortikosteroidler ve bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaclar goz tutulumu dışında hastalığın buyuk damar ve norolojik tutulum gibi ciddi formlarında da kullanılır.
Behcet hastalığında gorme kaybı riski nedir ?
Ataklar esnasında goz dokularında meydana gelen gecici hasarlar nedeni ile gorme azalması oluşur. Tekrarlayıcı ve şiddetli ataklar sonrası gozun ozellikle arka tabakalarında meydana gelen hasar nedeni ile kalıcı gorme kayıpları oluşur. Goz tutulumu gorme merkezini hasarlayıcı şekilde olmayan ve/veya kadın olan hastalarda gorme uzun sureli iyi duzeyde korunabilmektedir. Turkiye ve Japonya gibi ulkelerde gorme kaybı riskinin daha fazla oluşu Behcet hastası sayısının fazla olmasından kaynaklanır. Kuzey Amerika gibi ulkelerde ise hastalık daha seyrek gorulur.
Behcet hastalığında goz tutulumu olan hastalar nasıl takip edilir ?
Goz tutulumu olan hastalar goz kliniklerinin uvea hastalıkları birimlerince belli aralıklarla duzenli olarak takip edilir. Hastaların yeni belirtilerin ortaya cıkışı acısından dikkatli olmaları istenir ve kontrol muayenesi dışında atak gelişimi şuphesi olması halinde bile acil olarak takip edildikleri goz kliniğine başvurmaları onerilir. Hastaların kontrol muayenelerine duzenli olarak gelmeleri hastalığın seyrinin takibi, ilac tedavisinin şeklinin, dozunun ve yan etkilerinin belirlenmesi, ve hastalığın komplikasyonlarının saptanması acısından onem taşır.
Turk oftalmoloji derneği
Oftalmoloji - Goz Hastalıkları Behcet hastalığı ve goz
Sağlık0 Mesaj
●1 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Oftalmoloji - Goz Hastalıkları Behcet hastalığı ve goz