Kahvenin icerdiği kafein maddesi, sinir sistemini uyarıp zihinsel aktiviteyi guclendirir. Uyuşukluğu giderip enerji verir ve uyanık kalmayı sağlar. Yapılan araştırmalar gunde 6 fincan kahve icen 55 yaşındaki bir kişinin duşunme potansiyelinin icmeyenlere oranla 6 kat daha fazla olduğunu gosteriyor. Ayrıca kahve icenlerde icmeyenlere nazaran daha az diş curuğunun olması, bir başka dikkat cekici araştırma sonucu.
Kahve yemek uzerine icildiğinde, sindirimi kolaylaştırır. Bu yonuyle şekerli icmemek kaydıyla kilo almayı ve mide ekşimelerini onler. Asıl yararı hayali genişletir, hafızaya guc verir, hareket sağlar ve gevşekliği giderir. Kahvenin duşunceye acıklık getirdiği bir gercektir. Şairler şiirlerini yazarken, yazarlar makalelerini hazırlarken, ressamlar tablolarını yaparlarken, kahve fincanları en yakın ve sempatik destekcileri olmuştur. Unlu şair Eşref'in, hicviye yazmadan once, iki cay dolusu kahve ictiği soylenir. Turk kahvesinin ayrıcalığını belirleyen noktaları ozetlersek diyebiliriz ki; Turk kahvesinin (dozunda icildiği takdirde) sağlığı tehdit edecek zararlı yanı yoktur. Teskin edici ve dinlendirici ozelliği vardır. Bir fincan kahvedeki 50 mg. kafein hemen vucuttan atılır. Bu bakımdan Turk kahvesi fincanı ideal olculere sahiptir. Bir fincandan fazla icildiğinde zihin acıcı, uyarıcı, enerji verici ozelliği on plÂna cıkar. Yerinde ve zamanında icildiği zaman olağanustu bir keyif verici olarak un yapmıştır. Ayrıca kahvenin kolon kanseri riskini, kalın bağırsak kanseri riskini yuzde 25, safra kesesinde taş riskini yuze 45 azalttığını gosteriyor.
Ben hergun bir fincan icerim sizede yararlı olması dileğiyle...