Doc. Dr. Hakan Atalay, Ramazan ’da tutulan orucun insanın manevi yonu kadar ve bundan dolayı psikolojik ve biyolojik yonleri icin de iyileştirici etkileri olabileceğini belirtti.

İnsan biyo-psiko-sosyal bir varlık olduğuna gore, yaşadıklarından etkilenme ve etrafını etkileme bicimi de bu cok yonlu yapısına uygun olacaktır.

Psikiyatri Uzmanı Doc. Dr. Hakan Atalay, "Ramazan ’da tutulan orucun insanın manevi yonu kadar ve bundan dolayı psikolojik ve biyolojik yonleri icin de iyileştirici etkileri olabileceği acıktır, cunku kendisini iyi hisseden, gorevini yerine getirmiş olmanın huzurunu duyan kişinin sağlığının da belli olculerde duzelmesi beklenir" dedi.




Ancak, her olgunun olumlu ve olumsuz yonleri vardır, bu nedenle de olguları değerlendirirken en az iki acıdan bakmak yararlı olabilir. Orneğin, oruc ayı zarar verici bicimde kullanılan alkol, keyif verici maddeler, vb. alışkanlıklara ara verilmesi, boylece biyolojik yapının, psikolojinin, hatta cevreyle ilişkilerin duzelmesi icin bir vesile olarak değerlendirilebilirken, aynı zamanda bu alışkanlıkların ortadan kalkmasının yarattığı yoksunluk belirtilerinin one cıkmasıyla tam tersine huzursuz ve sağlıksız bir doneme donuşebilir. Aynı şekilde, ilacını duzenli bir şekilde kullanırken hastalığı duzelme halinde olan depresyondaki bir hastanın oruc nedeniyle tedavisini aksatması, hastalığının depreşmesi icin tetikleyici bir etken olabilir.

Dr. Hakan Atalay, "İlke olarak orucun tamamen sakınılması ya da mutlaka tutulması gereken bir ibadet olarak değerlendirilmesi yerine, tıbbın 'hastalık yoktur, hasta vardır' duşuncesine uygun olarak, hastanın durumuna gore karar verilmesi gerektiği soylenebilir ’ ’ dedi.

Genel hatlarıyla bakılırsa, bazı psikiyatrik hastalıklar oruc ayında ozel dikkat gerektirirler. Orneğin, başta değinildiği gibi, alkol ve ceşitli madde bağımlılıklarında oruc nedeniyle kullanıma ara verme ya da azaltılma nedeniyle yoksunluk belirtilerinin ortaya cıkabileceği unutulmamalıdır.

Doc. Dr. Hakan Atalay, "Şizofreni, iki-uclu hastalık, depresyon, hatta kaygı bozuklukları gibi psikiyatrik hastalıkların coğu uzun sureli ve duzenli ilac kullanmayı gerektirirler. Bu donemde ilac kullanımının beslenme duzenine gore ayarlanması onerilir. Sozgelimi, gun icinde su alımının kısıtlanması nedeniyle kanda ortaya cıkan yoğunlaşma, bazı ilacların kan duzeyinin artmasına ve beyin dahil, bazı organlarda zararlı etkilere neden olabilir" dedi.

Daha onemlisi, oruc ayında uyku duzeninin değişmesiyle birlikte insanın biyolojik ritminde de değişmelerin ortaya cıkması ve bu durumun da biyolojik ritimle doğrudan ilgili psikiyatrik hastalıklarda depreşme riskini artırmasıdır. Orneğin, iki-uclu hastalık, uyku duzeni değişmelerinden doğrudan etkilenir ve değişen uyku-uyanıklık dongusu yeni bir manik ya da depresif atağın gelişmesine zemin hazırlayabilir.




Kimi zaman da oruca bağlı ortaya cıkan metabolik değişiklikler psikiyatrik durumlarla karışabilir. Orneğin, aclığa bağlı olarak ortaya cıkan kan şekeri duzeyindeki değişiklikler, bedensel işaretlere karşı aşırı duyarlı bazı hastalarda kaygı (anksiyete) belirtileriyle karıştırılabilir ve panik hissine yol acabilirler.

Doc. Dr. Atalay, daha once psikiyatrik hastalık gecirmiş olanların ve o sırada psikiyatrik tedavi altında olanların oruc doneminde doktorlarına danışarak oruc tutmanın olası sonuclarını hekimle birlikte değerlendirmeleri, oruc tutma yonunde karar verdilerse, tedavilerini nasıl duzenleyeceklerini belirlemeleri ve gene muhtemel riskler konusunda bilgi almaları onerilebilir.


Kaynak:haberturk