Hic calışmadığınız gunlerde bile kendinizi surekli yorgun hissediyor, her yeriniz ağrıyorsa; vucudunuzdan tum enerji cekiliyor; kol ve bacaklarınızda derman kalmıyorsa; siz de fibromiyalji hastası olabilirsiniz




Ağrı ve yorgunluk şikayetleriyle aylarca hatta yıllarca tanı konulamadığı icin doktor doktor dolaşan, cevreleri tarafından ‘hastalık hastası ’ olarak damgalanan bircok kişi aslında fibromiyalji hastası.

Dr. Fizyoterapist Gamze Şenbursa tıpta, yumuşak doku romatizması olarak tanımlanan, kadınlarda erkeklere gore 7 kat daha fazla gorulen sinsi hastalık hakkında şu bilgileri verdi:

“Fibromiyalji depresyon, sabah sertliği, karında kramp, yorgunluk ve uyku bozukluklarının da eşlik ettiği, eklem, kas ve yumuşak dokuda ağrıya sebep olan bir hastalıktır. Fibromiyalji 2 ceşit olarak sınıflandırılabilir. Birinci tip daha sık gorulur ve sebebi bilinmez. İkinci tip ise spesifik; yaralanma ve cerrahi sonrası gelişir. Genetik faktorler de etkilidir. Aile oykusu olanlarda daha sık goruluyor.

Fibromiyaljili hastalarının en az 2/3 ’u her yerlerinin ağrıdığını soyler. Hastaların coğunlukla yaygın vucut ağrısı olmasına karşın, ana odak bir veya iki bolgedir. Ağrı yanıcı, zonklayıcı yada sabit olabilir. Sıklıkla sabahları daha kotudur, gun icerisinde iyiye gider ve geceleri yeniden kotuleşir. Bir diğer belirti uyku bozukluğudur. Bu hastaların 1/3 ’unde buyume hormonu salgısı azdır. Uyku duzensizliğinin en buyuk nedenlerinden biri budur. Hastaların %60-90 ’ında kotu uyku vardır. Ağrı şiddetine bakmaksızın, hastaların buyuk kısmı uykuya dalmada ve uykuyu surdurmekte zorluk cekerler, sık uyanırlar ve sabah dinlenmemiş olarak kalkarlar. Dinlendirmeyen uyku fibromiyaljinin temel ozelliklerindendir. Tipik olarak uyku hafif ve huzursuzdur.
En goze carpan ozelliklerinden biride yorgunluktur. Şiddeti değişiklik gosterir. Hastanın gunluk yaşam aktivitelerini kısıtlar.



18 HASSAS NOKTA
Fibromiyalji hastalarında bazı duyarlı noktalar vardır. Bu noktalardaki ağrı tanıyı koyduran en onemli kriterdir. Duyarlı noktalar, boyun, omuz, ust goğus ve bel bolgesinde kumelenir. Toplamda 18 duyarlı nokta bulunur. Hastalığa baş donmesi, migren, soğuk intoleransı, sık idrara cıkma, karpal tunel sendromu, cene ağrısı, deri duyarlılığı gibi farklı patolojiler eşlik edebilir. Tanı koyulması icin 18 hassas noktanın en az 11 ’inde ağrı tespit edilmeli.”

NASIL TEDAVİ EDİLİYOR?
Atakların şiddeti ve sıklığının kontrol altına alınabildiğini belirten Dr. Fzt. Gamze Şenbursa, fibromiyaljinin klinik seyri ve tedavi yontemleri hakkında şunları soyledi:

“Fibromiyalji tedavisinde asıl amac ağrı – spazm- ağrı halkasının kırılmasıdır. Manuel olarak dokulara yapılan gevşetme ve spazmı cozmeye yonelik uygulamalar, yumuşak dokuların hareketinin artmasına yuzeysel kan akışının artmasına ve ağrının azalmasına yardımcı olur.

Omurgaya yonelik yapılan manuel uygulamalar, dokuları ve organları destekleyen, bağlayan ya da ayıran dokunun hareketini arttırır. Ağrıya duyarlı yapılar uzerindeki basıncı azaltır ve doku sıvılarını harekete gecirir. Omurgada eklem aralığında artışa yol acarak kas spazmını azaltır ve endorfin salınımına neden olur. Tutuk ve ağrılı eklemleri serbestleştirir adezyonları acar ve hareketliliği arttırarak ağrıyı azaltır.

Meditasyon, yoga, hipnoz gibi gevşeme eğitimleri tedavi surecinde etkindir. Kişiye ergonomik eğitim verilerek, uyku ve calışma pozisyonları duzenlenir. Kişinin egzersiz eğitiminde buyuk onem arz eder.

ŞEKER KAFEİN VE ALKOLE DİKKAT
Fibromiyalji hastalarında beslenme de onemlidir. Stresi yok etmeye vucuttaki toksinleri temizlemeye ve bağışıklık sisteminin desteklemeye yardımcı olur. Bu hastaların ozellikle şeker, kafein ve alkol tuketiminde dikkatli olmaları gerekmektedir. Bazı araştırmalara gore magnezyum takviyesi fibromiyaljili hastaların semptomlarını azaltmaya yardımcı olur.”

Kaynak:yaşam sayfaları