Bilinmeyen Kelimeler:

mihir (Ben husrana komşuyum) : Sevgi, şefkat

hudut (Ben husrana komşuyum): sınır

meczub: (Ben husrana komşuyum): "cekilmiş, cekiciliğe kapılmış" kimse anlamında veliler hakkında kullanılan bir tasavvuf terimi. surekli Rabbı ile meşgul bulunmaktan dolayı kendini idare edecek hale donemeyen kişi...

teskin etmek (Bir kulac daha atsam karadayım): sakinleştirmek

Âm (Bir kulac daha atsam karadayım): kor, gorme engelli

ab-ı hayat (Bir kulac daha atsam karadayım): hayat verdiğine inanılan su, olumsuzluk suyu

vesvas (Duşersem yanarım): Şeytan ve kotu yakınlarından yaldızcı,kışkırtanlar

hannas (Duşersem yanarım): Geri cekilerek veya buzulup sinerek fırsat bulunca donme adeti olan

def (Duşersem yanarım): kovmak

şems ile pervane (Duşersem yanarım): mevlana ve sadi nin eserlerinde sıkca bahsettiği ikili. mevlana, pervanenin ışığa olan muhabbetinden etkilenip bir cok hikayesinde bu olaydan bahsetmiştir. rivayete gore, pervane dedikleri bu ucan hasereler yaratıldıkları zaman allah u teala nın nurunu bir anlığına gormuşler. daha sonra gordukleri her ışıkta o nuru arayan bu canlılar, ışığın etrafında done done yanarak can verirlermiş.

zerk etmek (İki tanık): Enjekte etmek

cadu (Golge haramileri): farsca "cadu" dan gelen mazdaist ve zerduşti tasarımlarda, besini kotuluk olarak algılanan ve kotuluk yapılarak buyutulen, olum sonrası cinvat koprusu'nu gecen kotu ruhları karşılayan ve onları cehenneme goturen, kimlliklendirilmiş dişil ehrimen gucu.
2)doğaustu gucleri bulunduğu kabul edilen ve bu gucleri coğunlukla kotuluk yapmakta kullanan, genellikle cirkin soylence kadını.

ya herru ya merru (Golge haramileri): Ya kahramanca her şeyi goze al, yahut bu işe girişme!

halvet (Golge Haramileri): tenha, tenhaya cekilme, yalnızlık ve yalnız kalma

ahu-ı felek(Golge haramileri): Feleğin guzelliği, başdonduruculuğu

cenin (Golge haramileri): bebeğin, anne karnındaki hali

ağyar,ayar (Golge haramileri): yabancı

sadıkhane (Golge Haramileri): sadık olana yaraşır bicimde

didar (Golge haramileri): yuz, cehre

Abile (Golge Haramileri): Derinin su toplaması sonucu oluşan kabarcık.

simam (Golge haramileri): Arapca'da zehir kelimesini coğul hali (tekili semm)

nuşinrevan (Golge Haramileri): iran'da 531 ile 579 yılları arasında hukumdarlık etmiş, adaletiyle un salmış sasani şahı.

farazi (Bir cıkar yolum yok): Gercek olduğu kesin olmayan

malumat (Bir cıkar yolum yok): acıklama, bilgi

hamd-u sena (Bir cıkar yolum yok): Allah'a hamd etmek

fıtrat (Bir cıkar yolum yok): yaratılış, huy, tabiat

şems ile ay (Bir cıkar yolum yok): İsminin anlamı Farsca’da "gokyuzunde parlayan ışık" demek olan Şems, 1247 yılında ortadan kayboldu, bir daha da geri donmedi. Sevdiğini yitiren Celaleddin Rumi şiir yazmaya başladı. Otuz bin dizeyle Şems’e duyduğu sevgiyi anlattı...

Sonunda "kendi icinde bulduğu Şems, ay gibi ışık sacmaya" başladı. Celaleddin Rumi, sevgisiyle o kadar ozdeşleşti ki, bazı şiirlerini Şems diye imzalar oldu.

terane (Sahibinin sesi): cok yinelendiğinden bıktırıcı bir durum alan soz..
misal: "bu teraneleri cok işittik, gene o terane."

gark olmak (Sahibinin sesi): batmak

Beyaban (Beyaban): col

baran (Beyaban): yağmur

(ahval (Beyaban): hal, vaziyet, durum

ceşm-i siyahım (Sonumuz yakın mesafe): kara gozlum

taife (Sonumuz yakın mesafe): tayfa, ahali, kabile

ahd (Sonumuz yakın mesafe): yemin

beng-u tutun (Tekbaşınalığın yolcusu): tutun bağımlılığı, tutun bağımlısı

Masiva (Yakın ve uzak): bir şeyin dışında kalan diğer şeyler. Dunyevi işler..

rahiya (Yakın ve uzak): guzel koku

elzem (Yakın ve uzak): Gerekli, lazım

ankebut (Duşenin dostu olmaz): Kur'an-ı Kerim'de bir sure

dessas (dessas): duzenbaz, hileci

Zel Celal (Dessas): Allah'ın isimlerinden birisi

Levh-i mahfuz (dessas): Kader defteri

__________________