Kilo kaybetmek icin ozel beslenme ve egzersiz programlarına başlayanlar bazen daha yolun başında pes eder! Peki ama neden?
Kilo verememenin pek cok nedeni var ama en onemlisi arzulanan kilo kaybının bir turlu sağlanamamasıdır. Eğer bir kilo kaybı programında yağlarınızdan istediğiniz hızda kurtulamıyorsanız bu yazıyı dikkatle okuyun. Mutsuz bir zayıflama yolcusu olmak istemiyorsanız anlatılanların sizinle ilgili olup olmadığına daha cok dikkat gosterin. Aklınıza takılan soruların coğunun yanıtını da onceki başarısızlıklarınızın nedenlerini de bu yazıda bulabileceğinizi umuyorum.
Hormonlar: Gizli kilo sabotajcıları
Kilo yonetimi programına başlayan hastalarımıza neredeyse ezberletmeye calıştığımız bir cumle var: Kilo kaybını değil yaşam tarzınızı değiştirmeyi hedefleyin. Eğer kilo kaybına odaklanırsanız ve hele bir de yağlardan kurtulmanın aynı hızda devam edeceğini sanırsanız bir sure sonra hayal kırıklığına uğrarsınız. Vucudunuz ozenle biriktirdiği yağlarını kaybetmekten pek hoşlanmaz. Kilo almaya karşı herhangi bir direnc gostermeyen bedenimizin kilo kaybına gosterdiği tepki traji-komik bir davranıştır. Bu davranıştan "tutumlu genler"in sorumlu olduğunu daha once yazmıştık. Buzul cağındaki uzun aclık donemlerinde insan genlerinde oluşan değişikliklerin urettiği bu tutumlu genler -herhangi bir aclık, kıtlık ihtimaline karşı- vucudun yağ kaybını engellemektedir. Vucudunuz bunu başaracak pek cok sistem ve kimyasalla donatılmıştır.
ılk yanıtı tiroit bezi veriyor
ılk yanıt tiroit hormonları aracılığıyla verilir. Siz kilo vermeye başlayınca bedeninizde uretilen T4 hormonunun T3 hormonuna donuşmesi bozulmakta, bir tiroit hormonu yetersizliği ortaya cıkmaktadır. Tiroit hormonu yetersizliğinin daha yavaş calışan, daha az enerji harcayan bir metabolik surec oluşturduğunu yani metabolizmanızı tembelleştirdiğini daha once de hatırlatmıştık. Kilo kaybı surecinde bir sure sonra ortaya cıkan yavaşlamanın başka nedenleri de var. Bunların da coğu hormonal savunma mekanizmalarıdır. Vucudunuz leptin, oreksin, ghrelin, insulin, kortizol gibi hormonları salgılama sureclerinde yaptığı değişikliklerde yağ kaybını onlemeye calışır. Kısacası eğer bir kilo kaybı sureci planlıyorsanız vucudunuzda şu veya bu şekilde yaşayacağınız metabolik ve hormonal bazı kavgalara hazır olmalısınız.
Siz de mutsuz bir "kronik diyetci" olmayın
"Kilo kaybedemiyorum" diye uzulen hastaların yaptıkları en onemli yanlış, beslenme hatalarıdır. Kilo kaybı icin uzun sure ac kalan, duzensiz yemek yiyen, besin dengelerini bozan diyetlerle metabolizmasını alt ust eden, butun gun ac kalıp akşam saatlerinde surekli buzdolabını ziyaret eden -hatta bu ziyaretlerini gece tatlı uykusunu bolerek surduren-, kilo vermeye calışmasına rağmen hálá karbonhidratı fazla, şekerden zengin, besin yuku fazla besinler tuketerek, kafeinli icecekler ve diyet urunlerle hipoglisemi nobetlerini tetikleyen pek cok muzmin diyetci(!) tanıdım. Her şeyi bildiklerini ve her yolu denediklerini ama kilo kaybını bir turlu beceremediklerini anlatırken bile umitsiz ve yorgundular. Uzulerek belirtelim ki kronik diyetcilerin uretiminde onlar kadar yanlış diyet programlarının, ticari diyet merkezlerinin, kuşkulu diyet urunlerinin, tehlikeli, zararlı ve etkisiz diyet haplarının ve bu işi sadece kazanc amacıyla yapan sozde uzmanların da rolu var.
Ne yapsanız kilo veremiyorsanız...
Zayıflama, Diyet ve Beslenme0 Mesaj
●0 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Zayıflama, Diyet ve Beslenme
- Ne yapsanız kilo veremiyorsanız...