Carpıntı kalp atımlarının kişi tarafından rahatsızlık verecek şekilde hissedilmesi halidir. Kalp atımları hızlı, kuvvetli, duzensiz, tekleme şeklinde olabilir. Carpıntı hissi anlık, uzun veya kısa sureli olabilir. Her carpıntı hastalık işareti değildir. Uzulsek, heyecanlansak, ofkelensek carpıntı hissedebiliriz. Yattığımız yerde kalp atımlarımızı daha fazla hissedebiliriz; bu durum normaldir.

Hipertansiyonu olan, kalp krizi gecirmiş kişilerde, kalp-damar hastalığı olanlarda ve kronik akciğer hastalığı olanlardaki carpıntı hissi onemli olabilir ve tıbbi araştırma gerekir.

Carpıntı yakınması olanlara bazen “aritmi” tanısı konabilir.

Aritmi, kalpte gorulen ritim bozukluklarının genel adıdır. Cok farklı aritmi ceşitleri vardır; bunların bir coğu onemsizdir, ancak bazı aritmiler yaşamsal onem taşıyabilir.

Aritmiler, surekli veya gelip gecici olabilir. Aritmiler birkac saniye kadar kısa surebileceği gibi, saatler veya gunler surebilir. Bazı aritmilerse kroniktir; yaşam boyu devam edebilir.

Elektrik uyarısının ortaya cıkış şekline, kalp dokusuna yayılma ozelliklerine ve kalp hızına gore cok ceşitli aritmi tipleri vardır. Bunların ayrımı esas olarak elektrokardiyografi (EKG) ile yapılabilir. EKG kaydı elektrokardiyografi cihazı ile yapılır ve kalbin elektrik aktivitesini gosteren bir tetkiktir.

KALBİMİZİN RİTMİ NASIL OLUŞUR?

Kalbimiz yaşam icin gerekli besin maddelerini ve oksijeni organlarımıza ulaştırabilmek icin kasılıp gevşeyerek vucudumuza kan pompalar. Vucudumuzdaki tum kasların kasılabilmesi ve gevşeyebilmesi icin kas hucrelerinin her defasında elektrikle uyarılması gerekir. Kalbin bir pompa olarak ritmik bir halde kasılıp gevşemesi icin de ozel bir elektrik aktivitesi vardır. Bu elektrik uyarısı sağ kulakcıkta “sinus duğumu” adı verilen ozel bir hucre grubu tarafından oluşturulur ve yine ozel ileti hucreleriyle tum kalp kasına yayılır. Kalbin kasılma hızı ve duzeni normalde sinus duğumunun kontrolu altındadır. Sağlıklı kişilerde dinlenme sırasındaki ortalama kalp hızı 50 – 100 / dk arasındadır.

Aritmiler, kalbin herhangi bir yerinde sıra dışı bir elektrik uyarısının ortaya cıkması veya normal elektrik uyarısının kalbe uygun şekilde iletilememesi sonucu gelişir. Bu durumda kalbimiz bazen gereğinden hızlı, bazen de gereğinden yavaş calışabilir.





SIK GORULEN RİTİM BOZUKLUKLARI

Ekstrasistol: Kalbimizin aniden ve cok kısa bir sure icin bir veya birkac atım fazladan kasılması olarak tanımlanabilir. Bu hali coğunlukla “kalpte tekleme”, “kuş kanadı gibi cırpınma hissi”, “bir veya birkac kuvvetli kalp atımı” veya “kalpte bir duraklama ve ardından gelen kuvvetli bir atım” olarak hissetmek olasıdır. Ekstrasistol sağlıklı kişilerde de sık gorulebilen bir durumdur. Heyecan, stres, fazla kafeinli gıda tuketimi, sigara vb. maddeler ekstrasistol sıklığını artırır. Kalp hastalığı veya kalp hastalığı risk faktorleri olmayan kişilerde ekstrasistol varlığı genelde onemli bir araştırma gerektirmez.

Bradikardi: Kalp hızının belirli bir sayının altında (60 / dk dan daha az) olması halidir. Bir cok sağlıklı kişide 60 / dk dolayında, bazen daha da yavaş kalp hızları olabilir ve hastalık işareti değildir.

Taşikardi: Kalp hızının normalden / beklenenden fazla (100 / dk ’ nın uzerinde) olmasıdır. Ancak fiziksel veya duygusal stres hallerinde (hareket, egzersiz, heyecan vb.) kalp hızındaki artış normaldir. Fazla miktarda kafeinli icecek tuketilmesi de kalp atışlarında hızlanmaya neden olabilir. Bazı taşikardilerde elektrik uyarısı sinus duğumunun dışında, kalbin başka alanlarında gelişir. Bu tur ritimler vucudumuzun gereksinimleriyle genelde ilişkisizdir ve kalp coğunlukla yuksek bir hızla calışmaya başlar.

Blok: Elektrik uyarısının kalp icinde yayılırken engellerle karşılaşması ve kalp kasının gereken şekilde veya sayıda uyarılamaması haline genel olarak “blok” adı verilir. Cok ceşitli blok turleri vardır; bunların buyuk coğunluğu sadece EKG tetkikinde ortaya cıkar ve genelde mudahale gerektirmez. Kulakcıklarla karıncıklar arasındaki elektriksel ilişkinin azaldığı veya kesildiği blok turu onemlidir.

Atriyal fibrilasyon: Kulakcıklardan kaynaklanan onemli bir aritmi turudur. Kulakcıklara ait dokularda dakikada 400-600 kez gelişiguzel uyarılar oluşur. Sinus duğumu devre dışıdır. Bu kadar cok ve kaotik uyarı dahilinde kulakcıklar etkili şekilde kasılamazlar. Diğer yandan atriyoventrikuler duğum bu kaotik uyarıları duzensiz olarak ve kısmen karıncıklara iletilebilir. Kalp ve nabız atımları tamamen duzensizdir, hızlı veya yavaş olabilir.

Bu ritim bozukluğu bazen ara ara ortaya cıkıp duzelen ataklar halindedir; bazen de kalıcı olarak yaşam boyu devam edebilir.

Atriyal fibrilasyon genellikle yuksek tansiyon, kalp veya kronik akciğer hastalığı olan kişilerde gorulur. Ayrıca ilerleyen yaşla birlikte atriyal fibrilasyon sıklığı ve riski artar.

Atriyal fibrilasyonun onemi bu aritminin damar tıkanıklığına bağlı felc riskini artırmasıdır. Kulakcıklar icinde kan pıhtıcıkları oluşur ve bu pıhtıcıklar dolaşıma katıldığında ise beyin damarlarını tıkayıp felce neden olurlar. Bu nedenle atriyal fibrilasyonu olan hastaların pıhtılaşmaya bağlı damar tıkanıklıklarının onlenmesi icin kan pıhtılaşmasını azaltan ilac (coumadin) almaları gerekir ve bu durumun yaşamsal onemi vardır. Ancak coumadin kullanan hastaların bazı temel noktalara dikkat etmesi gereklidir.



Kaynak : doktor sitesi