Anne sutu alan bebekler, anne sutunun icinde bulunan maddeler nedeniyle enfeksiyonlara karşı daha direnclidir. Bu nedenle bebek ishalken de emzirilmeye devam edilmelidir
Yaz aylarında cocukları pek cok hastalıktan korumak şart. Yazın ozellikle mide bağırsak enfeksiyonları, idrar yolu enfeksiyonları, guneş yanıkları, ishallerin en sık olarak karşılaşılan sorunlar olduğunu soyleyen Liv Hospital Cocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Seza Baykan, cocuklarda sıklıkla gorulen yaz hastalıkları ve tedavilerini anlattı...

SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONU

Dunya Sağlık Orgutu istatistiklerine gore 5 yaş altı yıllık tum cocuk olumlerinin yuzde 70'i, enfeksiyon hastalıkları kaynaklıdır ve buyuk coğunluğu onlenebilir enfeksiyonlardır. Cocuklarda en sık rastlanan enfeksiyon hastalığı, akut solunum yolları enfeksiyonlarıdır. Ust solunum yolu enfeksiyonları (USYE) ve alt solunum yolu enfeksiyonları (ASYE) olarak ikiye ayrılırlar.
Virusler ust solunum yolu nedeni
Ust solunum yolu enfeksiyonları etkenleri sıklıkla viruslerdir ve genellikle hastalık kendiliğinden duzelir. Krup sendromları, akut bronşit, akut bronşiolit ve zaturre; alt solunum yolu enfeksiyonlarıdır ve genellikle hastanede yatarak tedavi gerektirebilir. Orta kulak iltihapları genellikle bir ust solunum yolu enfeksiyonunu takiben ortaya cıkar.

İSHALE DİKKAT!

Yaz aylarında anne-babalar en cok cocuk ishallerinden dert yanar. Başta rotavirusler ve enterovirusler olmak uzere viral gastroenteritler yaz aylarında sıklıkla salgınlar yapar. Akut ishal, en cok 0-5 yaş grubu cocuklarda gorulur ve tum dunyada ilk 2 yaş icerisindeki cocuk olumlerinde ilk sırada yer alır. Yaz aylarında ısı artışına bağlı olarak su tuketimi ve beraberinde mikroplu su icme riski de artar. Bunun yanı sıra sıcakta besinlerin saklanma koşullarına bağlı olarak bakterilerin ureme hızı ve urettikleri toksinlerde artış olur. Ayrıca deniz ve havuz suları da bulaşmanın kaynağı olabilir; cok dikkatli olmak gerekir.
Kusma ve ateş varsa hemen doktora!
İshal, dışkılama sayısının artması ve dışkı kıvamının yumuşamasıdır. İshalle birlikte vucutta sıvı kaybı oluşacağından ozellikle bebeklerde ve kucuk cocuklarda hayati tehlikeye neden olabilir. Sıvı kaybının başlıca belirtileri ağız ve dil kuruluğu, susuzluk hissi, uykuya meyil, gozyaşında azalma, goz kurelerinin iceri cokmesi, nabızda hızlanma, el ve ayaklarda soğukluk, idrar miktarında azalma, solunum sayısının artması ve dalgınlıktır. İshale kusma ve ateş eşlik ediyorsa bu durum sıvı kaybını artıracağından derhal doktora başvurulmalıdır.




İshal gecene kadar yağsız ve posasız beslenmeli
Tedavide temel prensip kaybedilen sıvı ve elektrolitlerin yerine konmasıdır. Cocuk eğer kusmuyorsa, sıvı kaybı hafif veya orta derecede ise bol sıvı alması sağlanmalıdır. Oral replasman sıvıları bu amacla kullanılabilir. Bağırsak florasını duzenleyici probiyotik iceren tozlar verilmesi onerilir. İshal kesici ilaclar kesinlikle kullanılmamalıdır. Viruslere bağlı ishallerde hastalık kendiliğinden gecer. Bakteri ve parazit kaynaklı ishallerde etkene yonelik antibiyotikler kullanılır. İshal duzelene kadar yağsız ve posasız gıdalar alınmalıdır. Meyve olarak şeftali ve muz, katı yiyeceklerden yağsız makarna ve pirinc pilavı, haşlanmış patates ve patates puresi, haşlanmış yağsız et ve tavuk yenilebilir. Vucuttaki sıvı kaybının ağır olduğu ya da cocuğun kusma nedeniyle sıvı alamadığı durumlarda tedavinin hastaneye yatırılarak yapılması gerekir.
Anne sutunu kesmeyin
Anne sutu alan bebekler anne sutunun icinde bulunan maddeler nedeniyle ishale neden olan enfeksiyonlara karşı, anne sutu almayanlara oranla daha direnclidir ve daha cabuk iyileşirler. Bu nedenle ishalde anne sutu kesilmemeli, sık sık emzirmeye devam edilmelidir. İshalden korunmak icin eller sıkca yıkanmalı, mama yiyen bebekler icin sular ve biberonlar kaynatılmalı, musluk suyu ve kaynağı bilinmeyen sular tuketilmemeli, ciğ sebze ve meyveler iyice yıkanmalı, yiyecekler buzdolabında saklanmalı, ishalli bireylerle temastan ve aynı eşyaları kullanmaktan kacınılmalıdır.

GUNEŞ–SICAK CARPMASI

Uzun saatler guneşe ve sıcağa mazur kalma neticesinde oluşan bir tablodur. Cocuklar ve yaşlılar riskli grubu oluşturur. Sık rastlanan formu, kas krampları (karın, kol ve bacak kaslarında ağrı ve spazm) şeklinde kendini gosterir. Bunun dışında terleme, soluk-nemli cilt, bulantı-kusma, baş ağrısı, halsizlik- bitkinlik, bayılma, kalp atım sayısının artması, sık nefes alma, yuksek ateş, huzursuzluk, bilinc bulanıklığı, havale, zayıf nabız gibi belirtiler gorulebilir.
Duz yatırıp ayakları hafifce kaldırın
Yapılacak ilk şey, cocuğu serin ve hava akımı iyi olan bir yere almak ve uzerindeki giysileri cıkarmaktır. Cocuk duz yatırılmalı, ayaklar hafif havaya kaldırılmalı, ciltten buharlaşma sağlanacak şekilde soğutulmalıdır. Bilinc acık ise bol su ve tuzlu icecekler icirilmeli, bilinc kapalı ise hasta en kısa surede hastaneye ulaştırılmalıdır.





GUNEŞ YANIKLARI

Hepimiz guneşten korunmak icin onlemlerimizi alıyoruz. Ancak bazen ihmaller ya da dalgınlıklar nedeniyle istenmeyen guneş yanıkları oluşabiliyor. Boyle bir durum karşısında ilk iş, serin veya soğuk bir duş almak olmalı. Duş esnasında cildin daha fazla kurumasına engel olmak icin sabun kullanılmamalı. Sonrasında henuz vucut ıslakken iyi bir nemlendirici ile nemlendirilmeli. Kullanılan nemlendiricinin yağ bazlı olmamasına dikkat edilmelidir cunku bu tip nemlendiriciler vucut ısısını iceride hapsederek şikayetlerde artışa neden olabilir. Nemlendirme işlemi belli aralıklarla tekrar edilmelidir. Aloevera ya da yuzde 1 oranında kortizon iceren kremler de rahatlatıcı olabilir. İbuprofen vb non steroid bir antienflamatuar şikayetlerin şiddetini azaltmakta faydalıdır. Bol bol su tuketin. Hasarlı cildin daha fazla tahrişini onlemek icin bol, ince, yumuşak ve havadar bir giysi tercih edin.

BOCEK VE SİNEK ISIRMALARI

Bocek ısırıkları ve arı-orumcek vs. sokmaları genellikle doktor ziyaretine gerek kalmadan kendiliğinden iyi olur. Buna rağmen kaşıntıyı azaltmak ve enfeksiyonu onlemek icin kişinin alabileceği birtakım onlemler vardır:
-Mumkun olduğunca sakin olunmalı ve az hareket edilmeli. Cunku hareket zehirin vucuda yayılımını hızlandırır.
-Arı sokmuşsa iğnenin ciltte kalıp kalmadığı kontrol edilmeli, kaldıysa cıkartılmalıdır.
-Kol veya bacakta sokma oluşmuşsa o uzuv aşağı sarkıtılmak suretiyle zehirin yayılması azaltılmalıdır. Birkac saat sonra sokma yerinde şişlik artarsa o zaman uzuv yukarı kaldırılabilir.
-Zehirli akreplerin yaşadığı bolgelerde akrep sokması olmuşsa, mutlaka antidot olarak akrep serumu yapılmalıdır.
-Sokmanın veya ısırığın olduğu bolgeye ilk altı saat, her saat başı buz kalıbı veya soğuk-ıslak kompres uygulanmalıdır. Buz direkt cilde değdirilmemeli, araya bir bez vs. konulmalıdır.



Kaynak:sabah