Neyin yenilebilir olduğu konusunda hayvanlara bakın. Mesela işlemden gecmiş sut, salam ve sosisi kediler yemez. Evde hazırladığınız bir kek yere dokulduğunde karıncalar yer. Ama endustriyel kek yere dokulduğunde karıncalar donup bakmıyor bile...

Et(!) yapması icin buyume hormonu ve genetiği değiştirilmiş yemle beslenen buyukbaş hayvanlar, sağlığımızı cokaertmeye ve kanser yapmaya devam ediyor. GDO'lu yemler ve hormonlar, hayvanların etine, sutune işliyor. Butun yiyeceklere dolaylı olarak GDO giriyor. GDO tuketimine bağlı kanserleşme oranı da hızla artıyor. Hazır yemlerde bulunan dioksin ise yuzde 100 kanserojen iceriyor. Bu madde sucuk, sosis ve salamda bulunuyor. Ayrıca mısır şurubu da kanser hucrelerini besliyor.
Bir deneyde Karınca onune konulan trans(!)yağ(!) ları yemiyor, tere yağını yiyor! Karınca kadar aklımız yok mu! Merak ediyoruz?
Ya 30 gunde curuyor karpuzda bakterilerin oluşmamaşı!
Peki, 180 gun bekleyen hamburgerlerin ve yoğurtların bozulmaması... Bizim işimiz sizi uyarmak! Sizin tercihiniz kanser olmak ya da olmamak! Tercih sizin!
Dr. Yavuz Dizdar Hoca bir roportajda şunları soylemiş:
Soru:
* Kırmızı ette hile yapılıyor mu?
Cevap:
Pilic etindeki yanlış, buyukbaş hayvanlarda da yapılıyor. Soya dışında buyume hormonu da verilen hayvanlar 1 ton ağırlığa ulaşıyor. Ulkemizde daha cok genetiği değiştirilmiş yem veriliyor buyukbaş hayvanlara. Bunlar kesinlikle hayvana etkisi, biz yediğimizde etkisi nasıl olur diye araştırılmadan yapılıyor. Tabii bu ilaclar sağlığımızı vuruyor. Ancak aynı şeyleri kucukbaş hayvanlarda yapamıyorlar. Cunku kucukbaşlar dışarıda beslenmek zorunda. Bu yuzden koyun, kuzu ve keci yiyip onların sakatatlarını tuketeceğiz.
Sonu:
* Sağlığa etkileri ne kadar surede ortaya cıkıyor?
Cevap:
Buna kesin olarak yanıt vermek zor. Net olarak bilinemez. Ne zamanki hayatınızda olan herhangi bir değişiklik, aldığınız ikinci bir şey hastalığı tetikler... Cunku hicbir şey tek başına etki etmez.
Soru:
* Etimizi nereden almalıyız?
Cevap:
Kesinlikle kasaptan alın. Markette satılan etlerden uzak durmaya bakın. Mumkun olduğu kadar kucukbaş hayvanları tercih edin. Kasaptan kemikli et alın. Etleri tencere yemeği olarak pişirin. Ayrıca, alınan et, icindeki kanserle mucadele eden kolajenlerin cıkarılması icin uzun sure kaynatılmalı. Kemiği etten ayırmak kolay bir işlem değildir. 5-6 saat kaynatılan et kemikten ayrılır. Bu etin suyu da(jole kıvamında) dolayısıyla cok kıymetlidir. Bu suyun gerektiği kadarını yemeklerinizde kullanıp geri kalanını buzluğa atıp daha sonra tekrar kullanabilirsiniz.
Soru:
* Etin hangi kısmı daha sağlıklıdır?
Cevap:
İlla ki dana eti alacaksanız, dananın kuyruğunda gerdana benzer cok kıymetli besin değeri yuksek bir kısım vardır. Burası hem cok ekonomik hem de cok lezzetlidir (kuyruk yağı değil).
Soru:
* Yurt dışında bu durum nasıl?
Cevap:
Hastalık yani kanser 15 senedir var. Yeni ortaya cıkmış bir hastalıktır. Bu da yalnızcı gıdayla acıklanabilir bir durumdur. Sutu homojenize etmiş, işlemden gecirmiş, tavuğu pilice cevirmişsiniz. İngiltere bu duruma uyanmış, kucukbaş hayvan yiyor. Deli dana hastalığından sonra hayvancılık işini sıkı tutuyor. Ulkede tek bir tavuk firması var ve urunlerinin uzerinde 1.5 saatlik pişme suresi etiketi yer alıyor. Ancak bunlar Turkiye icin gecerli değil.
Paca corbasından vazgecmeyin
Soru:
* Sakatat yemek ne kadar sağlıklı? Kanserle bir ilgisi olabilir mi?
Cevap:
Sakatat geleneksel beslenmemizin bir parcasıdır. Hayvanın paca dediğimiz kısmının katma değeri cok yuksek. Akıl tutulması icine girmiş bilim camiası "kolesterol" diye tutturdu. Oysa kolajen cok onemlidir, kanser hucresinin gelişmesini onler. Nitekim kanser tedavisinde kullanılan ilacları bu dokunun yapımını bozarak etki gosterir. O halde kolajen, yani paca yenmesi zorunludur, ozellikle kanser hastaları kemoterapinin zararlı etkilerini başka turlu telafi edemezler.
İnekler sut vermiyor
Eskiden 8 litre sut veren hayvan bu yemlerle 40 litre sut veriyor. İyi de bu nasıl oluyor, alınana hala sut denebilir mi? Benzer uretim değişikliği meyveler icin de soz konusu. Gıdadaki bu ciddi değişiklik elbette hastalıkların kapısını acar, cunku "ne yersek oyuz"
Hayvanlar bile yemiyor
Neyin yenilebilir olduğu konusunda hayvanlara bakın. Mesela işlemden gecmiş sut, salam ve sosisi kediler yemez. Evde hazırladığınız bir kek yere dokulduğunde karıncalar yer. Ama endustriyel kek yere dokulduğunde karıncalar donup bakmıyor bile...

ALINTIDIR...