Herkes ruya gorur mu? Ruyalar ne kadar surer? Ruya gorurken kişinin ruhu bedeninden ayrılır mı? Uzman doktor Mehmet Yavuz, ruyalarla ilgili bilinmeyen gercekleri TGRT Haber'de Ercan Gurses'e anlattı. Yavuz, modern zaman hastalığı depresyonun nedenlerinden de bahsetti.
'Ruyalar gelecekten değil, gecmişten haber verirler' diyen noro psikiyatr Yavuz, "KÂbus goren bircok insan ile karşı karşıya kalıyorum. Hepsi; 'KÂbus, acaba bize gelecek ile alÂkalı olumsuz bir olayın mı habercisi? Başıma bir şey mi gelecek, olumsuz bir şey mi yaşacağım' diye endişe ediyorlar. Aslında hicbir şekilde kÂbuslardan endişe etmemek lazım. Hatta kÂbuslar, zararlı değil; bizatihi faydalıdır da... Cunku bilincaltındaki patolojik enerjinin dışa vurumudur. Bundan dolayı ruhsal deşarj sağlar. KÂbus goren sevinebilir. "RUYADA RUYA GORMEK MUMKUNDUR" Mehmet Yavuz, 'Ruyaları kaydetmek mumkun mu? Ruyalar kac saniye surer' şeklindeki bir soruyu cevaplarken; "Ruyalar, zannedildiği gibi; saatler surmez, birkac saniyede olup biter ve cok cabuk gelişir. En uzun ruya, 90 saniye kadar suruyor. Hatta ruya icinde ruya gormek bile mumkun..." diye konuştu.

RUYA GORURKEN RUH BEDENDEN CIKAR MI? Medyatik tartışmalara prim vermeyen Yavuz, ruyaların, 'ruhun gitmesi' olarak yorumlanamayacağını belirterek, "Ruya esnasında kişinin bedenden ayrılması ve ayrılmaması konusu cok populist bir tartışma... Ruya gorurken, ruhun bedenden ayrıldığına dair genelgecer yorumlar yaygın olsa da; bence bu, cok mantıksız, gereksiz; hatta sacma bir iddia... Ruya esnasında ruhun bedenden ayrılması diye bir şey soz konusu bile değil" ifadelerini kullandı.

"İSTEDİĞİNİZ RUYAYI İSTEDİĞİNİZ GİBİ GOREBİLİRSİNİZ" 'İsterseniz ruyalarınızı kendiniz yonlendirebilirsiniz' diyen Mehmet Yavuz, "Uyunmaya yakın olan zamanlardaki, yani rem donemlerindeki ruyalar hatırda kalır genelde... Hatta şoyle de olur; bir ruya gorur ve uyanırsınız, sonra 'Ben bu ruyaya devam edeyim' dersiniz ve kaldığınız yerden aynı ruyaya devam edersiniz. Mesela 'Lucid' ruya diye bir tabir var. Bazı insanlar kendilerini cok fazla yetiştiriyor, geliştiriyor ve ruyalarını da yonlendirebiliyor. Yani kişi, istediği ruyayı kafasında şekillendirebiliyor" şeklinde konuştu. "DEPRESYON HASTALARI OLUMLE TEDAVİ EDİLİRDİ" Depresyon hastalarına ilacları cope atmaya davet eden Yavuz, "Depresif durumlarda ilac tedavileri, 1950'lerden beri devam eden bir durum... Varlık dolu ticari bir saha... Mesela 1950'den once ilac tedavileri yoktu. Kişiler kaderine bırakılırdı ya da birtakım geleneksel yontemler ile tedavi edilirdi. Cin'den ornek verecek olursak; Cinliler depresyona girmiş hastaları, 40 metre'den deniz suyuna atardılar. Suyun şok etkisi ile hasta ya depresyondan cıkar ya da olurdu" dedi.(haberay)