Son yıllarda cok sık olarak karşımıza cıkan ve muphem boğaz şikayetleri ile hastayı coğunlukla kulak burun boğaz hastalıkları doktoru goturen Reflu hastalığı ile ilgili oğrenmek istediğiniz her şey aşağıda acıklanmıştır.

Reflu nedir?

Reflu, mide iceriğinin kusma olmaksızın, geriye doğru yemek borusundan gırtlak veya farenkse ulaşmasıdır.

Reflu nasıl oluşur?

Reflu oluşumunda bircok faktor rol oynamaktadır. Bu faktorler icerisinde ozefagogastrik (yemek borusu ile mide) bileşke, yemek borusunun asit temizleyebilirliği, yemek borusunun mukoza direnci ve ust yemek borusu sfinkteri (kapakcığı) bulunmaktadır. Tum bu yapılara ilaveten farenks (boğaz), gırtlak, akciğerler ve yemek borusu arasındaki fonksiyonel ilişki de hastalığın oluşum mekanizmasında rol oynamaktadır. Yemek borusu ile midenin birleşim yerinde alt yemek borusu kapakcığı bulunur. Bu kapakcık, yemek borusu ile mide arasında yuksek basınclı bir bariyer oluşturur. Bu basınc bazı yiyecekler (yağ, cikolata, kola), ilaclar (kalsiyum kanal blokorleri, diazem), hormonlar (glukagon, gastrin, vazoaktif intestinal peptid) ve sigara nedeniyle değişebilir. Yapılan calışmalar reflusu olan kişilerde alt yemek borusu kapakcığının basıncında azalma olduğunu gostermiştir. Yemek borusunun asit temizleyebilirliği de reflu oluşumunda onemlidir. Bu surenin azalması demek, yemek borusu mukozasının geriye kacan asitle daha uzun sure teması demektir. Boylelikle yemek borusunun mukozası zarar gormuş olur. Yemek borusu mukozasında hasar olunca yemek borusu duvarındaki kan akımı artarak daha ileri hasar oluşumu onlenmeye calışılır. Ust yemek borusu kapakcığı da boğaz ile yemek borusu arasında yuksek basınclı bir bariyer oluşturur. Bu kapakcık, yemek borusuna hava kacışını ve geriye doğru olan kacağın boğaza gecişini engeller. Yutkunma sırasında ust yemek borusu kapakcığı gevşer ve yemeklerin aşağıya gecişine izin verir. Ozellikle uykuda bu kapakcığın basıncı azalır ve geriye kacış icin uygun bir zemin yaratılır.

Reflunun belirtileri nelerdir?

Hastaların buyuk bir coğunluğunda kronik veya aralıklı ses kısıklığı, seste yorulma ve kırılmalar, sıkca boğaz kazıma ihtiyacı, boğazda aşırı sekresyon birikimi, kronik oksuruk, geniz akıntı hissi, boğaz ağrısı, yutma gucluğu, boğazda yabancı cisim hissi ve goğus arkası yanma mevcuttur.

Teşhis nasıl konur? Yapılan testler nelerdir?

Teşhis kulak-burun-boğaz uzmanının gercekleştirdiği tam bir kulak burun boğaz muayenesiyle konur. Bu muayenede klasik muayeneye ilaveten yapılan fleksible larengoskopi ve videostroboskopi ile refluye sekonder olarak gelişen posterior larenjit ve ses tellerindeki odem ve kızarıklık rahatlıkla gozlemlenebilir. Bunun yanı sıra ozefagoskopi (yemek borusunun endoskopik muayenesi), radyolojik tetkikler (radyonukleid sintigrafi, baryumlu ozefagogram), 24 saatlik ambulatuar (ayaktan yapılan) farengoozefageal pH monitorizasyonu da tanının konulmasında oldukca değerli testlerdir.

Tedavisi kolay mıdır?

Tedavi aşamalı olarak yapılır. Oncelikle mide asidinin geriye kacışını azaltmak icin hastanın yaşam şeklini, alışkanlıklarını ve beslenme duzenini değiştirmek gerekir. Hafif şiddetli vakalarda sadece bu yaşam tarzının duzenlenmesi yeterli olabilir. Ancak orta ve ileri derecedeki hastalarda bunlara ilaveten asit azaltıcı ilacların kullanımı gerekir. Medikal tedavinin başarısız olduğu cok ileri vakalarda, asit kacağını onleyici cerrahi mudahaleler yapılmalıdır.

Onlenmesi icin tavsiyeler nelerdir?

o Yatarken yatağınızın başını yukseltiniz.

o Yağ alınımını azaltınız, kızarmış yiyeceklerden sakınınız.

o Sigara kullanıyorsanız azaltın veya daha da iyisi tamamen vazgeciniz.

o Ozellikle kafeinden ve asitli iceceklerden uzak durunuz.

o Akşam yemeğinden hemen sonra yatmayınız. Yatmanız icin en az 3 saatlik bir sure gecmesine dikkat ediniz.

ALINTIDIR..